ÜRETİM DEVRİMİ MİLLİ HÜKÜMETİNİN ÇÖZÜM PROGRAMI 5

AHMET AYGÜN ATA KÖŞE YAZISI

Tarımımızı temel almak yoluyla;

Hızlı ve etkin bir yatırım programıyla fabrikalar yurt düzeyine yayılacak, herkese iş sağlanacaktır. Halkın gereksinimlerini karşılayan, ileri teknoloji kullanan, kaliteli ürün yapan, yurt dışında, yarışabilen Ulusal sanayinin kurulmasına, Kamu İktisadi Kuruluşları önderlik edecektir. Ülke çıkarları ile uyumlu özel kesim yatırımları özendirilecektir. Tarım ürünlerini işleyen sanayi işletmelerinin kurulmasına önem verilerek tarım ile sanayinin uyumlu gelişmesi sağlanacaktır.

En büyük güç, insanın ta kendisidir. Üretim Devriminin başarısı için kaliteli işgücünün eğitilmesi devletin görevidir. Bu amaçla Endüstri Meslek Liseleri yeniden açılacaktır.

Özelleştirme kapsamında bulunan ve yürütülen işlemler durdurulacaktır. Özelleştirme kapsamına alınan ve özelleştirilen, ortaklık yapısı kısmen ya da tamamen değiştirilerek yönetimi yabancı sermaye ve işbirlikçilerine ya da yerli sermayeye devredilen ya da bunlarla paylaşılan İktisadi Devlet Kuruluşları, Kamu İktisadi Kuruluşları ve bunların ortaklıkları KAMULAŞTIRILACAKTIR.

Ak Parti, küresel merkezlerden dayatılan Yerel Yönetim Yasası ile belediyeciliği yok etti. Belde belediyelerini kaldırarak, köy muhtarlıklarını kapatarak, köylüyü ve kasabalıyı siyasetin ve hizmetin dışına sürdü. Yerel demokrasiyi ortadan kaldırdı. Yerel Yönetimler Yasası değiştirilecek. Belde belediyeleri ve köy muhtarlıkları yeniden kurulacak. Böylece halkın günlük yaşamında yaşadığı gerçek demokrasiyi inşa edilecek.

Tarımda hedef, köylüyü efendi kılmak, her türlü bağımlılığa son vermek, Türkiye’yi beslenme, giyim, gübre, tohum ve damızlıkta yeniden kendine yeterli bir ülke durumuna getirmek, üreticinin yaşam düzeyini yükseltmek ve dışsatıma azami katkı sağlanacaktır. Bu amaçlarla Avrupa Birliği, IMF, Dünya Ticaret Örgütü ve benzeri örgütlerin dayatmaları reddedilecek ve TARIM DESTEKLENECEKTİR. Çiftçiye, besiciye ve balıkçıya, mazot, gübre, tarım ilacı, tarım aleti, sağlıklı tohum ve damızlık gibi tarımsal üretim girdilerinin ucuz sağlanması için gerekenler planlanacak. Komşu ülkelerle girdi azaltılması azaltacak işbirlikleri yapılacaktır.

Üretim yapan her çiftçinin faizsiz ya da en düşük faizli krediye ulaşması için tarım kredilerine ayrılan kaynaklar yeterli kılınacak. Ziraat Bankası, çiftçiye tarımsal kredi sağlamak, tarımı ve tarıma dayalı sanayiyi geliştirmek göreviyle yeniden yapılandırılacak ve yeterli sermayeye kavuşturulacaktır.

Çiftçimizi TOPRAĞINI TERKEDİP kentlere kaçmaya zorlayan bankaların HACİZ TERÖRÜNE SON VERİLECEKTİR. Bu amaçla, ÜRETİM YAPAN ÇİFTÇİLERİN ÖZEL BANKALARA OLAN BORÇLARINI VE TEMİNATLARINI DEVLET BANKALARI DEVRALACAK, “ÖDEMELER DAHA DÜŞÜK FAİZLE UZUN VADEYE YAYILACAKTIR.

Dönüm başına değil üretim miktarına göre destek sağlanacaktır. Hal Yasası değiştirilecek. Üreticinin alacakları, Devlet ve kooperatiflerce zamanında ödenecektir. Destekler 1 yıl önceden açıklanacaktır. Tarımda, kamu eliyle ve kooperatifler aracılığıyla etkin ve iyi işleyen bir pazarlama sistemi örgütlenecektir. Yoksul ve orta halli köylülerin tefeci ve banka borçlarından kurtulacak. İPOTEKLER KALDIRILACAKTIR. Tarım işçilerinin sosyal güvenlik, sendika ve tüm demokratik hakları gerçekleştirilecek. Yaşlılık, sakatlık ve hastalık nedeniyle toprağını işleyemeyen köylülerin, dul ve yetimlerin geçimleri ve bakımları sağlanacaktır.

Çiftçinin eğitimi için gerekli kurumlar oluşturulacak ve araçlar devlet tarafından sağlanacaktır. Devlet Üretme Çiftlikleri canlandırılacak ve çiftçinin eğitiminde örnek kurumlar olarak örgütlenecektir.

D E V A M E D E C E Ğ İ Z……

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.