“Türkiye Nasıl Büyüsün ?”

Karacabey’in gururu ve Türkiye’nin sütçüsü Sütaş A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Uludağ Ekonomi Zirvesi ‘Sanayinin Geleceği ve Endüstri’ oturumunda açıklamalarda bulundu. Muharrem Yılmaz, Türkiye’nin sanayi karnesinde sıkıntı olduğunu söyledi.
Türkiye’de sanayinin toplam finanstaki pastadan aldığı payın yüzde 34’ten yüzde 27’ye düştüğünü belirten Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, “Türkiye’de zenginleşmek ve istihdam yaratmak için bir sınır var. O da yüzde 29. Biz bu sınırın altındayız. Eğer sanayi olmazsa Türkiye güçlü olamaz” sözleriyle uyardı.
Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, ülke olarak geçmiş dönemlerdeki gibi krizlerden etkilenilmediğini bunda ekonomik büyüklüğünü etkisi olduğunu dile getirdi. Muharrem Yılmaz Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde ‘Sanayinin Geleceği & Endüstri 4.0’ oturumunda konuşurken oturumun moderatörlüğünü Cisco Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım yaptı.
Rekabet avantajının insan kaynağı olduğunu belirten Yılmaz, “Ancak Türkiye’nin sanayici, girişimci, iş adamı potansiyeli geleceğinin liderlik sorumluluğunu taşıyor. Eskisi gibi krizlerden etkilenmiyoruz. Yapılandık, cüsselendik, bu çok önemli. Karnemizin iyi olduğunu düşünüyorum. Bu karneyi daha sayılar içerisinde değerlendirmek lazım. Türkiye 1960’lardan 1988-89’a gelen kadar sanayide ciddi büyümeyi gerçekleştirdi. Yüzde 17’den 34’e geldi. Sonraki 10 yıllık dönemde bu seviyeyi koruduk. Bu seviyenin korunması Türkiye’ye yetmiyor. Türkiye, 2014’te sanayinin payını yüzde 27 seviyesine indirdi. Sanayide tehlikeli sınırı, yüzde 29’dur. Türkiye bu sınırın altına düşmüş olması sebebiyle karnede sıkıntı var. Ben bunu sanayicilerimize mal etmiyorum. Türkiye sanayicilerini geri plana attı. Türkiye sanayisini ihmal etti. Başka sektörler ön plana çıktı. Bu sektörlerle de Türk ekonomisi, istihdam ve zenginlik oluşturdu. Bu sektörlerden biri de inşaat. İnşaat sayesinde Türkiye ekonomik büyüklüğünü 3 katına çıkardı. İstihdam yaratıldı. Milli gelir arttı. Bugün sanayi payının yüzde 27’ye düşmesi çok büyük risk. Türkiye’nin geleceğini hazırlayacak kadrolar sanayinin içerisinde. Sanayiyi büyütüp, insanlarımızı ne kadar sanayi kurumlarımızın içerisine sokarsak Türkiye’yi o kadar geliştiririz. Sanayi kurumları Türkiye’nin dönüşüm hızını en yüksek olduğu kurumlar. Sanayi kurumlarını çok iyi kollamamız lazım” diye konuştu.
Türk sanayisinin yüzde 27 payının yetersiz olduğunu düşündüğünü anlatan Yılmaz, “Sanayiyi yüzde 35’lere çıkartmamız lazım. Tarım devrimini ıskaladık. Sanayi devrimi tam yerine oturmadı. Sanayi de yüzde 34’lere çıkartmazsak, yüzde 27’lere kurulacak yeni Türkiye güçlü olmayacak. Sanayiyi güçlendirmemiz, büyütmemiz lazım. Dijital devremin farkındalığı sanayide. Şirketlerimizin 20-23 sene sonra yüzde 90’nın hayatta kalmama riski var. Dijital devrimi sanayicilerimizin liderliğinde gerçekleştirecek bu ülke” şeklinde konuştu.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.