SÖZDE PONTUS SOYKIRIMI VE KESK, DİSK, TMMOB, TTB İLE İŞ YAPMAK

MUSTAFA SOLAK KÖŞE YAZISI

Bugün AKP’nin hukuksuzluğuna, tek adamlığına itiraz etmek adalet, demokrasi, barış, faşizm, eşit yurttaşlık, barış, özgürlük kavramlarıyla yürütülüyor. AKP karşıtı olan herkesle bu kavramların cazibesine kapılarak bir araya gelenleri görebiliyoruz. Ankara’da KESK’in ev sahipliğinde “Pontos Soykırımı” adıyla paneli düzenleniyor. Sözde soykırımdan Atatürk de sorumlu tutuluyor. Haliyle birçok vatansever itiraz ediyor.
İyi ama KESK ve aynı anlayıştakilerle ile 1 Mayıslarda, başka ortamlarda bir araya geldiklerini unutuyorlar.
Örneğin 1 Mayıs. İzmir’de 1 Mayıs kürsüsünden “Öcalan’ın heykelini dikeceğiz” diyen Selahaddin Demirtaş ve “sırtımızı PKK’ye yaslıyoruz” diyen Figen Yüksekdağ’a selam yollandı. Tokat’taki kutlamalarda CHP İl Gençlik Kolları Başkanı, İstiklal Marşı okunmamasına tepki gösterdiği için alandan uzaklaştırıldı.
Bakırköy’de ki 1 Mayıs’ta HDP korteji yürüyüşü esnasında CHP’nin ses aracı HDP tutuklu eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın cezaevinde bestelediği “Korkma Bağır” isimli şarkısını çaldı. Bunlarla ortak ve bunarın düzenleyiciliğinde yapılan 1 Mayıs gibi etkinliklerde Atatürkçü dernek, sendika ve partiler FETÖ ve PKK’ye karşı uyanık olmak yerine “105 bin masum içeride, biz hepsini özgürlüğüne kavuşturacağız” söylemini içeren metinleri dinliyorlar.
Yetmedi, Bakırköy’deki kutlamada ortak basın açıklamasında “gazetecilere özgürlük”, “tecrit” sözleriyle FETÖ ve PKK’den tutuklu olanlara selam yollandı. “Türk Milleti” yerine “Türk Milleti” yerine “Türk, Kürt, Arap, Laz, Alevi, Sünni kadın erkek LGBTİ+” vurgusu yapıldı. “Yurttaşların eşitliği” yerine “eşit yurttaşlık”, “barış” söylemiyle PKK/PYD’ye destekte bulunuldu. “Diyarbakır” yerine “Amed” denildi. Anadilin öğrenilmesini değil anadilde eğitimi savunarak ülkeyi federatif yola sürükleyen cümleler kullanıldı.”
Ankara Tandoğan’daki 1 Mayıs kutlamasında kürsünün yanına asılan “anadilde eğitim” pankartı, mitingin düzenleyicilerinden Birleşik Kamu İş konfederasyonunun müdahalesiyle indiriliyor. Anlaşılıyor ki bu konfederasyon, mitingin ortaklarıyla daha önce bu tür sıkıntıları konuşmamış.
Oysa 1 Mayıs işçi sınıfının emeğine, ülkesine, bağımsızlığa sahip çıktığı gün olmalıydı. Kürsüden Türk Bayrağı’nı dalgalandırmak, İstiklal Marşı’nı okumak, Atatürk ve antiemperyalizm vurgusu yapmak isteyenler, Kocaeli’deki gibi ayrı 1 Mayıs kutlaması yapmalıydılar.
Bu söylemleri KESK, DİSK, TMMOB, TTB, HDP yönetimleri dile getiriyor.
Atatürkçü taban (kimi ADD, Eğitim İş şubeleri, çeşitli partilerdeki vatanseverler, vb) ise AKP karşıtlığı uğruna bunlarla daha fazla biraraya gelmeye başladı. AKP’ye, CHP’ye, MHP’ye, ona, buna kaşı olabilirsiniz ama bu emperyalizmin planlarına, vatana, milli birliğe hassasiyetinizi örselememeli.
Bu kesimden uzaklaşalım ve milli (vatan ve millet bütünlüğü) temelde hareket edenlerle ortaklaşalım.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.