MHP’den iktidara PKK çağrısı

Milliyetçi Hareket Partisi Karacabey İlçe Başkanı Hüseyin Erol, son dönemlerde tekrar artış gösteren terör eylemleri ile ilgili olarak hükümeti terörle mücadeleye çağırdı. FETÖ ile mücadele ederken PKK ile mücadelenin askıya alınmaması gerektiğine dikkat çeken Erol, yaptığı yazılı basın açıklamasında, “Nasıl ki FETÖ/PDY’ye karşı topyekün bir mücadele yapılıyorsa aynı şekilde PKK terörüne karşı da topyekün mücadeleye derhal başlanmalıdır” dedi.
Erol açıklamasına şöyle devam etti; “15 Temmuz’dan bu yana 100 yakın asker polis ve sivil vatandaşlarımız bu şerefsiz terör örgütünün yapmış olduğu bombalı saldırlar ve terör eylemleri neticesinde şehit olmuştur. FETÖ/PDY ne ise PKK ve yan kuruluşları da aynıdır. Neyi bekliyorsunuz? Allah aşkına neyi bekliyorsunuz? OHAL sadece FETÖ/PDY için mi geçerli? Neden bu itlere karşı halen yürürlüğe sokulmuyor.
Elinizde OHAL imkanı var. FETÖ ile işbirliği yapan PKK’ya karşı neden kullanmıyorsunuz? Saldırı hükümete olunca mı harekete geçiyorsunuz? Elazığ Emniyet Müdürlüğü terör saldırısı ile yerle bir edildi. Şehitlerimiz var. Kamudaki tek bir PKK’lı tutuklanmadı. PKK’nın şirketlerine operasyon yapılmadı. Sadece dağı taşı bombalamakla sorunun çözülmediğini siz söylediniz. Derhal gereği yapılmalıdır. Nasıl ki FETÖ/PDY’ye karşı topyekün bir mücadele yapılıyorsa aynı şekilde PKK terörüne karşı da topyekün mücadeleye derhal başlanmalıdır.
Özel sektörde ve kamu da görevli, bir çok PKK yandaşı sosyal medya hesaplarından PKK’ ya destek verdiklerini alenen beyan ediyorlar. Neden bunlara hala tahammül gösteriliyor. Bunların ülke genelinde sahip oldukları finans kaynakları kendilerini saklama gereği bile duymuyorlar.
Bu devletin ekmeğini yiyip, bu topraktan çıkan suyu içip bu bayrağın altında yaşayarak, bu devlete bu millete baş kaldırmaya hiç kimsenin ama hiç kimsenin hakkı yoktur. Bunun adı özgürlük olmaz, bunun adı hak hukuk olamaz, bunu adı dokunulmazlık da olmaz. Yüce Mecliste alen beyan PKK’yı savunan ve bu it sürelerinin siyasi kanadı olduğunu beyan edenler, tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan o ceylan derisi koltuklarda oturdukları sürece bu iş de olmaz. Devlete başkaldıranın ve yandaşının dokunulmazlığı falan da olmaz, olmamalıdır. Devlete baş kaldıranının başını ezeceksin ki, tüm dünya DEVLET görsün.
Millet desteğimi yok? Dibine kadar var. Bu millet, 15 Temmuz akşamından başlayarak, devamında demokrasi ve barış nöbetleri ile nasıl tek yumruk olunacağını gösterdi. Bunu; düşünce ayrılıklarını, fikir ayrılıklarını, siyasi görüşünü, etnik kökenini ve inanç ayrılıklarını bir kenara bırakarak yaptı. Söz konusu vatan ise gerisinin teferruat olduğunu çok açık bir şekilde gösterdi. Bunu içlerinde barındırdığı Kuvayi Milliye ruhu ile yaptı.
Bu millet niteliği ve amacı ne olursa olsun, devletin ve milletin birliğine, dirliğine ve demokratik cumhuriyet rejimine karşı yapılan her türlü kalkışmada sizin yanınızdadır. Bunu geçmişte olduğu gibi çok kısa bir zaman öncede örnekleriyle göstermiştir. O zaman gereğini yapmakta size düşmektedir sayın yetkililer. Her zaman dile getirdiğimiz ve biraz öncede üzerine basarak söylediğim düşüncemin altını çizerek tekrar söylüyorum.
DEVLETE BAŞ KALDIRANININ BAŞINI EZECEKSİN Kİ, TÜM DÜNYA DEVLET GÖRSÜN.
Unutmayın; Bu vatan için can vermiş, kanını akıtmış ŞEHİT ve GAZİLER ile tüyü bitmemiş yetimlerin vebali sizin omuzlarınızdadır.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE… Saygılarımla…”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.