Koçak, “2015’in özeti zulüm, kan ve gözyaşı”

Saadet Partisi İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı yazılı açıklamada 2015 yılını değerlendirdi.
Ülkemiz başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında terör, çatışma ve iç savaş yaşandığına dikkat çeken Koçak, “Emin olunuz ki, yılbaşı akşamı patlatılan havai fişekler, ışıltılı gösteriler, sevgi dolu Noel baba reklâmları, yiyecek ekmek bulamadığı için açlıktan ölen Afrikalı yetimlerin feryadını gizlemeye yetmeyecek” dedi.
Ülkenin hassas ve kritik bir dönemden geçerken, siyaset gündeminde başkanlık sistemi olduğunun altını çizen Koçak, “Hâlbuki bugün için Türkiye’nin en önemli gündem maddesi bölücü terördür. Terörü önlemek, akan kanı durdurmak, Türkiye’yi bir barış ve kardeşlik yurdu haline getirmekle yükümlü iktidar, tam tersine, başkanlık sistemini getirmekle uğraşıyor” dedi.
2015 yılını “Kan, işgal ve gözyaşı” olarak özetleyen Koçak, gelişen olaylara dikkat çekti ve uyarılarda bulundu. Geride bıraktığımız yılda başta ülkemiz olmak üzere İslam ülkelerinde gözyaşının hâkim olduğunu kaydeden Koçak, “İslam dünyası kan, revan içindeyken bizler ne yaptık?” diye sordu.
2015 yılında dünyanın 60 ayrı bölgesinde terör, çatışma ve iç savaş yaşandığını kaydeden Koçak, “2015 yılını geride bırakırken yapmamız gereken şey, örf, adet ve geleneklerimize, ruh kökümüze, inanç yapımıza uygun olarak kendimizi, vicdanımızı muhasebeye çekmek olmalıdır. İslam dünyası kan, revan içindeyken bizler ne yaptık? İnsanlığın emeği, alın teri sömürülürken bizler ne yaptık? Dünyanın 60 ayrı bölgesinde terör, çatışma, iç savaş yaşanırken bizler ne yaptık? Masum mülteci bebekler Akdeniz’in, Ege’nin soğuk sularında hayata veda ederken bizler ne yaptık? Gönlümüz isterdi ki, geride bıraktığımız 2015 yılı güzel hatıralarla tarihteki yerini alsın. İsterdik ki sevinçlerimizi, umutlarımızı, mutluluklarımızı konuşalım. Daha güzel bir dünya hayalimizi, daha büyük bir coşkuyla geleceğe taşıyalım. Ama maalesef olmadı. Bir kez daha umutlar karamsarlığa, beklentiler hayal kırıklığına dönüştü. Ülke olarak yeni bir yılın heyecanından daha çok, kardeşlik adına, demokrasi adına, insanlık adına bir yılı daha kaybetmenin acısını yaşıyoruz” diye konuştu.
Koçak, İslam dünyasının, Haçlı seferleri, Moğol istilası ve Osmanlı’nın yıkılışından sonra en büyük felaketi yaşadığını ifade etti. Nereden kesif bir duman yükseliyorsa orasının mutlaka bir İslam ülkesi olduğunu söyleyen Koçak, “Nereden acı bir feryat yükseliyorsa orası da bir İslam diyarıdır. Nerede bir kamplaşma, nerede bir kutuplaşma varsa orası bir İslam coğrafyasıdır. Küresel emperyalizm, bir kısım mevki ve makam düşkünü gafil işbirlikçileri kullanarak İslam Ülkeleri’ne fitne tohumları saçıyor, ortalığı karıştırıyor, kardeşi kardeşe kırdırıyor. Bunun için de ya ırkçılığı veya mezhepçiliği tahrik ediyor. İslam ülkeleri birer birer parçalanırken, adım adım Büyük İsrail Projesi hayata geçiriliyor” dedi.
2015 yılının ülkemiz için de karanlık ve kayıp bir yıl olarak tarihe geçtiğine dikkat çeken Koçak, “Nitekim ülkemiz üzerinde oynanan kanlı oyunlar ve sinsi planlar 2015 yılında artarak hız kazanmıştır. Her gün birkaç şehit haberiyle sarsılıyoruz. Okullar, mahalleler ve şehirler boşaltılıyor. Güneydoğu’da öğretmenler izinli. 155 bin öğrenci okula gidemiyor. Hendekler sadece sokakları değil, gönülleri de birbirinden ayırıyor. En büyük gücümüz olan birlik ve beraberliğimizin yerini en büyük tehlike olan öfke ve nefret alıyor. Milletimizi savaşlarla yenemeyeceğini anlayan ırkçı emperyalizm, anarşi ve terör yoluyla milletimiz arasına kin ve nefret tohumları ekiyor. İşte bugün ülke olarak muhasebesini yapmamız gereken en önemli konu budur. Ülkemizin birlik ve beraberliği için mi çalışıyoruz, yoksa kendi siyasi ikbal ve menfaatimiz için ülkeyi ateşe mi atıyoruz? Başta siyaset kurumu olmak üzere herkes bunun muhasebesini yapmalı ve kendi vicdanın da cevabını vermelidir” dedi.
Böylesine hassas, kritik ve önemli bir süreçte siyasetin gündeminde Başkanlık Sistemi olduğunun altını çizen Koçak, “Hepinizin malumu olduğu gibi Başbakan Sayın Davutoğlu ile ana muhalefet lideri Sayın Kılıçdaroğlu bir araya geldi. Konu özü itibariyle Başkanlık Sistemi. Hâlbuki bugün için Türkiye’nin en önemli gündem maddesi bölücü terördür. Terörü önlemek, akan kanı durdurmak, Türkiye’yi bir barış ve kardeşlik yurdu haline getirmekle yükümlü iktidar, tam tersine, Başkanlık Sistemi’ni getirmekle uğraşıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Dünyada herkese yetecek kadar nimet olduğunu aktaran Koçak, buna karşın yaşanan sorunun adil bir düzen olmayışından kaynaklandığını belirterek şunları kaydetti:
“Dünyamızda 7 milyar 300 milyon insan yaşıyor. Ancak her gece 1 milyar insan yatağa aç giriyor. Her 6 saniyede bir 1 çocuk açlık nedeniyle ölüyor. 1.5 milyar insan sağlıklı içme suyundan mahrum. 2 milyar 400 milyon kadar insan sağlık hizmeti alamıyor, hastalandığında ilaç bulamıyor. 1.5 milyar insan günlük 1 doların altında ücrete çalışıyor. Bu bir sömürü düzenidir. Bu bir soygun düzenidir. Bu bir zulüm düzenidir. İşte bugün insanlık olarak muhasebesini yapmamız gereken en önemli konu budur? Bu zulüm düzenini yıkıp yerine adil bir düzen kurmak için mi çalışıyoruz, yoksa enerji havzalarından, petrol yataklarından ve borsadan başka gündemi olmayan küresel emperyalizmin değirmenine su mu taşıyoruz?”dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.