“Karacabey çiftçisi ölmüş, ağlayanı yok!”

Cumhuriyet Halk Partisi Karacabey İlçe Başkanı Murat Tanrıverdi, AKP hükümetinin tarım politikalarını eleştirerek, Karacabeyli çiftçinin büyük sorunlar yaşadığını ancak hükümetin tarım kesimini yok saydığını söyledi.
Konuyla ilgili Karacabey çiftçisi üzerinden verdiği dikkat çeken örnekleri anlatan Tanrıverdi, yazılı basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı; “2017 yılı domates sezonunun kapanmakta olduğu bu günlerde, maalesef Karacabeyli çiftçimiz büyük sorunlar yaşamaktadır. AKP zihniyetinde, Türk tarımının ve çiftçiliğinin bitirilmesi gibi uluslararası bir projeye dahil olmuş siyasal iktidarın olduğu bir ülkede, tarımdan kazanç beklemek zaten büyük bir safdillik olacaktır.
Sezona başından beri bir göz gezdirelim: İlk hasat ürünü bezelye, para yapmadığından çiftçimiz yok pahasına satabilirse satmış, yapmış olduğu masrafı dahi alamadan sezona başlamıştır. Ardından hububat harmanı zamanında, son yılların en iyi rekolteleri gerçekleşmesine karşın ve tam fiyat kıpırdanmışken, çiftçimize Ramazan Bayramı hediyesi olarak, AKP iktidarı gümrük vergilerinin indirilmesini layık görmüş ve kazançlarına göz dikmiştir. Hububat ithalatının önü açılarak, çitçimizin kazancı yandaş ithalatçının cebine aktarılmıştır. Diğer taraftan kavun karpuzdan medet uman çiftçimiz, düşük fiyatlar nedeniyle ürününü şu anda tarlada bırakmaktadır.
Gelelim ilçemizin kanayan yarası olan domatese! Domates sezon sonunda, bırakın kanayan yarayı, kangrene dönüşmüştür. Şu anda fiyat, rampalarda 17 kuruşa düşmüştür. Toplama işçilik fiyatı 8 kuruşa çıkmıştır. Fabrikaların fire oranı % 20’lere ulaşmıştır. Rampalardan alım yapılan domates, elbette yine fabrikalara gitmektedir. Yani fabrika, 24-25 kuruş taahhütle ektirdiği malı, rampalardan 17 kuruşa alma yolunu tercih etmektedir. Çiftçimiz; fabrika, tüccar, aracı ve yanlış hükümet politikaları kıskacına girmiş, ‘düşene bir tekme de ben atayım’ zihniyetinin orta yerinde kalakalmıştır.
Yine iktidar partisi, Karacabey ve Mustafakemalpaşa’da yaşanmış olan dolu felaketinin zararına yönelik hiçbir çalışma yapmamıştır. Başbakan Binali Yıldırım daha önce mazotta % 50 civarında destekleme yapacaklarını açıklamasına rağmen verdiği sözü tutmamıştır. Çiftçimizin en büyük girdileri olan mazot ve gübre, yıllık enflasyon oranının üzerinde artış göstermekte, ancak açıklanan taban fiyatlar enflasyonun altında kalmaktadır. Uygulanan bu politika ile çiftçimiz üretimden kaçınmaya zorlanmaktadır.
Çiftçimizin sesi olması gereken kurumlar da bir açıklama yapmamakta, sorunlara çözüm üretememektedir. Şimdi bu kurumların yetkililerine sesleniyorum; cesur olun, dik durun, sizler başkalarının çektikleri filmlerde figüran olmak yerine, kendi filminizde başrol oynayın! Çiftçi sizden sorunlarına çözüm üretmenizi bekliyor.”