İslam: İnsan kalbinin fethi

İslam kelimesi etimolojik olarak üç mastara izafe edilir; Teslimiyet, Silm ve Selamet.
Teslimiyet, mastarına bina edilince İslam “Allah’a teslim olmak, boyun eğmek”, Müslüman da “Allah’a teslim olan kimse” anlamına gelir.
Slim, mastarına bina edilince İslam “Barış, huzur ve saadet”, Müslüman da “Yaratıcısı ile, kendisi ile ve çevresi ile barışık, huzurlu, mes’ud insan” anlamına gelir.
Selamet, mastarına bina edilince İslam “Kurtuluş, saadet, mutluluk”, Müslüman da “Kurtuluşa ermiş, huzur ve mutluluğa ulaşmış insan” anlamına gelir.
Bu kısa tahlilden yola çıkarsak din olarak İslam’ın amacı; İnsan ve insanlığın barış, huzur ve mutluluğudur, sonucuna varırız.
İslam’ın bu çağrısının bölgesel değil evrensel olduğunu Kur’an ısrarla vurgular. Hz. Peygamber “Rahmeten li’l Alemin : Alemlere rahmet” olarak gönderildiğinin bilinciyle hareket etmiş, bunu ırk, renk, sınıf farkı gözetmeksizin sünneti ile ortaya koymuştur. O’nun bu çağrısına uyanlar arasında Habeşistan’lı Bilal, Anadolu’lu Suheyb, İran’lı Selman, Yemen’li Ebu Huzeyfe, Hindistan’lı Begüm vardır.
İslam insanın kalbine hitap eder. O insanlığın ortak vicdanıdır. İslam’ın yasaları ile güneşin, ayın, yerin özetle tüm tabiatın tabi olduğu yasalar aynı İlahi elin ürünleridir. Ne var ki; bunlardan insana hitap edenler dinamik ve vicdani, tabiata ve kainata hitap edenler ise statik(sabit)tirler.
İslam öncelikle insanın kalbini hedef alır. Çünkü kalp kabul ve red, iman ve inkar, sevgi ve nefret mahallidir. Eğer insanı bir ülke sayarsak, bu ülkenin baş kenti kalptir. Beden ülkesi bu merkezden yönetilir. Bu merkezde imanla şeytanın ezeli iktidar mücadelesi vardır. İman da, şeytan da kalbi ele geçirme savaşı verir. Beden ülkesinin iman tarafından ele geçirilmesine, insanın İslam’la buluşturulmasına “Fetih” diyoruz.
Feth’in sözlük anlamı; kapalılığın giderilmesi, açma, yol gösterme, hüküm verme, zafer ve galibiyettir. Kelimenin ilk karşılığı olan kapalılığın giderilmesi;
Fiziki anlamda; kapının açılması, yolun açılması, gözün açılması v.b. gibidir.
Metafizik manada; zihnin açılması, aklın açılması, basiretin açılması, kalbin açılmasıdır.
Bir de feth’in kavramsal anlamına şahit oluyoruz. Kaynağı olan bir suyun kendi yatağını bularak serbestçe akması. Kaynak; evreni kudret elinde tutan yüce güç “Allah”, su da O gücün insan mutluluğu için gönderdiği mesaj “İslam”, suyun aktığı yatak ise İslam mesajının ilk aktarıcısı “Allah’ın Resulü’nden başlayarak bu mesajı günümüze kadar ulaştıran ve kıyamete kadar taşıyacak olan gönül fatihleridir”.
İşte fetih, İslam adlı bu hayat suyunun kuruyup çöle dönmüş insan yüreğine-kalbine yürümesi için aradaki engelleri kaldırarak kanalın açılması işlemidir vesselam.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.