İkbaliniz açık olsun

Bazı insanlar için söylenir. “Kadir Gecesi doğdu” diye. Çok merak ediyordum. Nedir bu gecede doğanların öncelikleri.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’da Kadir Gecesi doğanlardan. Prof. Dr. Celal Şengör, “Ben olsam onu asistan bile yapmam” diyor. AKP Hükümeti ise onu YÖK Başkanı yapmakla kalmadı, arş-ı alaya çıkarmak için kararname bile çıkardı. Maaşı 5.200 YTL.’den !5.000 YTL.’ye çıkarılıyor.
Biliyorsunuz, kendisinden önceki YÖK Başkanlarına yapılmayan zırhlı araba ve lojman tahsisi yapıldı. YÖK Başkanı, yapılanlardan memnun, yüzü gülücükler dağıtıyor. Yaptıkları ile de, taltif edilmeyi hak etti.(!)
Yahudi parayı eline almış, şöyle bir bakmış. “Ata versem at yemez, ite versem it almaz. Allah’tan büyük değilsin ama, Allah’tan büyük işleri başarıyorsun be kuzim” demiş. Hele de, günümüzde bütün değerlerin paraya tahvil edildiğini düşünürsek.
Paradan söz açılmışken, iki para konusunu daha dile getirelim.
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim’in aylık maaşı önceleri gizlendi. TBMM kürsüsünde konu edilince açıklanmak zorunda kalındı. Aylık maaş 135.000YTL. Yıllığı 1.620.000 YTL.’ye gelmekte. Primlerini ise takip etmek olanaksız.
Pop müzik sanatçısı Tarkan ise paranın üzerine tüy dikti. Yılbaşı özel eğlence programına çıktı ve tam 750.000 ABD doları aldı. YTL karşılığı 956.250.000 YTL:
TRT, para konusunda önceleri çok ketum davrandı. Fakat medya işin üzerine gidince, açıklamak zorunda kaldı. Üstelik, Tarkan’ın şarkılarının çoğu da, “play back” imiş.
AYEDAŞ tarafından İstanbul’daki evime gönderilen elektrik faturasındaki TRT payı dikkatimi çekti. Fakir, fukaranın kullandığı elektrik bedeline TRT için de para alınmakta. Daha da ötesi, genel bütçeden TRT’ye ödenek aktarılmakta.
Hani bir söz vardır. “Sana el kesesinden ağalık çok yakışıyor” derler, işte bunlara da el kesesinden ağalık çok yakışıyor.
Oysa, bol keseden dağıtılan o paralarda tüyü bitmemiş yetim hakkı bulunmaktadır. Asgari ücretin 400 YTL. olduğu bir ülkede, bu denli fütursuz harcama yapılmaz. Önce kendi vicdanlarınızda, sonra da kamu vicdanında sorumlu olursunuz.
Yazıktır, günahtır.
***
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na, Mehmet Gül’ün musalla taşındaki tabutunu göstererek, Araf Suresinin 16. ayeti ile seslenen ve ölümün bize şah damarımızdan yakın olduğunu ifade eden; Bay Bülent Arınç’ın partili arkadaşları, bunu duymadılar mı? Neydi o, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in üzerine sürek avına koşturanlar gibi çullanmaları.
Ne demiş 9. Cumhurbaşkanı? Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın en az üç çocuk yapın sözü üzerine görüşü sorulmuş. O da, “Bakıp yetiştiremeyeceğiniz kadar çocuk yaparsanız, sokak çocuklarının sayısını çoğaltırsınız. Kapkaççı olurlar” demiş.
Sen misin bunu söyleyen. AKP’liler hep bir ağızdan, “Ömrünün sonuna geldin. Sen bu işlere karışma. Sen işine bak” türünden zılgıtlar. Demirel’in 84 yaşına gelmiş olması, ömrünün sonuna gelmiş olmasına delaletmiş. Sonra Demirel’in çocuğu yok ya, çocuk meselesini bilmezmiş.
En son da, Başbakan R. Tayyip Erdoğan karşılık veriyor. “Siz tinerci mi oldunuz.” Bir Başbakan’ın, önceki Cumhurbaşkanı’na sorusuna bakın, üslubuna bakın.
Son dönemde AKP’lilerin söylemleri iyice pervadan uzaklaşıyor. Sinirler boşalmış, önlerine çıkan herkese sorumsuzca yükleniyorlar. Sivil çıkar örgütleri ise, gerginliği azaltmaya çabalaya dursun.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.