Büyükorhan’da Biyokütle Elektrik Santrali İsyanı
Bursa’nın Büyükorhan ilçesine bağlı Karaağız Köyü’nde kurulmak istenen biyokütle elektrik santrali kurdurmama nöbeti 11 haftayı bitirdi. Yaklaşık 8 ay önce köyde 80 kişiye iş olanağı sağlayacağı söylenerek bir tarlanın alınmasıyla Karaağız köyünün dünyası değişti. Yanındaki tarlanın da alınmak istenmesiyle iyice kuşkuya düşen Karaağızlılar, köye ilginin birdenbire artmasının peşine düştü. Gelen bir telefonla istenen tarlaya 4 katı bedel biçildiğini öğrenen köylüler kuşkularında haklı çıktı. Bursa Büyükşehir Meclisi’nden de “ÇED raporuna gerek yoktur” kararı çıkması üzerine amacın araştırmalar sonucu ulaştıkları biyokütle elektrik santrali kurulması olduğunu anlayan Karaağızlılar nöbete başladı. Kurulmak istenen santralin baca bölümü olduğu ortaya çıkan tarlaların hemen karşısına konulan konteyner tipi malzeme depoları sonrası köy halkı gelecek malzemeleri sokmama kararı aldı. Yola çıktığını öğrendikleri kamyonları takibe başladı. Bunun üzerine firma yetkilileri kamyonları Karaağız bölgesine sokamadı. Baca bölümü için izinsiz kazı yapılan bölüm de geceli, gündüzlü nöbet başladı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve beraberindekiler köyü ziyaret etti. Kararlılıklarını ileten, kendilerine anlatılmadığını bildiren Karaağızlılar santrali kurdurmayacaklarını kesin bir ifade ettiler. Aktaş, “İstemedikleri birşey yapmayacaklarını ” belirterek köyden ayrıldı. AKP İl Başkanlığı’ndan görüşmek için randevu talep eden Karaağızlılar’ın istekleri her defasında farklı nedenler öne sürülerek karşılık bulmadı. Belediye Başkanı Alinur Aktaş’tan da “Ben sizden yana olursam, taraf tutmuş olurum” yanıtı gelmesi tepkiyi arttırdı. Köy Halkı “Halkın yanında olmak, taraf tutmuş olmak mıdır?” diyerek nöbeti olumlu sonuç alınıncaya dek sürdürmeye son derece kararlı olduklarını kaydetti.
Karaağız köylüleri; “Santral için ormanlık alanın ve zeytinlik atıklarının kullanılacağı söyleniyordu. Ancak günlük 230 ton katı atık yakılacağı belirlenen santralin bunu ormandan sağlayamayacağı ortaya çıktı. Kentsel atık, fabrika atığı, kanalizasyon atığından da destek alacağı görülen santral çevreye büyük zarar verecek. Santral kurulursa, insanlarımızda kanser olma olasılığı yüksek olacak. Hayvanlarımızdaki telef artacak, tarlalarımızdan ürün alamayacağız ve orman yaşamı yok olacak.
Yanı sıra günlük 330 ton su kullanılacak santralin bunu nereden sağlayacağı da merak konusu. Ormanlık alandaki derelerinde salınacak sudaki kimyasal maddelerden kirleneceği, yakın köylerin tarla sulamada kullanacağı bu suyunda zehirlenmelere yol açma şansı da çok yüksek.
Temiz havada yaşamak, kansere yakalanmamak, tek geçim kaynağımız hayvanlarımızı sağlıklı yetiştirmek, çocuk ve torunlarımıza temiz bir orman bırakmak için her şey pahasına santrali kurdurmayacağız.
Kadın, erkek, çoluk çocuk nöbetimizi sürdüreceğiz” dedi.