ATATÜRKÇÜYÜM DİYORSANIZ SOSYAL DEMOKRATIM DİYEMEZSİNİZ!

AHMET AYGÜN ATA KÖŞE YAZISI

Almanya’da 1860’lı yıllarda sosyalist hareket gelişti ve işçi sınıfı ile bağlar kurmaya başladı. Bunun üzerine Sosyalist Profesörler olarak bilinen bir grup 1872 yılında etkili bir örgüt olan Sosyal Politika Derneğini kurdu. Bu örgüt, Marksist sınıf mücadelesine karşı ilaç olarak sosyal reformu öneriyordu. (Hobsbawn-E,a.g.k,1975,s.113)
Ardından 1875 Mayıs ayında Alman İşçileri Genel Birliği ile Sosyal Demokrat İşçi Partisi birleşerek Almanya Sosyalist İşçi Partisini kurdu.
Neydi işçileri örgütlenmeye iten? Sanayi Devrimi gerçekleşmiş. Sömürgeci ülkeler dünya ticaretine egemen olmuştu. Sanayi Devrimi ve öncesinde 16 saat çalışma, 6 yaşındaki çocukların çok ağır koşullarda çalıştırılması, insan yaşamının ortalamasının 38-42 arasında olması, göz kamaştırıcı zenginlik çalışan sınıfa bu örgütlenmeye itmişti. Ancak sermaye grubu ve sömürgeci devletler uzun süre bu örgütlenmeye karşı çıktılar. Katliamlar yaşandı. Süreç içinde sömürgecilik ve kapitalizm uzlaşı için bu örgütlenmeye izin verdi. Ama dizaynı ile ! Gelişmemiş ülkelerin hammaddelerini katliamlarla ele geçiriyordu. Bu iğrenç kazancın bir kısmını da işçilere pay etmekte sakınca görmediler. Çünkü; işçi gerekliydi. Çıkarılan düzenleme ve yasalarla bu olanak sömürgeci ve kapitalist sistem içinde yeteri kadar verildi! Ancak kapitalizm ve sömürgecilik ile uzlaşan Sosyal Demokrasi sömürülen ülkeleri ve işçilerini görmezden geldi. Kendileri kurtulmuştu. Yani herkes kendine müslümandı. “Bütün işçiler kardeştir” diyen Sosyal Demokratlardan sömürülen dünya işçileri için kıl kıpırdamıyordu! Günümüzde de durum sürmektedir. Özellikle solcumsu, sosyal demokratımsı, sosyalistimsi siyasi partiler ve düşüncelerden bu konuda tek bir eylem ve söylem göremezsiniz. Hatta kendi partilerine oy vermeyen işçi bile onlara göre işçi değildi! Bölücü teröre destek veren partiler ise işçi hakları konusunda gık çıkarmazlar. Onların bölücülüğü ve bölünme istemesi demokratiktir de emek mücadelesi verenler için gık çıkarmazlar!
Kemalizm asla Sosyal Demokrasi ile uzlaşmaz. Kemalizm; Ulusal Egemenlik derken Sosyal demokrasi ulusal egemenliğin aşılmasını ister.
Kemalizm’de ise ulusal egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Kemalizm, ulusal egemenliğin aşılarak küreselleşmeyi bir rüya olarak görür.
Sosyal demokraside Cumhuriyetçilik şartı yoktur. Birçok sosyal demokrat ülkede KRAL vardır. Örneğin İsveç, Norveç, Danimarka, Belçika gibi ülkelerde demokrasi ile beraber krallıklar vardır. Kemalizm’de böyle bir durum olamaz. Kemalizm’in birinci ilkesi Cumhuriyetçiliktir.
Sosyal demokraside Milliyetçilik yoktur. Uluslaşma, sosyal demokraside yoktur. Sosyal demokrasi yöresellikle, evrenselliğin uyumlu olarak bütünleşmesini savunur.
Türkiye’mizde bir Sosyal Demokrat Partinin kurulması tarihçesi ve Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün bakış açısı şöyledir. İstanbul’da 23 Aralık 1918 tarihinde Sosyal Demokrat Fırkası kuruldu. Partinin önderi Dr.Hasan Rıza idi. Partinin genel sekreteri, Yorgi Zaferaki isimli bir Rum’du. Parti, ABD Devlet Başkanı Wilson’un emperyalist çıkarları koruyan ilkelerine bağlı olduğunu açıklıyordu. Sosyal Demokrat Fırkası’nın 1922 yılında dağıldığı ve büyük olasılıkla kapatıldığı biliniyor.
Dr.Hasan Rıza, 1924 yılında Sosyal Demokrat Fırkası’nı yeniden kurmak istedi. Bakanlar Kurulu’nun 13 Mayıs 1925 tarihli kararında, Sosyal Demokrat Fırkası’nın geçmişten yasaklandığı ve yeniden faaliyete geçmesine izin verilmediği belirtiliyor. Bu Bakanlar Kurulu kararında Gazi Mustafa Kemal’in de imzası bulunmaktadır.
Bakanlar Kurulu kararında şöyle deniyordu:
“Mevzuat ve hali hazır kanunlarımızın esasına aykırılık ve memleketin emniyet ve asayişini ihlale cüret ve muzır maksatlar ve yasaklananların takibi gibi sebeplerden dolayı fesh edilen her hangi bir fırkanın, tekrar aynı unvan ve maksat ile kurulup gelişmesi, memleket idare ve siyasetine ters olduğundan evvelce fesh olunmuş ve tekrar tesis ve ihyası için tesis edenler tarafından müracaat edilmiş Sosyal Demokrat Fırka’nın yeniden teşkili men edilmiştir.”
Hasan Rıza 31 Mayıs 1926’da Sosyalist Enternasyonal’e bir mektup gönderdi. Para yardımı talebinde bulundu. Hasan Rıza 1930 yılında Sosyal Demokrat Fırkası’nı kurmak için yeniden izin istedi. İzin verilmedi. Atatürk bu ülkede Sosyal Demokrat Parti kurdurtmadı.
Kısaca ATATÜRKÇÜ iseniz Sosyal Demokrat olamazsınız ; Sosyal Demokratsanız ATATÜRKÇÜ olamazsınız.
Bugün “6 oku yeniden yorumlayacağız” diyen,
6 oku yeniden yorumlamak için kurul oluşturan CHP bu çalışmaları ve söylemleri ile artık KEMALİZMİ yani ATATÜRKÇÜLÜĞÜ reddetmiştir. Atatürk’ümüzün dediği gibi “Nereden bileyim CHP’nin sonsuza dek benim partim olarak kalacağını” . CHP bu davranışları ile Atatürk’ümüzü yalnızca Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu olarak anabilir ama ATATÜRKÇÜYÜM diyemez!
KAYNAKLAR: Sosyal Demokrasinin Öyküsü
YAZAR : YILDIRIM KOÇ
O.D.T.Ü Öğretim Görevlisi
Türkiye ‘de Sosyal Demokrasi
Dr. HASAN İLERİ Sayfa: 44-46

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.