Açlık grevindeki Nestle işçisine destek yağıyor

Nestle’nin Karacabey fabrikası önünde eylem yapan işçilere çeşitli sivil toplum örgütleri ve siyasilerden destek yağıyor.
Nestle Fabrikası’nda Tek Gıda-İş Sendikası’na üye oldukları gerekçesiyle işten atılan işçilerinin başlattığı açlık grevine destek büyüyor.
TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu ile çeşitli siyasi parti, oda ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, fabrika önündeki çadırda açlık grevi yapan işçileri ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde yer alan Bursa Tabip Odası yöneticisi doktorlar, açlık grevinin işçilerin vücutlarında kalıcı hasarlar bırakmaması için dikkat etmeleri gerekenler ve önerileri anlattı. İşçilerin hak arama eylemlerinin yanında olduklarını belirten TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı İbrahim Mart, işvereni işçilerin hakları konusunda sorumlu davranmaya çağırdı.
Dayanışma ziyaretine gelen meslek ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile çadır önünde bir açıklama yapan Tek Gıda İş Örgütlenme Sorumlusu Suat Karlıkaya, destek ziyaretlerinin kendilerine güç verdiğini belirtti. Karlıkaya, haklarını alana, tüm işçiler işe iade edilene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Karlıkaya, başlattıkları açlık grevini gerekirse süresiz açlık grevine dönüştüreceklerini sözlerine ekledi.
Suat Karlıkaya, “1 Temmuz 2014 tarihinde başlayan mücadelemiz, bugüne kadar ara vermeden sürmektedir. Haksız yere işten atılan arkadaşlarımız tekrar işbaşı yapana kadar mücadelemiz devam edecektir.
Öncelikle şunun bilinmesini isteriz ki, arkadaşlarımızın mücadeledeki devamlılığı onların uğradığı haksızlığın büyüklüğünden kaynaklanmaktadır.
Nestle işçileri, 1 Temmuz 2014 tarihinde iş kanunu 25/2 maddesinden işten atılırken ne suç işlemişlerdi?
Bu işçiler üyesi olduğu Özgıda-İş Sendikası’ndan 2014-2015 sözleşmesinde sadece iyi bir ücrete imza atmasını istemişti. Gerekirse greve bile çıkmaya hazırdı.
Nestle işçisi, ilk defa bu kadar kararlı, ilk defa bu kadar birlik ve beraberlik içerisindeydi. Senelerce üyelerini istediği gibi yöneten zihniyet, işçinin fazla para istemesinden rahatsız olan işveren vekillerinden daha fazla rahatsız olmuştu.
Kurmuş oldukları korku imparatorlukları sallanıyordu. Çünkü ne zaman bir işçi başını kaldırsa, işi ile veya daha ağır işe gönderilmekle tehdit edip susturmaya alışmışlardı. Fabrika yöneticileri ile yakın durarak güçlü görünmek, bildikleri tek sendikacılık yöntemiydi.
Nasıl oluyorsa işçiye 1 Temmuz’da greve çıkıyoruz açıklaması yapan Özgıda-İş Sendikası, 25 Haziran 2014 tarihinde toplu iş sözleşmesini imzaladı. Aynı gün arkadaşlarımızı işveren vekilleri aracılığı ile idari izne çıkartıldığı ve 1 temmuz tarihinde arkadaşlarımızın iş akitleri sonlandırıldı.
Nestle işçileri vazgeçmedi. Dönüp gitmedi. Ekmeklerine, işlerine sahip çıktılar. Vazgeçmediler. 300 gündür mücadele ediyorlar ve tekrar işbaşı yaptırılana kadar devam bu mücadeleyi sürdürecekler.
Nestle’ye sesleniyoruz. Dün ne oldu ise oldu. Bazı yöneticiler hata yaptı ve arkadaşlarımız işten atıldı. Bugün sizlerin vicdanlarında da, bu ülkenin hukukunda bu arkadaşlarımıza yapılan haksızlığı biliyorsunuz. Nestle gibi bir firmaya yakışan bu saatten sonra arkadaşlarımız arasında ayırım yapmadan tekrar işbaşı yaptırılmalarıdır.
Aksi bir durumda önümüzdeki hafta açlık grevlerimiz nöbetleşe 3’er günlük periyotlarla yapılacak. Pazartesi gününden itibaren hiç çıkmamak üzere açlık grevlerimize başlayacağız. Kimse blöf yaptığımızı düşünmesin. Bugüne kadar yaptığımız eylemsel kararlılığımız bundan sonra söylediğimizi yapacağımızın garantisidir. Artık bedeli ne ise ödeyeceğiz ve uğradığımız haksızlığın telafisini sağlayacağız” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.