Yıldırım’dan basketbola dair açıklamalar

Bursa basketbol altyapı liglerinde mücadelede eden Karacabey Belediyespor’un Antrenörü Şevki Yıldırım, https://altyapibasket.com internet sitesine açıklamalarda bulundu. Gerçekleştirdikleri çalışmalardan bahseden Yıldırım, aynı zamanda yaşanan pandemi sürecine dair de değerlendirmelerde bulundu.

Karacabey’deki tek hedefinin ilçede çocuklar ve gençlere basketbolu sevdirmek ve başarı odaklı bir takım için altyapıyı öne çıkarmak olduğunu vurgulayan Yıldırım’ın, basketbola dair samimi açıklamaları şöyle:

– Öncelikle bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

23 Mart 1963 Bursa doğumluyum. Basketbola Tofaş altyapısında başladım. İki sene Tofaş altyapı antrenmanlarına katıldım. Antrenörüm Serdoğan Ersözlü, Eczacıbaşı’na gidince ve Eczacıbaşı’nın Türkiye’de ilkini gerçekleştirdiği bir organizasyonda yer alarak Anadolu’nun değişik bölgelerinden gelen oyunculardan biri oldum. 1980 yılında ilk resmi lisansım çıktı. İlk senemizde Türkiye 7.’si, ikinci sene Türkiye 3.’sü olduk. Yaşım genç olduğundan dolayı Ankara DSİ formasıyla 2. Lig’de forma giydim ve o sene hiç yenilmeden Türkiye şampiyonu olduk. Fakat kulübümüz kapandı. Bende İstanbul Arçelik takımına geldim. Orada bir sene oynadım, sene sonu Arçelik basketbol şubesini kapattı. Daha sonra Pertevniyal takımına geçtim ve lig devam ederken askere gitmek zorunda kaldım. Askerliğim sırasında Egeordu’da basketbol oynarken şansız bir şekilde diz bağlarım koptu. İçimdeki basketbol aşkı bitmemişti ama eskisi gibi de oynayamıyordum. Bursa Belediyespor’u Bölgesel Lig’den ikinci lige çıkartmayı başardık. Son olarak da Bursa Merinos takımında ve mahalli ligde oynadım. Geleceğimi düşündüğüm için çalışma hayatına başlayınca basketbolu bıraktım.

2009 yılına kadar basketboldan uzak kaldım ama gördüğüm yanlışlardan dolayı basketbolun içinde olmam gerektiğini anladım. Çocuklarımıza doğru eğitim verilmediğini, bu işi maddi kazanç için yapan, çocukların gelişimine pek kattı sağlamayan (kendi bölgemden bahsediyorum) yaz ve kış okulları açan ama buna karşı çocuklarımıza lisans bile çıkartmayan öğretmenlerden sıkıldığım için neler yapabileceğimi araştırdım. 2011 yılında Karacabey’e gelerek ilk çalışmalarıma başladım. Karacabey’de öncelikle sporcuların lisanslı olmaları için Karacabey Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı Sayın İsmail Aksoy ile görüştüm. Gelişen olaylardan sonra ilçemizden beden eğitimi öğretmeni arkadaşımız kardeşimiz Yakup Özden’e takımı bıraktım. Yakup kardeşimiz uluslararası öğretmenlik sınavını kazanınca yurt dışına gitmek için hazırlıklara başlayınca bizde ilçemizde basketbol kültürünün gelişmesi için 2014 yılında tekrar çalışmalarımıza başladık. 2014/2015 sezonunda Bursa-Karacabey arası ulaşımında maddi ve manevi olarak zorlandığımızı gören Karacabey Belediye Başkanımız Sayın Ali Özkan’ın destekleri ile Karacabey Belediyespor’un basketbol şubesini kurduk.

-Kulüp olarak ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Kısa ve uzun vadeli hedefleriniz nelerdir?

2015 yılında Yeni Nesil Tofaş protokolü kapsamında Tofaş ile çalışmaya başladık. Çocuklarımızın gelişimlerine ileri düzeyde katkı sağladık. Öncelikle bulunduğum bölgede, ilçemizde basketbolun gelişmesi için çalışmalarımıza değer katmaya, azim ve sabırla geldiğimiz noktadan yani kaldığımız yerden devam edeceğiz. Unutmamak lazım ki basketbolda başarı zaman, sabır ve çok çalışmakla elde edilir. Her zaman önceliğimiz eğitim olduğu için oyuncularımızın sosyal ve kültürel gelişmelerine yardımcı olmak, fiziksel gelişimlerini yakından takip etmek için yetenekli oyuncu potansiyelini geliştirmek istiyoruz. (Bu benim hayalim!) Milli takımda oynayan bir oyuncuyu Karacabey’de bulmak, neden olmasın! Bu arada Tofaş’a her semte basketbol sahası programında Karacabey Boğaz’da yapılan saha için sonsuz teşekkürler.

– Bursa’da altyapı basketboluna yönelik olarak yapılan çalışmaları nasıl görüyorsunuz? Dikkat çeken sorunlar ve sizin önerileriniz nelerdir?

Bursa veya ülke genelinde altyapıda hedefe doğru yürümek için öncelikle sabır gereklidir. Kısa vadede başarı saman alevi gibi olduğunu görüyorum. Sabırsız veliler, dinlemeyen ve dinlediğini anlamayan insanlar kitlesi ile uğraşmak zor. Maç kazanmak veya kaybetmek önemli değil. Önemli olan Karacabey’deki çocuklarımızın lisanslandırıp bölgemizde yapılan maçlara çıkartmaktır. Önerim maçlara gelen ailelerin rekabeti bir kenara bırakması, kendi yapamadıklarını çocuklarından beklememesi. Kazanma odaklı olmak istiyorlar ise dostluk, arkadaşlık kazansınlar, rakiplerine düşman olmasınlar. Unutmasınlar ki; oynayan çocuklar onların rakiplerinden öte bu ülkenin çocukları…

Maalesef çoğu aile, çocuklarını en kısa sürede üst seviye oyuncu olarak görmek istiyorlar. Ancak basketbol sadece zaman, sabır ve çok çalışmayla elde edilebilir. Bu konuda zaman zaman ailelerle çeşitli sıkıntılar yaşıyor olsak da, bu bizler için başarıya giden yolda asla bir engel ve mazeret olmayacaktır.

– Basketbol okulları altyapılar için ne kadar önemli? Sizce doğru çalışmalar yapılabiliyor mu?

Doğru yapılan işleri destekleyen Tofaş Spor Kulübü’nde Orhun Ene ve Yeni Nesil Tofaş Sorumlusu Kartal Önel gibi değerli isimler var. Yeni Nesil Tofaş; danıştığım, fikir aldığım, geleceğin sporcuları ve spor adamlarının temellerini atıldığı bir organizasyon. Bunu Karacabey’de görmekten mutluluk duyuyoruz. Doğru çalışmaların sonucunu görmek için zamana ihtiyaç var. Belki basketbolcu olmayacaklar ama geleceğin anne veya babası olan insanları yetiştiriyoruz. Basketboldan aldıkları terbiye, plan program ile geleceğin yöneticisi olacaklar.

– Bu zorlu süreç sizin ve organizasyonunuz için nasıl geçti?

Sıkıntılı geçtiğini söyleyebilirim. Aniden gelişen ve tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü ile baş edebilmek için bilinçli şekilde savaşmamız gerektiğini anladık. Eğitimin ne kadar önemli ve değerli olduğunu fark ettik. Organizasyonumuz bu amaç ve doğrultusunda ülkemizde uygulanan sağlık prosedürlerine sıkı sıkıya uydu. İlk günden itibaren antrenmanlarımıza ara verdik ama çocuklar ve aileler ile görüşmelerimizi sosyal medya aracılığı ile daha sık bir şekilde devam ettiriyoruz. Bu süreçte evde temas ettiğimiz yüzeyleri dezenfektan ile bol bol dezenfekte ettim. Normalleşme başladığında ilk 1 ay boyunca hala pandemi sürecindeymiş gibi devam ederiz diye düşünüyorum.

– Bu süreçte ne gibi tedbirler aldınız? Ayrıca süreç normalleşmeye başladığında uygulamaya koymayı planladığınız tedbirler var mı?

Ülkemiz genelinde spor müsabakalarının durması ile eğitimlerimize evden oyuncularımızın kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak için çeşitli video veya yazılı dokümanlar ile yardımcı olabilmek adına ilgilerini ve meraklarını harekete geçirerek, farklı keşfetme yolları açmak için uğraşıyorum. Fiziksel ve mental gelişimleri için bir damla faydalı olabiliyorsam ne mutlu bana ve benim gibilere. Oyuncularımın bu süreçte antrenmansızlıktan düşen form ve kas kütlelerini attırmaya yönelik idman ve egzersizler yaptırmayı düşünüyorum.

– Bu verilen arada sporcularınıza ne gibi önerilerde bulunuyorsunuz? Onları nasıl yönlendiriyorsunuz?

Öncelikle eğitim diyorum ve özellikle annelerin bu konuda ısrarcı olmasını istiyorum. Bizim geleceğimizi en iyi düşünen ve bu konuda çaba harcayan sanırım en önemli figür annelerimizdir. Bizlerden önce annelerini dinlesinler, biz basketbolcu olmaları için salonda gerekli eğitimi veriyoruz. Her birey basketbolcu olamayacak belki ama onları basketbolun içinde yararlı ve faydalı işlerde göreceğiz. Yeter ki içlerindeki spor aşkı bitmesin. Bizde evde TBF Akademi’de bulunan eğitim videolarını seyrediyor notlar alıyoruz.

– Sizce altyapı basketbolu özellikle spor okulu sektörü bu dönemde ne kadar etkilendi? Bu durum uzun vadede nasıl yansıyacaktır?

Bu konu çok hassas ne yazsak ne söylesek az olur. Hayat dediğin üç gündür; dün geldi geçti, yarın meçhuldür. O halde ömür dediğin bir gündür; o da bugündür.

– Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Önce sağlık ve eğitim önemli. Okumalı, araştırmalı, geliştirmeli, düşünmeli, merak uyandırmalı, uygulamalı, sporun içinde kalmak için çaba sarf etmeli, kendine rakip oyunculara saygı duymalı… Kendini ve rakibini geliştirmek için paylaşımcı bireyler olmak hayal gücümüzün sınırlarını genişletmeliyiz. Çok çalışmalı, iyi eğitimli çocuklar yetiştirmeliyiz. Hırslı, azimli, zeki, çevik ve en önemlisi Atatürk’ün dediği gibi ahlaklı olmalıyız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.