Yaptıklarımız afişlere sığmaz!

Yaptıklarımız afişlere sığmaz!
Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç, son 5 yılda gerçekleştirdikleri hizmetlerin afişlere sığmayacağını belirterek, “Bunları bazılarının hafızaları almaz. Karacabey’imize on yıl hizmet ettiğini iddia edenlerin yaptıkları ortada. Hangisi halkımıza hizmet veriyor. Gitsinler bir baksınlar. Bizim yaptıklarımız bugünün Karacabey halkının ihtiyaçlarına değil, yüz yıl sonrasına hitap edecek eserlerdir” dedi.
1964 yılında tahsil hayatı için çıkıp ve sonradan Ankara’daki Hazine Müsteşarlığının yurt içi ve dışı görevlerde otuz yıl çalıştığına dikkat çeken Koç, “Ömrümün en önemli anılarını taşıdığım Karacabey’e döndüğümde, yüce halkımın bana tevdi ettiği başkanlık görevine getirilmem, övünç kaynağım olmuştur. Yurt içinde ve dışında aldığım eğitim, öğretim ve tecrübe sayesinde doğup büyüdüğüm Karacabey’e gelerek halkıma hizmet etmek şereflerin en büyüğü olsa gerek. Bir kez daha halkıma sonsuz minnet ve şükranlarımı gazetemiz aracılığı ile sunmak isterim” diye konuştu.
Cumhuriyet tarihinden bugüne kadar Karacabey’in kalkınması adına bir çivi çakan tüm belediye başkanlarına teşekkür eden Koç sözlerini şöyle sürdürdü;
“Yaptıklarımız ortadadır. Bizim yaptıklarımız bazılarının afişlere koyduğu gibi birkaç tane değil. Bizim yaptıklarımız afişlere sığmaz. Bazılarının hafızaları almaz. Karacabey’e on yıl hizmet ettiğini iddia edenlerin yaptıkları ortadadır.
Projeleriyle ve yaptıklarıyla övünenler acaba o eserleri değerlendirebilirler mi? Çünkü bizim dolaştığımız koridorlarda, bulunduğumuz masalarda onların hayalleri bile dolaşamaz.
Son günlerde halkımızın kafasını çelmeye ve yalan-yanlış laflar etmeye yeltenmesinler.
Ben ömrüm boyunca, devletin bana layık gördüğü o masalarda hep harcayan durumda görev yaptım. Allah’ıma şükürler olsun ki, hiçbir yanlış hesabım olmadı. Malım, mülküm, servetim ortada. Bugünlerde göreve başladığım tarihteki mal beyanım ile şu andaki mal beyanımı tüm Karacabey halkına vereceğim. Bazılarının elde ettiği kazançlarından vergi vermemek için devletin bazı görevlileri karşısında nasıl takla attığını ne dalkavukluk yaptığını yakinen bilirim. Ama yine işleri bittikten sonra da o insanlardan nasıl kaçtığını yakinen iyi hatırlarım. Millet aç, aş, ve işe ihtiyacı olduğunu bağırarak dile getirirken, Karacabey’i çok sevdiğini söyleyen o kişiler, neden yatırım ve fabrikalarını Karacabey’e değil de başka yerlere yaptılar. Karacabey’i çok sevdikleri için mi? Yoksa bazı entrikalarını Karacabey’de göstermemek için mi? 1993 yılında Karacabey Nestle fabrikası ile Çatırık Mevkii arasında bulunan bir şahsa ait 29 dönümlük yer otobüs garajı yapılması için istimlâk edilmiştir. İstimlâk bedeli bankaya yatırılmış ve belediyemiz bu konudaki tüm davaları kazanmış olmasına rağmen 1994 yılında göreve gelenler bu istimlâkten vazgeçtiler? Karacabey’in kaderi ile oynamak bu kadar kolay mı? Otogar, İzmir-Bursa yoluna mutlaka taşınmalıdır. Bunlar ancak ve ancak merkezi hükümetin desteği ve onayı ile olacak işlerdir.
Yüce halkım bunların iyi bir değerlendirmesini yaparak, 2004’de güzel bir ders verdi. Ancak bazıları bundan ders almamışa benziyor.
Görevi aldığımızda Belediyemizin geliri 2003 yılında 2.9 trilyon iken bir yıl sonra bunu %50 arttırarak 12.4 trilyona yükselttik. Neden? Çünkü ahbap çavuş ilişkileri çerçevesinde tahsil edilmeyen Belediyemiz alacaklarını tahsil ettik de ondan. Bizim dönemimizde Belediye gelirlerini 2,5 kat arttırdık. Yani 2003’de 8.9 trilyon olan gelirler 2008 de 21.7 trilyona yükseltildi. İnsanların gırtlağına basarak değil, yasalar çerçevesinde Belediye alacaklarını tahsil ettik. Çünkü bizim dünyamızda insan var. Biz insana değer veririz.
Kendi olanaklarımızla yaratılan kaynaklar çerçevesinde yapılabilecek olanlar bunlardır. Ancak merkezi hükümetten elde edebileceğimiz imkânlar ve kaynaklar sayesinde yapabildiklerimize daha fazla güç katarak Karacabey’i modern yaşanabilir kent yapacağız.
TOKİ ile koordinasyon içinde gelir düzeyi yoksul halkımıza yönelik işlemlerin sonuna gelindi. Yakın bir zamanda temeli atılacak. Ancak bununla kalınmayacak “Kentsel Dönüşüm” denilen projeler ile şehrimizin bazı mahalleleri pilot bölge ilan edilerek süratle konut inşaatı hızlandırılacak. Elektrik tesisatını yeraltına almak için TEDAŞ ile görüşmelerimiz devam ediyor. Şehrimizin tüm su ve kanalizasyon sistemleri yakında yenileştirilecek. İşte bu nedenle gücümüze güç katabilmek amacıyla AK Parti de yerimizi aldık. Yoksa ikbal için değil. Koltuk sevdası için hiç değil. Biz devletimizin koltuklarını gördük.
Şu çok kısa sürede Yeniköy’deki piknik alanının Belediyemize verilmesi, stadyum etrafındaki boş alanın Belediyemize tahsis edilmesi, Atatürk Kültür Parkı önündeki orman idaresine ait alanın Belediyemize devredilmesi tesadüf değildir. Bunlar Ankara’daki siyasi iradenin bize olumlu bakması sonucu kısa sürede yapılan işlerdir. İşte bunun içindir ki, sizlerden aldığımız güç ile yaptığımız eserler halkımız tarafından takdir edildiğinden, siyasi irade tarafından bize teveccüh gösterilmiştir. Biz de Karacabey’imize daha fazla güç katabilmek ve daha fazla devlet imkânları getirebilmek amacıyla AK Parti saflarında yer aldık.
14 Şubat 2009 tarihinde, Atatürk Kültür Parkı içinde yapımına başladığımız bin kişilik düğün salonunun açılışı ile birlikte açık ve kapalı yüzme havuzunun temelini atacağız.
Sayın bölge milletvekilimiz Ali Koyuncu, bakanımız Faruk Çelik ve Başbakanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın destekleriyle Karacabey’imizin geleceğine damga vuracak dev eserlere imza atmak istiyorum. Değerli hemşerilerimin takdirini kazanarak bir dönem daha Karacabey’e hizmet için yola çıktım.
Şunu söylemek gerekirse, bugüne kadar yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı olduğunu yüce halkım bilmektedir. Biz onlardan aldığımız güç ve kudretle yolumuza devam edeceğiz. Daha çok yürüyecek yolumuz olduğunu Karacabey halkı çok iyi bilmektedir.
Daha önce yinelediğim gibi, bize çamur atanlara biz gül atacağız.
Har şey Karacabey için, durmak yok hizmete devam.
Aklın yolu birdir.”