Yalancının mumu yatsıya kadar yanar!

Mustafakemalpaşa’nın AKP’li Belediyesi, samimiyetsiz uygulamalarıyla vatandaştan “Taş parası” toplarken, diğer taraftan da sütten çıkmış ak-kaşık görüntüsü vererek CHP’yi karalamaya çalışıyor.
Uyanıklar ya, sözde bir taşla iki kuş vuracaklar.
Çabuk hırsız ev sahibini şaşırtırmış, yaptıkları işte öyle bir şey. Ancak bu kez minareye kılıf uyduramadılar, çünkü suçüstünde yakalandılar.
Halk arasında “Kaldırım parası” adıyla bilinen “Yol harcamalarına katılım payı” konusundaki Belediye’nin ilginç uygulamaları Mustafakemalpaşa’da gündemin birinci sırasına oturmuş durumda.
Belediye yönetimi, “Katılım payı” toplama konusunda ne yazık ki kendi beceriksizliğinin altında kaldı. Ezildikçe de, suçluluk telaşı içine girerek günahını başkalarının üzerine atma eğilimine yöneldi.
Biz yaparsak olur mantığı ile önce eski Belediye Başkanı “Hayri Öztetikler’in kazığı” dediler.
Seçimler yaklaştı ya, şimdi CHP ‘yi suçluymuş gibi göstermeye çalışıyorlar.
Pes doğrusu…
Belediye’de, “Yol harcamalarına katılım payı” yatırmaya giden vatandaşların eline, internet ortamındaki yandaş bir sitenin yayınladığı haberin fotokopisi tutuşturuluyor.
Sözüm ona ısmarlama haberde, “Belediyeler, CHP yüzünden geriye dönük taş parası almak zorundaymış” gibi mesaj veriliyor. CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne itiraz ettiği ve kazığın buradan geldiği ima ediliyor.
Değerli okuyucu, gelin bu konuyu baştan aşağı tüm ayrıntılarıyla inceleyelim. Gerçeklerin, yalanla nasıl değiştirilmek istendiğine birlikte tanıklık edelim.
Öncelikle buradaki su kurnazlığı ile yapılmak istenen algı oyununa göz gezdirelim:
Mustafakemalpaşa Belediyesi, “CHP’nin Anayasa Mahkemesine başvurması nedeniyle bu parayı almak durumunda kalıyoruz” havası yaratıyor. Sanki Anayasa Mahkemesine başvurmak “Ayıpmış” gibi gösteriliyor.
El insaf…
Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak yasal haktır
TBMM tarafından çıkarılan yasalar, Anayasa’ya uygun olmak zorundadır. Uygunsuzluk görenlerin Anayasa Mahkemesine başvurmaları doğal ve yasal bir haktır.
Anayasa’ya aykırı bir yasa, yönetmelik, kararname, tüzük ya da keyfi bir uygulama yapamazsınız. Anayasa’ya aykırı olduğu düşünülen uygulamalara, siyasi partiler itiraz edebilirler, konuyu gerekçeleriyle birlikte Anayasa Mahkemesi’ne taşıyabilirler.
Kaldı ki, Anayasa değişikliği referandumunda, “Yasaya kişisel başvuru hakkı sağladık” sözleriyle övünenler AKP’li kurmaylar değiller miydi? Siz değil miydiniz, “İdare kararları yargı denetimine açık ve daha geniş ölçekte olmalı” diye şov yapanlar?
Seçmenden oy isterken, bunları sağladığını ileri süreceksin, yasaların çiğnenmesini istemeyen CHP direnince, takiyye yaparak, “Vay ispiyoncu” diyeceksin.
Oh, ne ala memleket?
CHP, vatandaşın şikayetçi olduğu tüm konuları Anayasa Mahkemesi’ne götürdü!
Mustafakemalpaşa Belediyesi, CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvuruları eksik anlatıyor. CHP’nin yasal görmediği 17 konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıdığı unutulmamalıdır.
Bunların başında; özellikle köylü vatandaşlarımızın çok şikayetçi olduğu, “Köylerin tüzel kişiliğinin mahalleye dönüşmesi” yer alıyor.
Belde halkı, kurulmasına referandumla karar verdikleri belediyelerin yine referandumla kapatılmasının doğru olacağını düşünüyor. Mustafakemalpaşa’da Ovaazatlı, Tepecik, Yeşilova, Yalıntaş, Tatkavaklı ve Çeltikçi Belediyeleri için yapılan referandumlarda kapatılmaması konusunda yüzde 99’a yakın görüşbirliği çıktı. Bu konuda halkın referandum kararına saygı gösterilmesi istendi.
Gel gör ki, meydanlarda atarken mangalda kül bırakmayan AKP, sandık iradesine saygı göstermedi.
CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusunda neler var?
1-Katılım payı vergidir.
2- Vergi, Belediye Meclis kararıyla değil, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına göre yasayla konulur ya da kaldırılır.
3- Bu uygulama eşitsizlik ve keyfiliğe yol açar.
a- Söz konusu madde, katılım paylarını ödemiş olanların paralarını geri vermesini öngörmüyor. Bir anlamda üstüne yatıyor. Yani, yasalara uyanlar, “Enayi” durumuna düşürülüyor.
b- Keyfiliğe yol açtığı ise Mustafakemalpaşa’da açıkça görülüyor.
TBMM’de yasa görüşülürken kimler ne konuştu?
Geldik en can alıcı yere. Bu yasa çıkarken Mecliste görüşmeler yapıldı. Milletvekilleri konu hakkında görüşlerini aktardı. Bunlar tutanaklara geçirilerek arşivlendi ve TBMM sayfasında herkese açık olarak yayınlanıyor.
Mustafakemalpaşa Belediyesi’nin vatandaşı enayi yerine koyarak kandırmaya çalıştığını görünce araştırmaya başladım. Bu konuda eski Belediye Başkanı Hayri Öztetikler’in çalışmalarından çok yararlandım. Yeri gelmişken, Sayın Öztetikler’e teşekkür borcumuzu iletmiş olalım.
Yol harcamalarına katılma maddesine geldiğimizde, CHP Milletvekili Akif Hamzaçebi’nin söz aldığını ve burada “Vatandaştan katılım payı almayalım” şeklinde düzeltme yapılmasını istediğini görüyoruz.
CHP’li ve MHP’li milletvekilleri, hatta bazı AKP’li milletvekilleri de aynı doğrultuda değişiklik önergesi veriyorlar, diyorlar ki; “Biz bunun takdir yetkisini belediyelere bırakmayalım. “Alınabilir” hükmünü “Alınmaz” olarak değiştirelim.”
Anlayacağınız, CHP’li, MHP’li, hatta bazı AKP’li üyeler, TBMM’de verdikleri değişiklik önergeleriyle bu maddedeki “Alınabilir” ifadesini “Alınmaz” şeklinde değiştirmek istediler. Nedense dikkate alınmadı. Üzülerek belirtmeliyim ki, AKP çoğunluğu vatandaşı aklına bile getirmedi. Deyim yerindeyse, topu taca atarak yetkiyi yerel yönetimlere bıraktı.
Sonuç ortada.
Yasa çıktıktan sonra ne yaptınız?
Bunların tümünü bir yana bırakalım da, yasanın ne zaman çıktığına bakalım.
Söz konusu yasa 11.11.2012 de kabul edildi. 06.12.2012’de Resmi Gazetenin 28489 nolu sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Anayasa Mahkemesi kararını ne zaman verdi? 12.09.2013 de. Ne zaman Resmi Gazetede yayınlandı? 18.09.2014 de.
Arada ne kadar zaman var? 21 ay. Bu 21 ay boyunca AKP ne yaptı da, şimdi CHP’ye çamur atmaya kalkışıyor?
Siyasetçi dediğinde biraz utanma olması gerekmiyor mu?
AKP’nin “Katılım paylarını” almama konusundaki niyeti ciddi olsa üyelerin çoğunluğunu elinde bulundurduğu Belediye Meclisi’nden karar çıkartır ve “Yol harcamalarına katılma paylarını almıyoruz” der. Böylelikle sorun çözümlenmiş olur.
“Mahkemeden iptal kararı çıksaydı ne olacaktı?” şeklinde düşünen olabilir. Hemen açıklayalım: Hiç bir şey olmayacaktı. Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra Mustafakemalpaşa halkı “Kaldırım parası” ödemeyecekti. Çünkü, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararları geriye doğru yürümez.
Yeter ki, AKP art niyetli davranmasın ve çözüm konusunda biraz içtenlikli olsun.
Halk arasında bir deyim vardır, gel de söyleme: “Namazda gözü olmayanın ezanda kulağı olmaz”
AKP’li Belediye içtenlikli ise hala fırsat var!
Mustafakemalpaşa Belediye Meclisi’nin Şubat -2015 toplantısında CHP’li üyeler bir önerge verdi. 02.02.2015 tarihli bu önergede; “Kaldırım parası” olarak bilinen “Yol harcamalarına katılma paylarını vatandaşlarımızdan almayalım” deniyordu.
Hasan Ertürk, İlhan Uzel, Faruk Şan, Mualla Ekemen, Metin Demiroğlu, İsa Söğüt ve Bülent Emre’den oluşan CHP’li Meclis üyelerinin, “Katılım paylarının” alınmamasını gündeme getiren bu önerge kabul edildikten sonra Plan ve Bütçe Komisyonu’na gönderildi.
Sonuç? Sümen altındaki söz konusu önerge aylardır meclise getirilmedi. Neden acaba?
Ne dersiniz, AKP’li Belediye, bu önergeyi 07 Haziran’dan önce Meclise getirebilir mi? Düzmece fotokopilerle sürdürdüğü CHP ile ilgili karalamayı bırakabilir mi? Yalanla sarmalanan siyasi ranttan vazgeçebilir mi?
Sanmıyorum…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.