Vebali kimin boynunadır?

Boğularak karaya vuran o çocuk diyorum,
Ne vatan bilirdi ne toprak.
Ne inanç bilirdi ne milliyet.
Ne savaş bilirdi ne barış.
Bildiği tek şey kardeşleri annesi babası, bir de acıkan karnı.
Kaçtıklarından beri küçük bedeni sokakta oynadığı için değil, ne olduğunu anlamadan oradan oraya sürüklendiği için yorgundu.
Umut bilmezdi, hayal bilmezdi, istemek bilmezdi.
Elinden tutar çekersin, gelir, “Nereye?” diye sormaz, elini tutanlara güvenirdi.
Karadan korkmaz, denizden korkmaz, ölmekten korkmaz.
Yanında ailesi olduktan sonra….
****
Dünyanın gözü önünde boğularak karaya vuran iki kardeş Galip ile Aylan Kurdi’nin ailesi Kobani’den kaçıp İstanbul’a, oradan da Bodrum’a gelmişler. Tüm kaçanlar gibi onların niyeti de Akyarlar’dan Kos’a geçmek.
O kadar yakın ki Kos Akyarlar’a, hani sanki yüzerek bile…
Yüzülmese de bir şişme bot geçirir insanı karşıya.
Karşısı umut. Karşısı özgürlük.

Umut çok olunca taciri de çok oluyor malum.
Savaşın yan sanayii adeta.
Herkesin yapacağı iş değil yalnız.
İnsafın olmayacak mesela. Acımayacaksın, merhamet göstermeyeceksin, insafa gelmeyeceksin.
Organizatör olarak 10 kişilik bota 17 kişiyi doldurup, üzerlerindeki can yeleklerini çıkartıp alabileceksin ve suya fırlatabileceksin. Sonra da salacaksın engine.
Batsınlar diye, boğulsunlar diye.
“Kendi devleti düşünmemiş, ben mi düşüneceğim” diyerek.
Ne meslek ama….
****
Savaş ve Göç hep yan yanadır.
Savaş ve Göç yüzyıllardır bitmek bilmeyen bir acıdır.
Savaşta kazanmak için yok etmek gereklidir.
Yok edilmek istenenler için ise çözüm yok edilmeden göçmektedir.
Yok edilenlerin öyküsü yok edildikleri yerde biter.
Göçenlerin öyküsü ise sürer gider.
Yollarda ve sonrasında göçtükleri yerlerde yazılır yeni hikâyeler.
Nesli sürsün, bir sonraki kuşak göçebeliği bilmesin ve göçtükleri yeri vatan bellesin diyedir tüm mücadele. Yine aş, yine iş olsun diyedir.
Yeniden var olma savaşıdır.
Hayatta kalma savaşıdır.
****
Hepimizin atalarının verdiği bir savaştır bu.
Ki o mücadeleden başarıyla çıkanların nesilleri olarak bizler sürdürüyoruz vatan mücadelemizi.

Ya çıkamayanlar?
Ya kaçamayanlar?
Onların vebali kimin boynunadır?
Vebali boynuna olanların da bu vebal ne kadar umurundadır?
Anlaşılan o ki bu oyunda kazanılan meblağ tüm kavramları yerle bir edecek kadardır…

cananekncylmz@gmail.com'

Canan Ekinci Yılmaz

1 Nisan 1963 Karacabey doğumlu. Karacabey Lisesi mezunu. 5 Ekim 2010 itibariyle yazar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.