TÜRKİYE’NİN TAPUSUNU ALDIĞIMIZ YERDEYİZ!

24 Temmuz 1923.
İsviçre’deyiz..
Türkiye’yi haritadan kazımak isteyen kan emici güçlere diz çöktürdükten sonra ”Barış Antlaşması” için gittiğimiz Lozan’dayız..
Küllerinden yeniden doğan Türkiye’nin tapusu belgelenirken altına imzaların atıldığı oteldeyiz.
İngiltere, Fransa, İtalya, Yunanistan heyetleri, destekçileriyle birlikte karşımızda yer almış durumda.
Heyecanlanıyorsunuz, içiniz ürperiyor.
İnanın, insanın tüyleri diken diken oluyor.
Düşünün, yeryüzünde 3 yıl süren en uzun ve en kutsal Kurtuluş Şavaşı.
Emperyalizmin bu güne değin ilk ve tek yenilgisiyle sonuçlanan Kurtuluş Savaşı.
Mazlum ülkelere bağımsızlık ışığı taşıyan Kurtuluş Şavaşı.
Ve sonra.
Dile kolay, 8 ay süren savaş sonlandırma görüşmeleri.
Henüz benzeri yaşanmamış sıra dışı barış görüşmeleri.
Türkiye’nin Tapusu için imza atan Heyet Başkanı İsmet İnönü’nün masadan kalkmadan 3 ay süren görüşmeler sırasında tüm saçlarının beyazlaşmasını hatırlayın.
Yer yüzünde benzeri olmayan savaşlar.
Yer yuzünde benzeri olmayan barış görüşmeleri.
Can vererek, kan vererek, bedel ödenerek kurtarılan Anadolu.
Ve Osmanlı’nın sattığı toprakların geri alınarak yeniden vatan yapılması.
Ve mucizeyi yaratan Mustafa Kemal Atatürk.
Dünyanın, önünde eğilerek saygı duyduğu gerçek lider Mustafa Kemal Atatürk.
Ve O’nun silah arkadaşları.
Ve O’nun “Barış Antlaşması” için Lozan’a gönderdiği heyetin başkanlığını yürütürken devleşen İsmet İnönü’sü.
İsmet İnönü’nün, olağanüstü baskı altında bırakılmasına karşın emperyalistlerden söke söke geri aldığı Türkiye’nin tapusunun güvenceye bağlandığı yerdeyiz.
Lozan’da’yız.
Özgürlüğün ve bağımsızlığın 96. yılındayız.
Bir düne bakıyorsun, bir de bu güne.
Tabi ki, kan ağlıyoruz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.