“Türkiye tehdit altında!”
Saadet Partisi İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, siyasetteki üslubu eleştirip, Türkiye’nin tehdit altında olduğunu belirterek, “Allah muhafaza bu ülke dışarıdan gelecek bir müdahaleyle karşı karşıya kalırsa sadece birileri değil, hepimiz bundan zarar görürüz” dedi.
Saadet Partisi İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Saadet Partisi olarak kişilerle değil, meselelerle ilgilenmenin daha doğru ve isabetli olduğuna inandıklarını ifade eden Koçak “Seçimlerden sonra inşallah memleketimiz yavaş yavaş olağan duruma gelecek diye ümit ediyoruz” dedi.
Seçimlerle birlikte resmen yönetim tarzının değiştiğinin altını çizen Koçak, “Siyasette belki çok bir şey değişmedi çünkü cumhurbaşkanımız aynı. Ancak bakanların bir kısmı değişti. Devlet kademelerinde farklılıklar meydana geldi. Bundan sonra yapılacak yanlışlıklar artık kalıcı hale gelecek. Artık onları değiştirmek pek mümkün olmayacak. Ama biz parti olarak ülkemizin meseleleri ile ilgili görüşlerimizi gündeme getirmeye devam edeceğiz.
Önlerinde bir yerel seçimin olduğunu hatırlatan Koçak, “İnşallah mahalli seçimler için hazırlıklarımızı zaman kaybetmeden tamamlayacağız. Belki geçtiğimiz seçimde istediğimiz neticeyi alamadık, ancak biz ileriye matuf çok güzel netice verecek tohumlar attığımızı biliyoruz. İnşallah bunu önümüzdeki dönemlerde hep birlikte göreceğiz” dedi.
Siyasetteki üslubu eleştiren Koçak, “Siyasetçiler birbirlerinin düşmanı, hasmı değil, sadece rakibidirler. Bir yarış olur, birisi galip gelir. Ancak diğeri de gelecek yarışta galip gelmek için daha çok çaba sarf eder. Onun için kırıcı, rencide edici dili artık terk etmemiz gerekiyor. Şu an tehdit altındayız. Sadece belli bir grup değil tehdit altındakiler, Allah muhafaza bu ülke dışarıdan gelecek bir müdahaleyle karşı karşıya kalırsa sadece birileri değil, hepimiz bundan zarar görürüz” dedi.
ABD ve Türkiye arasında krize neden olan Papaz Brunson muammasına da değinen Koçak, “Papaz Brunson konusunda hükümetin sonuna kadar arkasındayız. Bu adam Türkiye’de yargılanmalı ama şeffaf bir tarzda yargılanmalı. Suçu ilan edilmeli, deliller ortaya konulmalı, eğer tutuklanmasına yetiyorsa tutuklanmalı. Türkiye onu politik bir araç olarak mı kullanıyor, onu bilemiyoruz. Ama genel kanaat şu ki; Türkiye’deki kalkışmanın altında bu papaz var. Onun için hem de sonuna kadar hükümetin arkasındayız. Ama taviz verilmemeli” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün açıkladığı “100 günlük eylem planı” ilgili de değerlendirmelerde bulunan Koçak açıklamasına şöyle devam etti: “100 günlük eylem planı diye bir proje takdim edildi. Bu ne diye düşündüğümüz zaman; bir hükümet programını andırıyor. Tasvip ettiğimiz birtakım tespitler var, ancak genelde vatandaşa bir selam mahiyetinde, bir ümit aşılanmak isteniyor gibi anladık bu eylem planını. Çünkü ülkemiz çok ciddi tehditler altında, iktidar da bu tehditleri bertaraf etmek için bir çaba içerisinde.”