Tarla sahiplerinin mağduriyeti giderilmeli!

Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem çiftçinin sıkıntılarının bitmediğine dikkat çekerek, arazi satışlarındaki 5 km alan içindeki tarlaların bütün olarak satılmasının çiftçiyi mağdur ettiğine dikkat çekti.
Tarla satışlarındaki kanunun çiftçiler arasında kaos yarattığını belirten Erdem, yasanın tarla almak isteyenlerin lehine, satmak isteyenlerin ise aleyhine işlediğini kaydetti.
Kanunun çiftçiyi zora soktuğunun altını çizen Erdem, “Örneğin çiftçinin 5 km alan içinde iki ya da üç tapusu var. Bunlardan birisini satmak istiyor. Kanunda çiftçiye diyor ki, ‘Tamamını satacaksın’. Çiftçi yok fiyatına diğerlerini de satmak zorunda bırakılıyor. Burada belki ihtiyacını o tek tarlanın satışı karşılayacak, ya da o satacağı tarla alan kişi için önemli yerde ve yüksek fiyatla satabilecek, ama diğer iki tarlanın o kişi için hiç bir önemi yok. Burada ne oluyor satışı gerçekleştiren tapu sahibi bütün tarlaları devretmek zorunda olduğu için diğer iki tapuyu yok fiyatına satıyor. Ya da çiftçi 1 tapusunu satarak borcunu kapatabilirken, hepsini satacaksın denildiğinde ise satamıyor ve daha çok batıyor. Bu kanun kaos yaratıyor. Çiftçi tamamını satarsa nasıl geçimini sağlayacak? Bu yaptırım ve yaklaşım çiftçiyi zorluklara sokuyor. Kanunda ki amaç toplulaştırma ise, tarlanın diğer parçalarını alan kişinin de arazisi dağınık oluyor. Kanunda tezatlık var. Tarlaların toplu olması çiftçi adına olumludur ama bu anlayış ve kanun maddesindeki bakış açısıyla toplulaştırmada başarılı olunamaz. Bu yasanın tekrar gözden geçirilmesi en büyük arzumuz. Kanunda amaç yerler dağınık olmasın diye uğraşılırken, insanların istikbaliyle oynanıyor” dedi.
Mağduriyetlerin yanında kanunun çiftçileri birbirine düşürdüğüne de vurgu yapan Erdem, “Bu yasayla sınırdaş tarımsal arazi malikleri arasında sorun yaşanıyor. Kardeşi kardeşe düşürüyor. Örnek vermek gerekirse; Ortasarıbey Mahallesi çiftçilerimizden Necmi Ayhan 182 dönüm tarlayı 2 milyon 700 bin liraya alıyor. Hisseli olan bu arazinin sınırındaki 180 dönüm tarlayı ise 3 yıl önce Bursalı bir çiftçi satın alıyor. Aradan 20 ay geçtikten sonra daha önce sınırındaki araziyi almayan Bursalı çiftçi tarlanın yeni sahibi Necmi Ayhan’a dava açıyor. Devlet arazi satışlarında önceliği tarlalar bölünmesin diye sınırdaki arazi sahiplerine tanıyor. Dava kazanıldığı takdirde sınırdaki arazi sahibi tapu üstünde belirtilen değeri 24 ay içinde Necmi Ayhan’a ödeyerek, araziyi satın alma hakkını elde edecek. Sonuçta tarlayı ilk alan kişi hem mağdur oluyor hem de kanun da haksız duruma düşüyor. Peki, çiftçimizin yaptığı yatırım ve kaybettiği para ne olacak? Çiftçi arazisini satarken sınırındaki alacak şart koşuluyor ve o kişi almazsa başkasına satmak zorunda kalıyor. Ama sonradan da işte böyle sınırındaki dava açma yetkisinde oluyor. 5 km alan noktasında çiftçi çok büyük mağdur ediliyor. Bu tarz toprak reformu ile ilgili Necmi Ayhan gibi çiftçilerimizin mağduriyeti çok yüksek” şeklinde konuştu.
Başkan Erdem, Ziraat Odası olarak Necmi Ayhan ve bu durumda olan bütün çiftçilerin yanındayız mesajı verirken, bu konuyu Tarım Bakanlığı’na kadar taşıyacaklarını söyledi. Erdem son olarak, “Toprakların bütünleştirilmesindeki kanun maddelerinin yeniden tek tek gözden geçirilmesini ve mağduriyetlerin giderilmesini istiyoruz. Maddenin olgunlaştırılarak daha geniş kapsamlı daha güzel bakış açısıyla yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz” dedi.