Tanrıverdi, ’19 Mayıs ruhu ilelebet payidar olacaktır’

Karacabey Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Yönetimi 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın 97. yıldönümü nedeniyle dün Atatürk Anıtı’na çelenk bıraktı. CHP İlçe Başkanı Murat Tanrıverdi burada yaptığı konuşmasında halkın bayramını kutlarken, ülkenin yapı taşı ve birleştirici gücü olan Milli Bayramlarımıza daha fazla sahip çıkmamız gerektiğinin altını çizdi.
‘19 Mayıs ruhu ilelebet payidar olacaktır’ diyen Tanrıverdi sözlerine şöyle devam etti; “19 Mayıs 1919’da Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Türk Bağımsızlığının meşalesini yaktığını bilmeyenimiz yok gibidir. Türk Ulusu, ”Kurtuluş Savaşı” adını verdiğimiz süreçte, emperyalizme karşı, dünyada eşi benzeri olmayan bir mücadele vermiştir. Yüzyıllardır eğitimsiz ve yoksul bırakılmış Anadolu insanı, Mustafa Kemal’in örgütçü ve bağımsızlık aşkıyla yanan kişiliği etrafında toplanarak, bu cennet vatanımızın geleceğine sahip çıkmıştır. Nasıl ki 23 Nisan çocuklarımıza hediye edilen bir bayramsa, 19 Mayıs da gençlerimize adanmıştır. ”Gençler! Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak ve yüceltecek olan sizlersiniz” diyen Ulu Önderimiz, gençlere ve ruhu genç kalanlara büyük bir görev vermiştir.
Büyük Önderimizin Türk Gençliğine bir de vasiyeti vardır. O vasiyet, ”Gençliğe Hitabe”dir. ”Ey Türk Gençliği, birinci görevin Türk Bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini, sonsuza dek korumak ve savunmaktır. Varlığının ve geleceğinin tek temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. Gelecekte seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek iç ve dış düşmanların olacaktır.” diyen Mustafa Kemal, Cumhuriyetin temel değerleriyle eğitilip yetiştirilmesi gereken nesillere büyük bir görev vermiştir. Gençliğe Hitabeyi iyi okuyup anlayabilen bir kişi, Atatürk’ün büyüklüğünün ve ne kadar ileri görüşlü olduğunun farkına daha iyi varacaktır. Bu gün ülkemiz üzerinde sinsi emelleri olan emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin, Mustafa Kemal düşmanlığı da bundan kaynaklanmaktadır. ”Fikri hür vicdanı hür” nesiller yerine ”biatse biat, itaatse itaat” türü laflara meyleden nesile günümüzde çok fazla atıfta bulunulması bu yüzdendir.
”Zorla ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi fiilen işgal edilmiş olabilir.” diye sözlerini sürdüren Atatürk tam da bu günleri işaret etmiştir. Eğer ”kale” lafından sadece tarihi ve turistik Ankara Kalesi, Alanya Kalesi gibi yerleri anlıyorsak vay bizim halimize, vay bizim aymazlığımıza… Günümüzün kaleleri enerji sektörüdür, finans sektörüdür, teknolojidir, eğitimdir, sağlıktır, ulaşımdır, iletişim ağlarımızdır, tarımdır, turizmdir. Bu gün ülkemizde elektrik üretiminin yarısı, kaynağı bizde olmayan doğalgaz ile yapılmaktadır. Ülkemiz doğalgazda Rusya ve İran’a bağımlı olarak yaşamaktadır. Cari açığımızın %15’ini tek başına kapattığını söyleyen İranlı sözde işadamı Reza Zarrab Amerika’da yargı süreci devam ettirilerek ülkemize karşı koz olarak tutulmakta, aynı işadamının yine İranlı patronu Babek Zencani kendi ülkesinde yolsuzluktan yargılanarak idam edileceği günü beklemektedir. Ülke ekonomimiz 14 yıldır ”sıcak para” girişleriyle ayakta durmaktadır. Sıcak para girdiği ülkede hiçbir reel yatırım yapmaz, rantını ve faizini alır gider. Beğenmedikleri Cumhuriyet’in bütün kazanımları satılmış, özelleştirilmiş ve buradan sağlanan kaynakla yıllardır ekonomi finanse edilmiştir. İletişim için para ödediğimiz şirket, Suudi asıllı Oger Telekomünikasyondur. Ülke tarımında, yabancı sermayeli tohum firmaları dizginleri ele geçirmişlerdir. Suriye ve Rusya’ya büyük miktarda tarımsal ürün ihraç edip kazanç elde ederken, yanlış dış politikalarla, bu gün ülkemiz fazladan 3 milyon Suriyelinin bakımını üstlenmek zorunda kalmıştır. Eğitim sistemi laçkalaşmıştır, eğitim birliğimiz kalmamış, analitik düşünebilen çocuklar yerine ezberci ve sınavdan sınava koşulan bir sistem getirilmiştir. Sınavlara güven kalmamış, soruların önceden çalınıp, belli kesimlere servis edilmesi ülke gündemini uzun süre meşgul etmiştir. Üniversitelerde rektörler, en çok oy alan öğretim üyesi değil, en çok biat edeceğine inanılanların arasından atanmıştır.
Memleketin bütün orduları dağıtılmıştır. Sahte delillerle, düzmece Ergenekon operasyonlarıyla Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerimizin kurmay ve general kadrolarına komplolar kurulup, ordu bir takım dış güçlerin arzularına göre yeniden dizayn edilmiştir. Deniz Kuvvetlerimiz bünyesinde yürütülen ”Milgem (milli gemi)” projemizin önü kesilmiştir. Tübitak kurumumuz ehil olmayan kişilerin eline geçmiştir. En sonunda kandırıldık bahanesiyle bütün her şeyin suçu ”eski ortakların” üzerine atılmıştır.
Memleketimizin durumu budur.
”Ey Türk geleceğinin evladı. İşte bu durum içinde bile, görevin Türk Bağımsızlık ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” diyerek vasiyetini tamamlayan Mustafa Kemal Atatürk, gençlerimize izlemeleri gereken yolu göstermiştir. Ulu önderimizin 6 ilkesi her zaman yolumuzu aydınlatacaktır: Devrimcilik, Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Milliyetçilik, Devletçilik.
Ülkemizin yapı taşı ve birleştirici gücü olan Milli Bayramlarımıza daha fazla sahip çıkmak dileğiyle, tüm halkımızın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramının 97. yıldönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.”