Sendikacılık çizgisi

Sendikaların güçlerini, üyelerini bilinçlendirme ve güçlü örgüt modeli ile ortaya koyacakları mücadele olarak sergilemekten uzak durmaları tamamıyla arz talep meselesidir.
İlkeli kurulmuş sendikalar, kurucu Başkanla yönetim kurulunu oluşturan şahsiyetlerin bilgi seviyeleri ve medeni cesaretlerinin eseridir. Teşkilatlanmaya gelince, sendikalar arasında olması gereken yarış, hak alma yarışı olması gerekirken, siyasi kutuplaşmalarla baltalanmaktadır. Tabi ki burada da menfaatli çıkan, örgütlü toplum istemeyen iç menfaat çevreleri ve dış güçlerdir. Siyasilerin arka bahçesi olan sendikalar mutlaka yüzleri karalar diyoruz. Kişisel siyasi görüş mutlaka olmalıdır fakat sendikaların mücadele çizgisi Cumhuriyet Devletimiz ve demokrasi olmazsa olmaz ilkesinde yürütülmelidir.
Çalışan her bireyin mutlaka bir sendikaya üye olması gerektiği gibi bu bireyler ve diğer vatandaşlarında mutlaka bir sivil toplum kuruluşunda yer alarak, görüşlerinin kamuoyunda karşılık bularak, Devlet idaresinde bulunanların dikkatlerini çekerek, toplum menfaat ve mutluluğunun irdelenmesini sağlayacak, bütçe kullanımları ile adil dağılımında etken rol oynamalıdırlar.
Sadece Sendikaya üye olmakla, Devlet İdari denetimini çalıştırmak mümkün değildir. Sendika birliğinde, bilgi paylaşımı ile fikir üretmek ve bu fikri güzellikleri gerekli ilgili yerlerle paylaşmak çok önemlidir. Çalışma hayatında karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerileri ile Ülke sorunları hakkında mutlaka düşünce fırtınası gereklidir.
BİLGEÇ SEN (Bilinçli ve Gelişimci Eğitim Sendikası) olarak üyemiz olsun ya da olmasın tüm Eğitim Çalışanlarının sorunlarını paylaşmaya, çözüm üretmeye hazırız. İlgili birimlere aktarılmak üzere önerilerin tarafımıza iletilmesi ile gerekeni sendika olarak yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.