Saadet’in yüzde 86 oy potansiyeli var

Karacabey Saadet Partisi’nin Ocak Ayı Divan Toplantısı’na
katılan İl Başkan Yardımcısı Muhammed Karaman, ülke gündemi hakkında yaptığı
açıklamalarla AK Parti’ye yüklendi.

            Karaman,
“Bugün Saadet Partisi’ne, ‘Asla oy vermem’ diyenlerin oranı yüzde 14’tür. Bu da
Saadet Partisi’nin oy potansiyelinin yüzde 86 olduğunu gösterir. Oysaki AKP,
yüzde 39 oy almış ancak geriye kalanlar, ‘Asla oy vermem’ diyor” şeklinde
konuştu.

            SP İlçe
Başkanı Hamit Çavdarlı, Belediye Meclis Üyesi Gürsoy Yıldız, mahalle ve köy
temsilcilerinin katıldığı toplantıda AK Parti’yi topa tutan İl Başkan
Yardımcısı Karaman, hükümeti  ve meclis
içi muhalefeti sert bir dille eleştirdi.

AKP tamamen bir konjonktür partisidir

            Karaman,
“Biz reaksiyoner bir parti değil aksiyoner bir partiyiz. Hiç bir partinin
alternatifi değiliz. Sahnede kimin rol aldığıyla ilgilenmiyoruz. Biz oynanan
oyunun senaryosunu değiştirmeye geliyoruz. AKP tamamen bir konjonktür
partisidir. Halktan aldıkları desteği sosyolojik bir parti tabanına
oturtamadılar. Geçmişi inkâr ve reel politiği nimet kabul ederek hareket
ettiler. Zamanın gereği gibi davranmayı tercih ettiler. Zamanın gerçeği
değiştiğinde nasıl hareket edeceklerini hiç düşünmediler.1980 yılında kim derdi
ki SSCB dağılacak. Bugün vampir kapitalizmin gölgesinde bulunmak, ABD ve
müttefiklerinin emir eri olmak demektir. Bu da yok olup gidecek bir gücün reel
politiğine teslim olmak demektir” dedi.

            Muhammet
Karaman sözlerini şöyle sürdürdü; “Bugün ülkenin acilen siyasi ve hukuki
reformları gerçekleştirmesi gerekmektedir. İlk adım olarak sivil bir anayasa
yapılmalıdır. Halkın oyuyla onaylanmış katılımcı ve demokratik olacak olan bu
anayasa partilerin değil milletin Anayasası olmalıdır. Türkiye’de demokrasi
ömrünün uzun olması için 12 Mart,12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan’la
yüzleşilmelidir. Bunu yapacak olan da siyasettir. Öyle hukuki düzenlemeler
yapılmalı ki bir daha kimse bunu aklına bile getiremesin.

Borç batağına sürüklendik

            Hükümet
açılım konusunda topu taca atmıştır. Başlangıçta söylem hatası yaptılar. İkinci
hatası ise tarih vererek yapmıştır. Bunların üzerine net bir proje de ortaya
koyamadılar. CHP ve MHP ise sadece karşı çıkmıştır. Çözüm adına tek bir söz
etmediler. Kapatılan DTP ise, adres olarak İmralı’yı göstererek çözüm
istemediğini ortaya koymuştur. Yaklaşık bin yıldan beri kardeş olarak yaşayan
bu insanların arasına bir fitne tohumu atılarak bölgede kirli bir oyun
oynanmaktadır. Konunun çözümü için sadece Saadet Partisi, ‘Gönüllü Birliktelik’
ile net bir proje ortaya koymuş ve sorunun çözümünü kamuoyuyla paylaşmıştır.
Çözümün tek adresi biziz, demiştir. Ülkenin gerçek gündemi aslında açlık,
yoksulluk ve işsizliktir. İşsizlik oranı yüzde 23,4 tür. Bir başkasının yardımı
olmadan yaşayanların sayısı 12 milyonu aşmıştır. Tezgâhlar dağılmış ve emek
değersiz hale gelmiştir. Ülke hiçbir zaman böyle yoksulluk görmemiştir. Herkes
borçlu hale getirilmiştir. Bugün Avrupa’nın en fazla kredi kartı borcu olan
ülkesiyiz. Şirketlerimiz ve belediyelerimiz de borçludur.

            Bundan
sonraki iktidarın muktedir partisinin Saadet olduğunu artık herkes görmektedir.
Çok farklı çevreler tarafından ilgiyle izlenmekte ve hakkının teslim edilmekte
olduğunu bilmekteyiz. Bugün Saadet Partisi’nin yüzde 86 gibi bir oy potansiyeli
vardır. Oysaki AKP yüzde 39’un dışında kimseden oy alamayacaktır. Umut ediyorum
ki, önümüzdeki seçimlerde Saadet Partisi en muktedir parti olarak parlamentoda
yerini alacaktır.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.