Ruhsat tartışması yargıya taşındı

Karacabey Belediyesi’nin, Sırabademler Mahallesi’nde, Yılmaz Emir’e ait yolun bir bölümünü, imar kanununa, yönetmeliklere ve tüm mevzuata aykırılık oluşturacak şekilde arsaya ilave ederek, Muharrem Y.’ye inşaat ruhsatı vermesi iddiaları yargıya taşındı.
Yılmaz Emir, Karacabey Belediyesi yetkilileri hakkında İlçe Cumhuriyet Başsavcılığına, “Görevi kötüye kullanma, kişiye özel muamele ile imar mevzuatına aykırı inşaat ruhsatı vermek, kadastro yolunu daraltmak ve kaldırmak, imar kirliliğine neden olmak” iddialarıyla suç duyurusunda bulundu.
Yapılan imar değişikliğiyle kendi arsalarında inşaat yapma şanslarının kalmadığını belirten Yılmaz Emir, “Burada çok açık suiistimal vardır. Bu açıkça görevi kötüye kullanmadır. Karacabey Belediyesi yetkilileri, kamu görevi ifa ederken, vatandaşlar arasında bu şekilde ayrım yaparak, açıkça yasalar önünde eşitlik ilkesine aykırı davranmıştır” dedi.
Belediye tarafından mağdur duruma düşürüldüğünü iddia eden Emir, savcılığa yaptığı suç duyurusunda şu ifadelere yer verdi;
“Babam adına kayıtlı bulunan 170 ada 173 parsel sayılı taşınmazın cephesi, bir çıkmaz sokağa bakmaktadır. Aynı sokağa cephesi olan 172 ve 91 parsel sayılı taşınmazlarla bitişiktir. Bu çıkmaz sokak oluşturan yolun karşısında, Muharrem Y.’ye ait 181 parsel sayılı arsa vardır.
Biz, Muharrem Y.’ye ait arsaya imar durumu verilmediğini ve inşaat yapılamadığını biliyorduk. Ancak kısa süre önce burada inşaat çalışması başlayınca, bizim haberimiz olmadan bir imar değişikliği mi oldu düşüncesiyle bir araştırma yaptık. İmar planı değişikliği yapılmadığını, ancak bu arsanın imara uygun hale gelmesi için, Karacabey Belediyesinin bizim yolun bir bölümünü, imar kanununa, yönetmeliklere ve tüm mevzuata aykırılık oluşturacak şekilde bu arsaya ilave ederek, Muharrem Y.’ye inşaat ruhsatı verdiğini öğrendik.
Bu eylem, aynı adadaki 91-172 ve 173 nolu bizim parsellerimizi tamamen sıfırlamaktadır. Çünkü Mekansal Alanlar Yapım Yönetmeliğinin 26. Maddesi gereği, artık bizim parsellerimizin cephesi, genişliği 6 metrenin altında olan bir yola açılan hale gelmiştir. Böyle olunca da asla inşaat yapma şansımız kalmamıştır. Halbuki bu şahsa ruhsat verilmeden önce, yolumuz 7 metreden de fazlaydı. Bir de, bu şahsa bu yol aktarıldığı için, binasının sokağa olan cephesi genişletilmiş, bina girişini o sokağa yapma imkanı sağlanmıştır. Muharrem Y.’nin inşaatına kat kat değer kazandırılmıştır.
Muharrem Y. İsimli şahsın arsasına, kamuya ait yoldan ekleme yapılacak kadar tek bir kişinin menfaatleri bizlerden üstün tutulmuştur. Bizler ise, parsellerine hiçbir şekilde inşaat yapılması mümkün olmayan hak sahipleri haline getirilmiş bulunuyoruz. Burada çok açık suiistimal vardır. Bu açıkça görevi kötüye kullanmadır.
Muharrem Y. lehine büyük rant sağlanırken, bizim parsellerimiz ise tamamen ölmüştür. Bu parsellerde artık mevzuat hükümlerine göre yapılaşmaya girme imkanımız ortadan kaldırılmıştır. Karacabey Belediyesi yetkilileri, kamu görevi ifa ederken, vatandaşlar arasında bu şekilde ayrım yaparak, açıkça yasalar önünde eşitlik ilkesine aykırı davranmıştır.
Biz bu suç duyurusundan önce, Karacabey Belediyesine dilekçeler vererek, itiraz ederek bu mağduriyetimizin giderilmesi için çaba sarf ettik. Bu şahsın inşaatının mevzuata uygun hale getirilmesi için ve yolu terk etmesinin sağlanması için uğraş verdik. Fakat sonuç alamadık. Muharrem Y.’nin inşaatına halen devam ettiğini görüyoruz. Bu durum aynı zamanda bana göre, imar kirliliğine neden olma suçu da oluşturmaktadır. Çünkü Muharrem Y. ve belediye yetkilileri iştirak ederek bu suçu işlemişlerdir. İmar mevzuatına aykırı davranmışlar, esasen ruhsat verilmemesi gereken bir yapıya usulsüz olarak ruhsat vermişlerdir. Bizler bu kişiye özel tutum ve davranışın nedeninin de belirlenmesinin kamu görevi olduğu kanısındayız.
Çünkü bu mevzu ile ilgili araştırma yaparken, belediye yetkilileri, ‘bu çıkmaz sokak zaten imar planında yok, burada zaten yol bile yok’ bilgisi verdiler. Bunun üzerine basit bir araştırmayla, 2002 yılında yaptıkları imar planında buranın aslında Bağlar Caddesine çıkan normal bir kadastro yolu olarak imar planlarında mevcut olduğunu ve açıkça göründüğünü tespit ettik.
Ne tesadüftür ki, yine Muharrem Y.’ye ait olan parsellerin ortasından geçtiği için her nasılsa bu yolun Bağlar Caddesine kadar çıkan kısmı yok edilmiş, oraya da yine Muharrem Y. inşaat yapmıştır. Haritaya bakıldığında, bu şahsa ne kadar büyük rantlar sağlandığı kolayca anlaşılmaktadır. Bu yol aslında, imar mevzuatına göre 7 metrelik normal yol olarak kalmak zorundayken, bu imar planı bu şekilde onay almışken, Muharrem Y., Bağlar Caddesine cepheli inşaat yapabilsin diye bir sürü parsel yararına mevcut kamuya ait yolu, belediye ortadan kaldırmıştır.
Yazışmalara rağmen bu usulsüz inşaat devam etmekte olduğundan, bu şikayeti yapmak zorunluluğu doğmuştur. İdare Mahkemesine iptal davası açmak için Muharrem Y.’ye verdikleri inşaat ruhsatının tarih, sayı gibi bilgilerini bize vermemişlerdir. İnşaat bitip ortaya çıkacak, belediye bizim dilekçelerimizi muhtemelen ondan sonra ele alacaktır. Oldu bitti ile bizim arsalarımızın değeri sıfırlanmış, yapılaşma hakkımız elimizden alınmış olacaktır. Biran önce sorumlular hakkında gereğinin olmasını diliyoruz”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.