PKK’nın IŞİD’ye yenilişi

Ortadoğu’da IŞİD tehdidi gün geçtikçe daha ürkütücü bir hal almaya devam ediyor. Son olarak IŞİD’in dokunulmaz bölge olan Kürt bölgesine adımını atmasıyla olaylar faklı bir boyut kazandı. Musul’un işgali ve IŞİD’in Bağdat’a doğru yol alması sırasında devreye girmeyen ABD, Kürt bölgesi söz konusu olunca devredeydi. Çünkü Irak Kürt bölgesi, 2006’da bir nevi resmi olarak tasarlanan Büyük Kürdistan projesinin bir parçasıydı.
Ancak son günlerde yaşanan tabloyu değerlendirdiğimizde PKK’nın IŞİD karşısında yenik düşmesiyle Batı basınında yer alan sözde kahraman PKK hikayelerinin gerçeği yansıtmadığını tüm dünya görmüş oldu. Çünkü gayri nizami bir gerilla hareketi olan PKK terör örgütü, yıllardır Mehmetçiğimize kahpece saldırmış, kanun, nizam tanımadan binlerce askerimizi şehit etmiştir. Şimdi ise PKK kendisi gibi gayri nizami harp kurallarına göre savaşan IŞİD’le karşı karşıya kaldığında ise yapabildiği tek şey kaçmak oldu. Kobani’de yaklaşık 100 köyü terk eden, geride kadınları, çocukları, yaşlıları ve hastaları bırakarak kaçan PKK’nın korkaklığı, Batı’nın bazı konuları yeniden düşünmesini sağlamalı.
Yine o bölgede yaşayan ve ülkemize sığınan masum halkı Devletimiz bağrına basmıştı. Yaşlıları, anneleri, çocukları şefkat ve merhametle din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin mazlumları büyük bir misafirperverlikle ülkesine kabul etti. Türkiye sadece 2 gün içerisinde, Avrupa’nın 2013 yılı boyunca kabul ettiği toplam mülteciden daha çok sayıda insanı ülkesine kabul etmiştir. Hali hazırda yaklaşık 2 milyon Suriyeli misafiri ağırlayan Türkiye’ye önümüzdeki günlerde de daha çok insanın akın edeceğini tahmin etmek zor değildir.
Her ne kadar bazı medya ve düşünce kuruluşları tarafından PKK destek görse de yerel Kürt halkı nezdinde hiçbir güvenirlikleri yoktur. Çoğunluğu dindar olan Kürt halkının Marksist, Leninist dinsiz bir örgüte sempati beslemesi mümkün değil. Fakat PKK hiçbir şekilde doğru olmadığı halde kendisini Kürt halkının tek temsilcisi gibi göstermeye çalışıyor. Geçtiğimiz yıl, Rojava’da PYD’nin halka yaşattığı acıları ve sıkıntıları da unutmamak lazım. Kürt halkının büyük çoğunluğu PYD’nin baskısından kurtulmak için Kuzey Irak’a göç etmişti. PYD’nin özellikle sosyal medyayı kullanarak, “bize karşı vahşet yapılıyor” iddiaları ise bölgeye gönderilen bağımsız heyetin yaptığı inceleme sonrasında yalanlandı.
Bu garip manzara karşısında halkımız itidali elden bırakmamalı ve bu sinsi oyunlara karşı vatanımıza sahip çıkmalıdır. Milletçe kargaşadan uzak durmalı PKK zulmünü körüklemeye çalışanlara inat bizler sevgiyle, merhametle, birlik olmakla huzurlu bir ortam oluşturmalıyız. Şiddet hiçbir zaman çözüm olmamıştır ve olmayacaktır da. Çözüm sevgiyle, fikirle, eğitimle olur…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.