Perinçek; “Suriye’de çözüm gündemde”

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, partisinin Suriye’de Çözüm Planı’nın artık ilgili devletlerin gündemine girdiğini açıkladı. Perinçek, Vatan Partisi İstanbul İl Başkanlığı’nda Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın af yasasını onaylamasının ardından bir basın toplantısı düzenledi.
Perinçek toplantıda şu ifadelere yer verdi; “Suriye Dışişleri Bakanlığı, önceki gün Birleşmiş Miletler Genel Sekreterliği’ne bir mektup göndererek, PKK/YPG önderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) adlı oluşumu “ABD ve İsrail hizmetinde ayrılıkçı terörist örgüt” olarak tanımladı. Mektupta Suriye hükümetinin “teröristlerin işgali altındaki her karış ülke toprağının kurtarılması konusunda kararlı olduğu” vurgulanıyor.
Partimizin 2015 yılında sunduğu rapor 5 aşamadan oluşuyordu. Gündeme gelen planımız şöyleydi.

1. Türkiye’nin koruması altındaki gruplar ellerindeki silahları bırakacaklar.
2. Suriye, silah bırakan bu grupların yönetici ve mensupları için af çıkartacak.
3. Başta PKK/YPG/YPD olmak üzere, Suriye’deki terör örgütleri, Suriye + Türkiye işbirliğiyle temizlenecek. Bu sürece Irak + İran + Rusya’nın katkıda bulunması doğaldır.
4. Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasıyla birlikte Türkiye’ye göç etmiş olan Suriyeliler güven içinde evlerine dönecekler. 5. Böylece Fırat’ın Batısında başlayan terörden arınma, Fırat’ın Doğusunda kesin sonuca varılacak.”
   Perinçek değerlendirmelerine şöyle devam etti; “Sayın Beşar Esad’a da sunduğumuz bu raporun gündeme girdiğini görüyoruz. Önceki gün Sana Ajansı’nın bütün dünyaya bildirdiği haber, Suriye’de çözümün artık kapıda olduğunu ilan etmiş oldu. Suriye Devlet Başkanı Sayın Beşar Esat, 14 Eylül 2019 tarihinden önce işlenen suçlar için Af Yasasını imzaladı. Suriye’deki Af Yasası’nın tam Ankara’da toplanacak olan Erdoğan-Putin-Ruhanî Zirvesi arifesinde yayınlanması herkesin dikkatini çekti. Bölge devletlerinin ortak girişiminin sonucudur. Bugün Suriye’den ikinci önemli haber de geldi. Suriye Dışişleri Bakanlığı, dün Birleşmiş Miletler Genel Sekreterliği’ne bir mektup göndererek, PKK/YPG önderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) adlı oluşumu “ABD ve İsrail hizmetinde ayrılıkçı terörist örgüt” olarak tanımladı. Mektupta Suriye hükümetinin “teröristlerin işgali altındaki her karış ülke toprağının kurtarılması konusunda kararlı olduğu” vurgulanıyor.
   Vatan Partisi, Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlamak yanında, Türkiye hükümetini omuzlarındaki yüklerden kurtaracak olan Türkiye-Suriye Dostluk ve İşbirliği Planı’nı ilan etmiş ve bölge devletlerinin bu planı kabul ettiklerini açıklamıştı. Suriye,İran ve Rusya planı benimsedi.
   Beşar Esad Yönetimi, bu planı uygulamaya hazırdı, dahası bu planı uyguluyordu. Silah bırakan gruplar affediliyor ve Suriye’nin bütünlüğü içinde yer alıyorlar. “Ya Suriye affetmezse” gibi kuşkular yerinde değildi. Çünkü Suriye hükümetinin de amacı, toprak bütünlüğünü olabildiği kadar az kayıpla düşük maliyetle sağlamaktır. Nitekim dün çıkarılan Af Yasası, Suriye’nin Türkiye ile işbirliği yoluyla bölgede barış ve huzuru sağlamada kararlı olduğunu göstermektedir. Plan konusunda İran yetkilileriyle de görüşmeler yaptık. Hem Ankara’daki Büyükelçi aracılığıyla hem de 21 Ağustos 2019 günü Ankara’da ziyaretimize gelen Sayın Mustafa Kawakebiyan Başkanlığındaki İran Meclis Heyetiyle Planı görüştük. İran Hükümeti adına planı çözüm için uygun ve gerçekçi bulduklarını belirttiler. Rusya da daha önce açıkladığımız gibi, planı kabul etti ve kendi planı olarak savunuyor.
   Türkiye’nin hem terörü bütünüyle temizlemesi hem de Üretim Ekonomisini kurması için, güney sınırında ve Doğu Akdeniz’de güvenliğe ve sağlam dostlara ihtiyacı var. Suriye Hükümeti, Suriye topraklarının büyük kesimini terörden temizlemiş ve birleştirmiş bulunuyor. Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlama konusunda Beşar Esat yönetimi dışında bir seçenek bulunmuyor. Son Af Yasası da göstermiştir ki, Suriye’de barış ve huzuru sağlayacak biricik otorite, Beşar Esat yönetimindeki Suriye devletidir. Suriye dostluğu, Türkiye için Doğu Akdeniz’deki ekonomik haklarımız ve güvenliğimiz yanında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin konumunu pekiştirmek için de gereklidir. Mavi Vatanımıza yönelik ABD-İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs tehdidine karşı Suriye, Doğu Akdeniz’deki en yakın müttefikimizdir.”
   Perinçek sığınmacılar ve önümüzdeki süreçte yaşanacakları ise şu cümlelerle paylaştı; “Suriye Devleti’nin çıkardığı Af Yasası ve Türkiye denetimindeki silahlı grupların silahlarını bırakmalarıyla birlikte, Türkiye’de bulunan Suriyeli göçmenlerin evlerine dönmeleri için uygun ortam yaratılmış olacaktır. Vatan Partisi’nin en başından beri savunduğu çözüm bu açıdan da gündemdedir. Suriyeli göçmenlerin yurtlarına dönmeleri, Türkiye açısından birçok sorunun çözülmesi olanağını da gündeme getirmektedir. Batı Asya’nın barışa kavuşturulması için sınanmış olan model, Barzani’nin 2017 yılı Eylül ayında kalkıştığı referandum macerasının bozguna uğratılmasıyla kurulmuştur. Irak askeri Bölge İttifakından güç alarak Kerkük’e girmiş, Peşmergeler ve PKK teröristleri tek kurşun atmadan kaçmak zorunda kalmışlardır. Bölge ülkelerinin ortak mücadelesi, biricik çözümdür. Türkiye ile Suriye arasındaki işbirliği, bu çözüm gücünün oluşmasında anahtar değerindedir. Çözüm kapımıza gelmiştir. Türkiye Hükümeti, denetimi altındaki Suriye’li silahlı grupların silahlarını bırakmasını sağlamalıdır. Böylece başta PKK olmak üzere terör örgütlerine karşı Türkiye ile Suriye’nin ortak mücadelesinin yolu açılacaktır.
   ABD, Batı Asya’ya silahla geldi ve silahla gönderiliyor. Irak, Türkiye, Suriye, İran ve Rusya’nın silahı, ABD – İsrail – PKK ve Yobaz terör örgütlerinin silahını yenmiştir. Bu süreçte Suriye’nin ABD ve İsrail’e karşı silahlı direnişi çok önemli rol oynadı. Suriye, vatanını silahla bütünleştiriyor. Başka türlü birleştirme şansı yoktu. Bu mücadelesi, hem hukuka hem de Türkiye’nin yaşamsal çıkarlarına uygundur. Suriye’nin kazandığı başarılar, Türkiye’nin de başarılarıdır. Türkiye’nin teröre karşı başarıları ise, Suriye’nin de başarılarıdır. Bu süreç, Fırat’ın Batısında oluşan Türkiye – Suriye – İran – Irak – Rusya ittifakının Fırat’ı Doğusunu terörden temizlemesiyle kesin sonuca ulaşacaktır.”