PERİNÇEK, “ESAD DAVET ETTİ, ŞAM’A GİDECEĞİZ”

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Euronews’e çarpıcı açıklamalarda bulundu. Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek Türkiye’nin iç ve dış siyasi çizgisine, kendi politik tavrına kadar pek çok güncel başlığı Euronews RÖP programında yapılan özel röportajda anlattı. Euronews’in Röp programına konuşan Perinçek, sorulan sorulara cevap verdi;
“- Oyunuz düşük fakat Türk siyasetinde etkili bir isimsiniz? Diğer partilerden farkınız ne?
Perinçek; “Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ihtiyaçları nedir ona göre mevzilenmek. Hayata göre, Türk milletinin, halkın taleplerine göre mevzilenmek, o uğurda mücadele etmek. O zaman siz siyasette merkezi bir rolde ya da görevde oluyorsunuz. Diğer partilerde, onlarda ‘Hayatta en hakiki mürşit bilim’ değil. Bilime dayanan bir siyaset yapmıyorlar. Türk milletine güvenerek, ondan kuvvet alarak ve onun özlemlerine bağlanarak siyaset yapmıyorlar. O bakımdan o partilerden ayrılıyoruz.”

  • Toplumda karşılığınız var mı?
    Perinçek; “Sistem eskidiği zaman ve yerine yenisi gerektiği zaman Vatan Partisi gibi partiler, işte Mustafa Kemaller falan o dönemlerde tarih sahnesine kuvvetli olarak çıkıyor. İşte şimdi oraya geldik.”
  • Erdoğan’a desteğiniz konjonktürel mi?
    Perinçek; “Bizim Erdoğan’a desteğimiz yok”, “bizim desteğimiz Türkiye’ye”. Türkiye’yi savunuyoruz, Atatürk devriminin tamamlanması için mücadele ediyoruz… Biz kendi programımızı destekliyoruz. Tayyip Erdoğan bizi destekliyor.
  • Tabanınıza bu çizgi birlikteliğini nasıl anlatıyorsunuz?
    Perinçek; “Şimdi 2014’te Türkiye’ye yeni bir döneme girdi. 2014 öncesinde ne diyorduk? Tayyip Erdoğan BOP eş başkanıdır, Amerika Türkiye’nin başına Tayyip Erdoğan’ı getirdi. 2014’ten sonra başka bir Türkiye oluştu, Tayyip Erdoğan Amerika’ya direnen mevziye adım adım yerleşti. PKK’nın üzerine silahla yürüme çizgisine geldi. FETÖ’yle ölümüne bir mücadele içine girdi. Dolayısıyla 2014 sonrası Türkiye’de mevzilenmeler ciddi şekilde değişti.
    Tabanımız bunu anlamakta tabi ki problemler yaşadı, hemen yeni bir durumu pat diye anlamak mümkün değil. Orada tabanımızla da bir anlamda mücadele ettik. Tabanın kuyruğuna takılan değil; kendi partimizin tabanını ve lider kadro içinde de bu yeni durumu kavratmak için çalıştık.
    Şimdi ne oluyor? S-400 alıyor Türkiye, Doğu Akdeniz’de Türk donanması Amerika’ya karşı bayrak gösteriyor, Amerika Türkiye’yi tehdit ediyor. Karadeniz’deki saflaşma öyle. Türkiye’nin dostları artık NATO değil, Amerika değil; Türkiye’nin dostları Rusya, İran ve Çin.”
  • Türkiye yüzünü gerçekten artık Rusya ve Çin’e mi çevirdi? Aksi durumda ne yaparsınız?
    Perinçek; “Dünya yüzünü oraya çevirdi. Geçenlerde Aydınlık Gazetesi Güler Sabancı’ya bir soru sordu: Türkiye yüzünü ekonomide nereye çevirmesi lazım? Sayın Sabancı dedi ki üretim Asya’da… Üretimin merkezi Asya, siyasetin merkezi Asya… Almanya, Fransa da öyle (Almanya kadar olmasa da) Asya’ya doğru yöneliyor. Türkiye’nin bunun dışında kalma şansı yok. Dahası Türkiye güvenlik açısından da Asya mevzisine yerleşmek zorunda. Doğumuz batımız kuzeyimiz güneyimiz nereden bakarsak Amerika merkezli tehditlerle karşı karşıyayız. Türkiye’nin Asya mevzisine yerleşmesi biricik tercih, zorunluluk. Aksi olmaz…Türkiye ekonomisi iflas durumunda. Bütün iş adamları bana geliyor, Türkiye’nin en büyükleri. Bizi kurtar diyor… Ankara-İstanbul-İzmir’de büyük sanayicilerimizi topladık. Orada Türkiye’nin en büyükleri biz Çin tarafındayız, Türkiye’nin geleceği Asya ekonomisiyle birleşmektedir dediler. Bu, aynı zamanda Türk sermayesinin eğilimidir. Amerika işbirlikçisi, Amerika’ya yakın büyük sermaye tanımlanırdı. Artık o sermaye yok, hepsinin yönü Asya’da”
    -Türkiye Şam yönetimiyle hali hazırda görüşüyor mu? Suriye’de çözümün yolu ne?
    Perinçek;”Var. Görüşmeler olduğunu hem Tahran yönetiminden hem Suriye yönetiminden hem Türkiye hükümetinin çevrelerinden öğreniyoruz. Hatta Tayyip Erdoğan da görüşmeler olduğunu ifade etti.
    Suriye kilit ülke oldu; PKK’yı temizlemek için, IŞİD’i temizlemek için. Doğu Akdeniz’de de Amerika-İsrail tehdidine karşı koymamamız için Suriye ile işbirliği yapmamız gerekiyor. Burada ayak sürüyen bir yönetim var, Tayyip Erdoğan yönetimi. Burada çok büyük hata yapıyorlar.
    Biz plan hazırladık çok basit; Türkiye’nin kontrolünde olan bir takım güçler, Suriyeli güçler silah bırakacak Suriye de bunları affedecek. Biz bunu Suriye Hükümeti’yle konuştuk onlar evet dedi. İran evet dedi. Rus Hükümeti evet dedi, hatta kendi planı haline çevirdi. Şimdi bunun için biz önümüzdeki günlerde Sayın Beşar Esad tarafından davet edildim, büyük bir heyet halinde büyük ihtimalle eylül ayında Suriye’ye gidiyoruz…
  • Suriye’nin kuzeyinde güvenlik koridoru Türkiye’nin bir başarısı mı Amerika’nın bir oyalama taktiği mi?
    Perinçek;”Amerika (Suriye’de) yenildi. Çekilirken belli mevzilerini korumaya çalışıyor. PKK’ya belli vaatleri oldu, seni koruyacağım dedi. Onu ortada bırakıp gitmek, Amerika’nın prestijini tabi mahvediyor. Türkiye’nin kararlılığını, silahla oraya gireceğini gördü. Fırat’ın doğusuna operasyonu Rusya ve İran da destekliyor. Biz onlarla da görüşüyoruz. Bizzat Ali Ekber Velayati ile görüştük, hala görüşüyoruz. Rusya ile devamlı görüşüyoruz. Buralarda bir anlayış birliğimiz var. Tayyip Erdoğan müttefiklerimize yeterli güveni veremiyor… Onun için Tayyip Erdoğan’la Türkiye’nin sorunlarını çözmek hayli zor. Tayyip Erdoğan’ı Davutoğlulaştırmak istiyorlar. Abdullah Güller, Davutoğlular, Babacanlar. Tayyip Erdoğan’ı Davutoğlulaştırmak istediler. Beceremediler. Beceremediler ama o partinin geçmişten gelen yükleri, tortular falan, bu tereddütler, bocalamalar, zikzaklar maalesef yaşanıyor.”
    -S-400 alımı Ulusalcıların, Pelikancıların başarısı olarak yorumlanıyor katılıyor musunuz?
    Perinçek;”En başta Vatan Partisi’nin başarısı. Bütün milliyetçilerin başarısı. S-400 demek, biz bundan sonra Türkiye’nin savunmasını Amerika’ya ve İsrail’e karşı Rusya’yla ve Asyalı dostlarımızla birlikte yapacağız demek. Bir konsept, bir strateji tercihi yapılmış oldu. Asya’da mevzilenmenin bunlar doğal sonuçları.”
  • Türkiye enerjiden sonra güvenlikte de Rusya’ya bağımlı hale mi geliyor bu ulusal güvenlik için bir tehdit değil mi?
    Perinçek;”7-8 sene sonra Amerika ile Türkiye ilişkileri düzelecek. Çünkü Amerika’nın dişleri sökülüyor. Kanadalı ve Amerikalı ekonomistlerin yaptığı projeksiyonlarda Amerika 2030’larda dünyanın üçüncü ekonomisi. Birincisi Çin zaten, ikincisi Hindistan, üç Amerika. Dördüncüsü Endonezya, beşincisi Türkiye. Bağımlılığa karşıyız, 2030’da biz beşinci ekonomi oluyoruz Rusya ise sekizinci konumuna düşüyor. Daha güçlü olan Türkiye niye Rusya’ya bağımlı hale gelsin? Nasıl Türkiye, Rusya’ya bir şey dayatamaz ise; Rusya da Türkiye’ye bir şey dayatamaz.
  • Kürt meselesinde HDP’nin şu anki çizgisine yakındınız, bu dönüşümleri nasıl tanımlıyorsunuz?
    Perinçek;”Dönüşüm yok. 1990’a kadar Kürtlerimizin demokratik hak ve hukukunu sağlamak esas meseleydi. Türkiye’nin eşitliği sağlama, özgürlükler getirme yayın vs. Kürtçe yapabilme gibi sorunları vardı. O zaman oraya yüklendik, başarı kazandık. Türkiye’de Kürt meselesi demokratik haklar açısından çözülmüştür. Demokratik haklar açısından çözülmeyen bir konu kalmadı.
    Sorun 1990’dan sonra farklı bir özellik kazandı. Amerika’nın Irak’ı işgalinden sonra Kürt sorunu oldu Amerika sorunu. Amerika’nın bölgemize dayattığı; Türkiye’yi bölmek, Irak’ı bölmek, Suriye’yi bölmek, İran’ı bölmek, ikinci bir İsrail kurmak. Amerika silahı vermezse PKK diye bir şey olmaz, Amerika her alanda desteklemese PKK iki gün yaşayamaz. 1990’da buna göre bizim partimiz vaziyet aldı…”
    Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek röportajın sonunda yer alan tek soru-tek yanıt şu yanıtları vererek sözlerine son verdi.
    -Türkiye siyasetinden size isim sorsam bunlar hakkında tek kelimeyle cevaplarınız ne olur?
  • Ali Babacan?
    Perinçek;”Fetö’nün siyasi ayağı.”
  • Ahmet Davutoğlu?
    Perinçek;”O da öyle.
  • Ekrem İmamoğlu?
    Perinçek;”Atlantik’in belediye başkan adayı.”
  • Canan Kaftancıoğlu?
    Perinçek;”O da İmamoğlu’nun kadını… PKK’nın dostu, HDP’nin dostu. Onları kurtarmaya çalışan Fetö’nün dostu. Amerika cephesinde yer alan cesur hanımefendilerden biri…””

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.