Ortak akıl için ‘Göç Çalıştayı’

Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan en büyük mülteci krizi olan Suriyeli göçüne somut çözümler ortaya konuncaya kadar bu meseleyi konuşmaya ve ortak akıl ile bu yaraları sarmak için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. Başkan Altepe, bu mücadelenin ilk adımı olarak da 25-26 Kasım tarihlerinde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ile İstanbul’da “Göç Çalıştayı” yapacaklarını vurguladı.
Marmara Belediyeler Birliği 2015 yılı ikinci olağan meclis toplantısı, üye belediyelerin başkan ve meclis üyelerinin katılımlarıyla Crowne Plaza’da yapıldı. Meclis toplantısı öncesinde Türkiye gündemi ve birlik çalışmaları hakkında meclis üyelerini bilgilendiren Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, ülke olarak bir yandan terörle mücadele ederken, bir yandan da Suriye’de iç savaştan kaçan masum insanlara kapıların açıldığını hatırlattı. Suriye’den mülteci akını yaşanırken tüm dünyanın gaflet uykusunda olduğunu ve sahile vuran Aylan Kurdi bebeğin cansız bedenini gösteren fotoğrafın yayınlanmasıyla tüm insanlığın bir uyanış yaşadığını ifade eden Başkan Altepe, Avrupa ülkelerinin, mülteci krizinin trajik bir sembolü haline gelen bu fotoğraftan sonra kapılarını bir süreliğine de olsa araladığını hatırlattı.
En büyük mülteci krizi
Başkan Altepe, Türkiye, insanlığın onurunu, vicdanını tek başına sırtlamaya çalışırken, her seferinde insan haklarından söz edip, mangalda kül bırakmayan Almanya, Fransa, İtalya, Macaristan, Avusturya ve daha birçok Avrupa ülkesinin, sahillere vuran küçücük bedenlerin etkisinden çok çabuk kurtulduğunu belirtti. Suriye’deki çatışmadan komşu ülkelere kaçan mültecilerin sayısının 4 milyonu geçtiğini dile getiren Başkan Altepe, “Bu kriz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan en büyük mülteci krizi. 4 milyon Suriyelinin 1 milyon 800 bini Türkiye’ye sığınmış durumda. Milli geliri 3.8 trilyon dolar olan Almanya “balkan rotası” üzerinden topraklarına ulaşan 4 bin civarında mülteci nedeniyle dehşete düşüp içeride büyük tartışmalara sürüklendi. Milli geliri 815 milyar dolar olan Türkiye ise, iki milyondan fazla Suriyeli ve Iraklı mültecinin yükü ile yalnız bırakıldı. Buna rağmen Türkiye, bir an olsun, muhacirleri sınır dışı etmeyi düşünmedi. Tam aksine gerçek bir ensar gibi davranıp; umutlarını, geleceklerini Türkiye’ye bağlayan bu insanlara gönül kapılarını ardına kadar açtı. Yurdun birçok noktasında tüm sosyal donatı alanları da düşünülerek planlanmış 22 kamp kurdu. Avrupa Birliği bütçesinden bugüne kadar Türkiye’deki sığınmacılar için toplam 175 milyon avroluk kaynak ayrıldığı, bu rakamın henüz 55 milyon avrosunun kullandırıldığı açıklanmıştı. Fakat Türkiye´nin bugüne kadar yaptığı toplam harcama 6.5 milyar doları buldu. Bu paranın 417 milyon dolarını ise diğer ülkelerden verilen yardımlar oluşturuyor” dedi.
Göç çalıştayı
Türkiye’nin Suriyelilere sadece kapılarını değil, bunun da ötesinde kalbini açtığını kaydeden Başkan Altepe, “Ama yapacaklarımız, esas bundan sonra başlıyor. Oluşan bu duyarlılık sonrasında, bu konu gündemimizde yer almaya devam etmeli. Türkiye´deki yerel yönetimlere de bu konuda çok büyük sorumluluklar düşüyor. Türkiye insanı ve belediyelerimiz bu trajedinin yaralarını sarmak ve gelenlere en iyi şekilde ev sahipliği yapmak için büyük bir gayret sarf ediyor. Somut çözümler ortaya konuncaya kadar Marmara Belediyeler Birliği, bu meseleyi konuşmayı ve ortak akıl ile bu yaraları sarmak için mücadelesini sürdürecek. Bunun ilk adımı olarak 25-26 Kasım tarihlerinde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ile İstanbul’da “Göç Çalıştayı” yapacağız” diye konuştu.
Marmara Denizi Sempozyumu
Kıyılarına cansız çocuk bedenlerinin vurduğu Marmara Denizi’nin kirlilik gibi başka önemli sorunları da olduğunu ve bu sorunların çözümü için de birlik olarak önemli çalışmalar yaptıklarını dile getiren Başkan Altepe, “Birliğimizin kurulduğu yıl olan 1975’te, Marmara Denizi’nde ve boğazlarda kaç balık türü yaşıyordu, biliyor musunuz? 146 balık türü yaşıyordu. 40 yıl sonra, yani bugün kaç tür balık yaşıyor? sayısı iki elin parmaklarını geçmeyecek kadar az. Peki, İstanbul Boğazı’ndan bir yılda kaç tane petrol gemisi geçiyor ve kaç milyon ton petrol taşıyor? Boğazda oluşabilecek bir tanker faciasının Marmara’ya etkisi ne olur? Bu ve benzeri soruların yanıtları son derece mühim. Bu sorulara Marmara Denizi Sempozyumu’nda yanıt arayacağız. Marmara Denizi Sempozyumu, gelecek nesillere daha mavi bir Marmara bırakma hayalimizi gerçekleştirmeye bizi bir adım daha yaklaştıracak. 22-23 Aralık tarihlerinde İstanbul’da yapacağımız sempozyuma hepinizi davet ediyorum. Marmara Denizi ile ilgili çalışmalarımız bu sempozyumla kısıtlı kalmayacak. Biliyorsunuz, Marmara Denizi bir iç deniz olmasına rağmen, Karadeniz’den ve Akdeniz’den yoğun bir şekilde etkilenmektedir. Bu nedenle, özellikle 10 ülkeden geçerek Karadeniz’e dökülen Tuna Nehri’nin Marmara Denizi’ni ne ölçüde etkilediğini tartışmak istiyoruz. Bu konuyu tüm paydaşların, yani Tuna Nehri’nin içinden geçtiği ülkelerden uzmanların ve yetkilerin de katılacağı bir çalıştayda masaya yatıracağız” dedi.
Konuşmasında Marmara Belediyeler Birliği olarak 2015 yılında hayata geçirdikleri çalışmalar ile 2016 yılı projeleri hakkında da bilgiler veren Başkan Altepe, Marmara Belediyeler Birliği’nin özellikle eğitim anlamında referans alınan bir kurum olma özelliğini devam ettireceğini vurguladı.
Toplantıya katılan Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç.Dr. Murat Erdoğan da “Türkiye’deki Suriyeliler” konulu sunumu ile, Suriye’den Türkiye’ye yaşanan göç ve bu göçün kent yaşamına olan etkileri hakkında bilgiler verdi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.