Müftü’den Kurban Bayramı mesajı

Karacabey Müftüsü Hikmet Yazıcı, Kurban Bayramı nedeniyle yazılı bir açıklama yayınladı. Müftü Yazıcı mesajında şunları dile getirdi:
“Tevhide dayalı dinlerin tamamında var olan kurban, Allah-u Teala’nın rahmet ve nimetine yaklaşma vesilesi olan önemli bir ibadettir. Kurban, ‘Kurbiyyettir’. Kurbiyyet, kulca yaklaşmaktır. İbadetlerin kabulünde aranan en önemli kural olan takva, kurbanda ibadetinin kabulü için de temel şarttır. Her ibadette olduğu gibi, kurban ibadetinin Allah katında kabul görmesi için bu ibadetin takva ile yerine getirilmesi gerekmektedir. Konu ile ilgili Kur’an’ın açık ifadesi şöyledir: ‘Onun ne eti, ne de kanı Allah’a ulaşır; sadece sizin takvanız ulaşır.’
Kurban ibadetinin niçin emredildiğinin sır ve hikmetini gerçek manada yeterince anlayabilme kudretinde değiliz. Bilinen bir şey var ki, bu mübarek ibadet Hz. Âdem aleyhisselam efendimizle başlayan temiz ve pak imanın tezahürü olan önemli ibadetlerden birisidir.
Kur’an-ı Kerim’in konu hakkındaki fermanı şöyledir: ‘Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık. İşte sizin ilâhınız bir tek ilâhtır. Şu hâlde yalnız O’na teslim olun. Alçak gönüllüleri müjdele!’
Hak dinlerin hepsinde kurban ibadeti mevcuttur.
Her ibadetin kendine göre ayrı bir lezzeti, farklı bir huzuru ve mutlaka bir birbirinden değişik ecir ve sevabı vardır. Kurban ibadeti de böyledir.
Allah’a yakınlaşmak anlamına gelen ‘kurban’; dinen belirlenen hayvanların ibadet niyetiyle, usulüne uygun olarak ve kurban günlerinde Allah’ın hoşnutluğunu gözeterek kurban edilmesidir. Her şeyin en iyisini ve en doğrusunu bilen ve merhametlilerin en merhametlisi olan Yüce Rabb’imizin rızasına ermek için yerine getirilen bir ibadettir. Bu ibadeti yerine getirirken Allah-u Teala’dan daha fazla merhametli olmaya yeltenerek duygusal birtakım değerlendirmelerde bulunmak, en merhametli olan Rabb’imize karşı önemli bir nezaketsizlik anlamına gelmektedir.
Kurban, zekât gibi Hicretin ikinci yılında meşru kılınmış ve Hz. Peygamber aleyhisselam efendimiz, bu tarihten itibaren, vefat edinceye kadar her yıl kurban kesmiştir.
İmam Azam Ebû Hanife’ye göre kurban vaciptir. Delili de: Kevser Suresi 2. ayette buyrulan ‘Rabb’in için namaz kıl ve kurban kes’ âyet-i kerimesinin delalet ettiği mana ile Peygamber (a.s.) Efendimizin: ‘Kimin hali vakti yerinde olur da kurban kesmezse namazgâhımıza yaklaşmasın’ tarzındaki uyarıcı hadisi şerifidir.
Hanefi mezhebi dışındaki mezhepler, kurban ibadetini ‘sünnet’ olarak telakki etmişlerdir. Ancak bir ibadetin farz olmaması, onu ibadet olmaktan çıkarmayacağı gibi, ‘sünnet’ olması da, bu ibadeti yerine getirebileceklerin ibadete karşı ilgisiz veya samimiyetsiz davranması kulluğa yakışır bir davranış değildir.
Kurban, imtihan, fedakarlık ve paylaşmadır. Kurbanın paylaşma ve yardımlaşma yönünü toplumun her kesimine yaymak ve yaygınlaştırmak, bir dindarlık sorumluluğudur. Başta muhtaç, yetim, kimsesiz ve yoksulların kurban neşesi ile buluşturulması, bu ibadetten elde edilecek sevap ve mükafatın artması için önemli bir vesiledir.
Ayrıca kurbanların ehil ve uzman kişiler tarafından dini hükümlere ve sağlık şartlarına uygun olarak kesilmesi ve atıklarının sokak hayvanlarına bırakılmadan çevre ve sağlık şartlarına uygun olarak depolanması da, ibadete yakışan bir nezahet ve nezakettir.
Cumartesi günü idrak edeceğimiz Kurban Bayramınızı en içten dileklerimizle kutlar; bayramın aziz milletimize ve İslam âlemine hayırlı ve mübarek olmasını, insanlığın barış ve hidayetine vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz eder, saygılar sunarım.
Not: Bayram günü sabah namazına 06.30’da, bayram namazına ise 07.45’te başlanacaktır.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.