Levent Paşa’dan kim özür dileyecek?

Bir kumpas davası daha çöktü. Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz Turgut Özal’ı öldürmek gibi iğrenç bir suçlamayla yargılandığı davada beraat etti.
Türkiye öyle bir ülke haline getirildi ki her gün onlarca insan öldürülüyor. Bu cinayetlerden bir kısmı sokak ortasında insanların gözü önünde işleniyor. Dahası can güvenliğimizi teslim ettiğimiz polis bile bu türden cinayetler işliyor. Hiçbir cinayetin faili teşhir edilmiyor. Alenen cinayet işleyenlerin isimleri sadece baş harfleri verilerek yazılıyor.
Levent Ersöz ise işlemediği bir cinayet nedeniyle aylarca basın yayın organlarında ismi ve fotoğrafları basılarak teşhir edildi. “Ergenekon” davası nedeniyle tutuklanması yetmedi bir de asılsız cinayet suçlaması nedeniyle ikinci kez pragmaya vuruldu.
Levent Ersöz’e yüklenen cinayet suçlaması basit bir cinayet de değildi. Ersöz Paşa 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ı zehirleterek öldürmekle suçlanıyordu. Deli saçması denecek davadaki en garip taraf ise, Ersöz cinayeti davanın şikayetçisi olan Turgut Özal’ın eşi Semra Özal aracılığı ile işletmişti. Bu durumda suç ortağı olması gereken Semra Özal’ın da yargılanması gerekirken davada şikayetçi olarak bulunuyordu. Semra Özal’ın yanında oğlu Ahmet Özal da şikayetçi idi.
Kocasına bu derece düşkün olan Semra Özal ile babasına düşkün Ahmet Özal bir gizli tanığın yalan beyanından başka hiçbir delilin olmadığı bu davada ölümünden 19,5 yıl sonra Turgut Özal’ın mezarını açtırmışlardı.
Önceki gün yapılan duruşmada davanın çöktüğünü savcı da kabul ederek Levent Ersöz’ün beraatını istedi. Yargıçlar da bu isteğe uyarak Ersöz’ün beraatına karar verdi.
Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’ün çilesi 1 Temmuz 2008 tarihinden bu yana sürüyor. Ersöz aleyhinde “Ergenekon” davası başta olmak üzere yapılmadık yayın kalmadı. Tutuklandıktan sonra ağır bir hastalığa yakalandı. Uzun süre mahkemeye çıkıp ifade bile veremedi. Daha sonra kamera aracılığı ile sorgusu yapıldı. Sonuçta 22 yıl 6 ay ağır hapis cezası aldı. Ancak “Ergenekon” davası da çöktü.
Peki bu kadar ağır ithamlarla uğrayan Levent Ersöz’ün suçu neydi? Hangi fincancı katırlarını ürkütmüştü?
Öncelikle Levent Ersöz uzun süre görev yaptığı Güneydoğuda teröre karşı mücadelede önemli görevler üstlenmişti. “Ergenekon” davasının en önemli sanıkları ise PKK terörüne karşı ciddi mücadele edenler ile Apo’nun yurda getirilişi ve sorgulanmasında rol alanlardı. Levent Ersöz Bursa Jandarma Bölge Komutanlığı ve Garnizon Komutanlığı sırasında İmralı adasının güvenliğinden sorumlu idi. Bu dönemde Apo’nun adadan terör örgütünü yönetmesine izin vermedi.
Levent Paşa aynı görevi sırasında Bursa’da şeriatçı yapılanmaya izin vermedi. Bursa’nın gözbebeği ve doğal SİT alanı, Milli Park Uludağ’da yapılan kaçak tarikat villalarına göz yummadı. Kuran Kursu süsü verilen ve din tacirlerine ait bu villalar jandarma bölgesinde olduğu için yıkım kararı uygulandı. AKP iktidarı bu yıkımları durdurmak için Uludağ’ı belediye sınırları içine soktu. Yine Uludağ’da yaz aylarında aile kampı görünümü altındaki şeriat çadırlarına da izin vermedi. Bugün şikayet edilen IŞİD benzeri örgütlerin temeli orada atıldı.
Levent Ersöz Bursa’da görev yaptığı sırada İstanbul sermayesinin arka bahçesi konumundaki kent egemenlerine karşı hep mesafeli durdu. Zorunlu haller dışında ilişki kurmadı.
Bütün bunların cezasını da yükselmesinin önü kesilerek gördü. Sınıftan jandarma subayı olduğu ve ordunun en parlak generallerinden birisi iken erkenden emekli edildi. Emekli edildikten kısa süre sonra da “Ergenekon” tertibi ile esir edildi.
Son günlerde bir özür dileme furyası sürüyor. Feodal ağalardan, canilerden, sahte şeyhlerden cumhuriyet adına özür dileniyor. Atatürk dönemi ise soykırımcı ilan ediliyor. Sonuçta 77 yıl öncesi için özür tartışmaları yapılıyor.
Levent Ersöz ile ilgili ağır iftira kampanyası milyonlarca insanın gözü önünde yürütüldü. Sonuçta davalar çöktü ve Levent Paşa beraat etti.
Peki şimdi Levant Paşa’dan kim özür dileyecek?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.