KIBRIS’TA OLANLARIN FARKINDA MIYIZ ?

AHMET AYGÜN ATA KÖŞE YAZISI

İktidarından Ana Muhalefetine; Yavru Muhalefetinden Kuyruk Muhalefetine ve dahi Yurttaşlarımıza dek Kıbrıs ‘ta olanların farkında mıyız?
Abdullah Gül ve R. Tayyip Erdoğan Akp iktidara gelmeden önce bir sürü söz verdi. Hatta Gül, Abd Dışişleri Bakanı Powell ile Devlet Arşivine girmeyen bir anlaşma yaptı. Akp Genel Başkanına “Bu anlaşmayı açıkla” çağrısı da yapıldı. Ne açıkladı, ne sözünü etti. Bu anlaşmada verilen sözlerden biri de “Kıbrıs’ta Çözümdü”. Açılımlar sürecinde Annan Planı da devreye sokuldu. O zamanki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile “Yes Be Annem” adlı propaganda çalışmasını Akp birlikte yaptı. Emperyalist yalanlarla süslü bu plan Halkoylamasına sunuldu. Planda Türkiye ‘nin garantörlüğü kalkıyor, Tek devlet olunuyor. Hukuktan Dışişlerine, İç İşlerinden Adalete dek Rumlar egemen güç durumuna getiriliyordu. Plan işlese Türk Askeri Kıbrıs’tan çekilecek. Kıbrıs Cumhuriyetinin egemen gücü durumuna gelen Rumlar, Meclis kararı alıp ticari ve askeri geçiş vermeyebilecekti. Yararlandığımız limanlarda konaklama yapabilme şansımız bile olmayacaktı. Türkiye ‘den geleceklere “vize” istenecek. Ticaret malları “gümrüğe” tabi tutulacaktı. Türk kesiminin “Yes Be Annem” Halkoylamasına “yes” demesine karşın Rum kesimi Türk Düşmanlığı nedeniyle “No” deyince Akp’nin ve Talat’ın Abdülhamid ‘den sonra Kıbrıs ‘ı ikinci kez satması gerçekleşmemişti.
2018 başından bu yana Kıbrıs kıpır kıpır ama iktidar “TIP”…Amerika -İsrail -Rum Kesimi ortak askeri tatbikat yaptı. Amerika -İsrail -Rum Kesimi Akdeniz doğalgazını ortaklaşa çıkarma görüşmelerine başladı. Amerika -İsrail -Yunanistan Ege’de ortak tatbikat gerçekleştirdi. İsrail, Rum kesiminden askeri üs istedi. Neler oluyor diyen bir iktidar oldu mu ? “Sahi ben muhalefetim” bir araştıralım diyen muhalefet oldu mu? Yandaş ve liberal basın ile muhalefet yanlısı basında “gık” diyen oldu mu? Muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı “Kıbrıs ‘la ilgili ne düşünüyor sunuz?” sorusuna durakladı, gülümsedi ve yanıtlamadı. AK-Şener cılız bir üç dizelik “Kıbrıs ‘ta haklarımız ” diye açıklama yaptı, o kadar. Böyyük Milliyetçi Mhp, yapıştığı kuyruktan ayrılmamak için hiçbir şeyi göremediğinden her zaman ki gibi milliyetçiliği “sözde ve tabelada” kaldı.
İktidarın Kıbrıs ile ilgili geliştirdiği bir plan var mı? Bakıldığında, Annan Planı savunucusu da olduğundan planı olmadığı ortada. Türkiye ‘nin iktidarı olmadıkları için iktidara geldiklerinde Abd ve AB isteklerini uygulamaktan başka birşey yapmadılar. 16 yıldır olduğu gibi Akp; Türkiye’yi yönetemiyor, yönetmiyor. Bu kez şu anki KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ‘nın her yaptığını onaylıyor. Akıncı Efendi, tam bir teslimiyetçi, “ver kurtulcu”… Şimdilik kaydıyla Rum ve Yunanlıların aşırı “Türk nefreti ” ülkemize zaman kazandırsa da Abd ve AB olmadığında aç kalacak olan Rum ve Yunan tarafı emperyalizmin buyruğuna uyacaktır. “Açlık, sofuluğu bozar”.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı “Guterres belgesini” önkoşulsuz kabul etti. Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilcisi Akıncı ‘nın ” hiçbir önkoşul olmaksızın kabul etmesi ve bu çerçeveye dayanan stratejik bir anlaşma teklif etmesi bizi umutlandırmıştır” dedi. (12 Temmuz 2018- Kıbrıs Havadis Gazetesi ) . Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilcisinin ziyareti sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Akıncı açıklamalarını yazılı yaptılar ve soru istemediler. Erdoğan ” Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türklerle ortak bir gelecek tasavvur edemediği konusunda artık kimsenin şüphesi olmamalıdır. Yapıcı katkılarımızı sürdürdük, sürdüreceğiz ” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘ın bu tavrı KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı ‘nın tavrını desteklediğini gösteriyor. Farklı bir açıklama yapmadı. Desteklenen Akıncı ‘nın tavrı nedir ? “Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği Kıbrıs ‘ta tarafların nabzını yoklamak için bir atama yaptı. Sonu gelmez bir müzakere süreci için bir dönem görmemek gerekir. Kıbrıs Türk tarafı -artık sonu gelmez bir müzakere sürecinin- parçası olmayacaktır. Ucu açık görüşmelerle bir yere varılmadığı artık anlaşılmış olmalıdır. 23 Temmuzda adaya gelmesi beklenen BM yetkilisiyle -yapıcı bir ruhla- samimi düşüncelerimizi paylaşacağız. Bu adada eşitlik, güvenlik ve özgürlük içinde yaşanacak, refahın paylaşılacağı adil bir çözüm için katkı yapmaya hazır olduğumuzu söyleyeceğiz “. ( 1 )
12 Temmuz 2018 günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hürriyet gazetesindeki demecini anımsayalım. “Annan iki kez bana geldiğinde ve “artık çözemiyorum ” dediğinde, “Türkiye sizi mahçup etmeyecek, biz her zaman Rum kesiminin bir adım önünde olacağız ” dedim. Annan bir hafta süre istedi ve görüşmeler bir hafta sonra başladı. ” ( 2 )
Görünen o ki Annan Planını gerçekleştiremeyenler Guterres planı ile yeniden devrede. Akp’nin yine çözümü yok, planı yok. Türkiye ‘nin ve Kıbrıs Türklerinin güvenlik ve ticaret açısından yitireceklerinden bilgisi yok. İsrail -Abd-Rum Kesimi doğalgazı çıkartacak; Akdeniz ‘deki bu haklardan vazgeçeceğiz. Askeri ve ticari gemilerimizin giriş ve çıkışı onların elinde olacak. İsrail üs kurabilecek. “Dut yemiş bülbül gibi” iktidarımız var. Emperyalizm, siyonizm ve Eoka zihniyetince KUŞATILIYORUZ. İkinci İsrail (sözde Kürdistan ) projesi ellerinde patladı. Şimdi Akdeniz ‘de Kıbrıs’la; Ege’de işgal edilen adalarla KUŞATILIYORUZ…
Akp Türkiye ‘yi yönetemiyor. Çözüm üretemiyor. Ekonomi battı. Ya çözüm sunacaklar, yani Muhalefet?
Böyle iktidara, Böyle Muhalefet demekten başka sözümüz kalmıyor.
AÇIKLAMA : ( 1 ) ( 2) Sayın Soner Polat ‘ın Aydınlık’ta yayınlanan “Kıbrıs yine Kıbrıs ” yazısından alıntılanmıştır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.