KARACABEY’İN AKIMSI KAPKARA HALLERİ!

AHMET AYGÜN ATA KÖŞE YAZISI

SEÇİM BİTTİİİİ !
Seçim yaklaşırken Ali Özkan yönetimindeki (! ) belediyemizin gözlerine kum kaçtı! Kaldırımlar yine işgale uğradı! Suçsuz zabıta memurlarımızı üzerlerine gönderip “höööyt” çektiği Sevgi Yolu ve çevresindeki esnafımızı görmezden geldi! Arifeyi gösterdiler amma tipik Akp düşüncesi ve tipik sistem partisi olmanın gereğini yaptılar, bayramı göstermediler! Çok çalışıyorlardı canıııım! Ancak sabah çorbaları içebiliyor, Karacabey için kendilerini paramparça ediyorlardı! Nitekim “yassah hemşerimcilik” başladı, vesselam! “Onu çıkarma beş bin kayme ceza keserim ” ya da “bunu satma üç bin kayme cezası var ” dönemi başlayıverdi. Defalarca yazdık, herhalde “Tek Milletçe” diye bir dil icat ettiler, duymuyorlar ve dahi anlamıyorlar! Trafiğe kapalı alanlarda esnaf ürününü teşhir eder. Zaten bu tip oluşumlar hem halkın soluk alacağı hem alışverişini rahat yapabileceği yerlerdir. O alanlara araç ve motosiklet girmez, servis yapan araçların belli saatleri olur. Sanırsınız iktidar olmak için icazet aldıkları Amerika ‘nın Vahşi Batı kasabası, “Karacabeyimiz”. Zabıta memurlarımızı halkın yararına değerlendirmek yerine ya “gazete dağıtıcısı ” yaptılar ya da “höööyt ” çeken insanlar. Üç yerel gazetemiz var, hepsi fotoğraf makinesi gezgin Belediye Başkanımızın haberlerini zaten veriyor. Yetmiyor, binlerce lira harcanarak boya küpü bir gazete bastırılıyor. Yüzde yetmişini sokaklara saçılmış görüyoruz, yüzde yirmisi çöp kutularında, geriye kalan belli yerlerde arz-ı endam ediyor. Halkın parası reklam ve kibir adına çarçur ediliyor. Helal eden olabilir elbette amma ya haram edenler!
Haaa bir sözümüz de esnafımıza… Hangi “küçük gerekçeye ” sığınarak Akp ya da benzeri sistem partilerine oy verirseniz başınıza bu hep gelecek, Canım Kardeşim! Suçun artık “birazı ” değil “çoğu” senin, Canım Kardeşim!
YİYİN GARİ!
Ünlü İmar Barışımız var ya hani! Hani Yurttaşın yararına çıkarılan! İşin birinci özü; ekonomi baaaaat…tııı, para gerekli. İkinci özü; belediyeye ait yerlere bilmeden (!) yapılmış yerler var ya… Hah işte onlar “Barış ” adıyla Üç Otuza tapuya kavuşuyor. Yani tamamen duygusal! Önemli olan bir süreliğine, bir delik kapatmak. Haaa Türkiye’yi batırmışlar. Akp düşüncesine ve sistemin diğer partilerine göre “Tek Millet ” var, “Türkiyelilik” var, “Eşit Yurttaşlık” var. Amma “Türkiye ” yok, “Türk Ulusu” yok !GENÇLİK PARKI
100 yıllık parkımızda peyzaj ve düzenleme çalışmaları yapılıyor. Hoşnut olmamak olasılık dışı. Ancak ilk seçildiği yılda ağaçların bakımsız durumu Belediyeye iletilmiş, birkaç kez gelinip bakılmış…tı, öyle de kaldı. Umarız bu kez “bakmakla” kalınmaz.
Parkımızın adını değiştirmeye karar vermişler, gereksizce! Adını da partisinin “demokrasi kahramanı ” belirlediği Adnan Menderes yapıyorlar. (Sayın Ali Özkan; oldukça uzun siyasi tarih eğitimine gereksinimiz var, araştırınız, sorgulayınız). Eğer çok partili siyasi yaşama geçişin simgesi olarak Menderes ‘i kabul ediyorsanız… O eser İsmet İnönü’nündür. Ülkeye canıyla kanıyla Bağımsızlığını kazandırmış; Mareşal Fevzi Çakmak’lar, Kazım Karabekir’ler varken koymaya çalıştığınız ad hem yersiz hem gereksizdir. Partiniz “açılım” yaparak yüzlerce Mehmetçiğimizin, Polisimizin şehit edilmesine neden oldu. O halde o parka “Mehmetçik Parkı” adı KATRİLYONCA kez daha çok yakışır, illa adını değiştireceğiz diyorsanız!
TOPLU TAŞIMA-(MA)
Birşeyler oluyor, Karacabey’imizde. Minibüs plakalarının verilişiyle ilgili. Büyükşehirden araçlar geleceği ile ilgili. Çalışan şoförlerin yaşıyla ilgili. Araştıracağız, soruşturacağız, inceleyeceğiz.
Bildiğimiz tek doğru. Neoliberal, kapitalist sistemin partileri adı ne olursa olsun, bu kargaşaların “Tek Sorumlusudur “. Ama iktidar olarak, ama “muhalefetsiz” muhalefet olarak.
Bir bildiğimiz doğru daha yazalım. Köylerimizin araçları… Burunlu Magirus dönemini arıyoruz, Ak belediye sayesinde! Her tarafından ses gelen araçlar, balık istifi insanlar, havasızlık… Milletimizin Efendisine layık görülen bu, Ak Belediyece !
Son sözümüz; Milletimizin Efendisine! Tam 4 yıldır bu sorunlarla ilgili “toplantılar” yaptılar, “çözüyoruz” dediler, “çorba içirdiler”… Bir arpa boyu yol gidemediler. Araçların her yerinden giren “Toz” yutturmaya devam ediyorlar. “Suçun birazı da” sizin “Milletimin Efendileri “…!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.