Kaptan, pazu bandını devrediyor

 
Bilim ve teknolojideki ilerlemeler sonucu; daha önce binlerce işçinin gerçekleştirebildiği üretimi; robot makinaları yöneten birkaç işçi-yöneticinin yapabildiği bir devirde yaşıyoruz. Başka bir deyişle, kapitalizmin 80’li yılların başlarına kadar kurtarıcı gibi sunduğu “tam istihdam” hedefi, kapitalist üretim tarzı içinde gerçekleştirilebilirliği artık “ütopya” düzeyinde.
Kalıcılaşan işsizlikten geri dönüş, başka türlü ekonomi-politik yaklaşımların hayata geçirilmemesi halinde, mümkün gözükmüyor.
Bu durumun yaratabileceği toplumsal patlamaların örneklerini, Paris’in banliyölerinde ve son olarak Londra’da gördük.
Hükümet, artık “kızlarımız başörtüsü takamıyor” diyerek, Türkiye’de, benzer toplumsal patlamaların önüne geçmenin mümkün olamayacağının farkına varmaya başladı.
Bu farkındalığını, “Toplum Yararına Çalışma Programı” ile dün (01.09.2011) kamuoyuna duyurdu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in açıklamasına göre; ‘İŞKUR’a kayıtlı 50.000 işsiz, ekonomik açıdan geri kalmış 23 ilde ‘ağaçlandırma’ gibi kamu hizmetlerinde 6 ay süreyle sigortalı olarak çalıştırılacaklar.’
Bu yaklaşım, hükümetin, ‘yurttaşına angarya yükleyen devlet’anlayışından bir kopuş olması ve toplumda, kamu fonlarının, üretim – kar kaygıları taşımaksızın, işsizlere aktarılabileceği algısı yaratması açısından takdire şayan…
Bunun yanında, bugüne kadar ‘sol’un dahi, lümpen-proletarya tabiriyle küçümsediği ve ancak proletarya olma potansiyeli devam ettiği ölçüde ilgilendiği işsizlerle ve işsizlikle, siyaseten ilgilenmeye başlaması da önemli.
Ancak bu program ile hükümet, devasa ve kalıcı işsizlik sorununa karşı, çözüm yöntemi olarak aslında kısmi/geçici istihdamı, üretime yönelik olmayan alanda artırmayı masaya sürüyor.
Bu çaba; Doğu ve Güneydoğu’da PKK / BDP tabanı Kürtlerin ağzına bir parmak bal çalarak, sorunu erteleme kaygısı taşımıyor ise; en iyimser bakışla ve Erbakan Hoca’nın tabiriyle, “pansuman tedbir” olarak anılmayı hak eder.
Ayrıca, Bakan, bu amaçla işsizlik fonundaki birikimlerin kullanılacağını söylüyor.
Başka bir deyişle, “işsizlik ödeneğinin, işsizlere, ancak çalışırlarsa aktarılması gerektiği” bilinçaltı birikimini dışa vuruyor.
Bu konu, ayrı bir itiraz konusu ve bu yazının sınırını aşar…
Günümüzde işsizlik sorununun çözümü, ‘işsizlere istihdam yaratmaktan daha öte bir politik ve zihni dönüşümü’, gerekli kılar.
Çünkü, artık, işin içine inşaat ve karayolu ulaşım altyapısı sektörlerini cankurtaran simidi olarak katsa da, kim “işsizliği tamamen ortadan kaldıracağım” diyorsa; ben de “ya çok saf ya da yalan söylüyor” derim.
İstihdam yaratma çabasında, politik dönüşümün belirtileri olmasa da; zihni dönüşümün izlerini, geçtiğimiz haftalarda Somali’de sürdük.
Somali; dünyanın zenginlerinin, insanların açlıktan ölmesine seyirci kalamayacaklarını evrensel hafızaya kazıdı.
Somali; zengin ülkelerin, iyilikseverlik kaygılarının değil; zenginliğin evrensel düzeyde bir meşruiyet yitimine uğraması kaygılarının yükseldiğinin göstergesi…
Bu kaygının yükselmesi, dünya toplumunda “insanın insan olmasından gelen, insanca yaşama hakkı” kavramının yerleşikleşmeye başladığının bir işareti…
Buradan, ‘mademki tam istihdamın yaratılması mümkün değil; çalışsın ya da çalışmasın herkesin insanca yaşayabileceği bir gelir, hakkıdır’ aşamasına geçmeye bir adım var.
Bir sonraki adımda ise; cümlenin ‘mademki tam istihdamın yaratılması mümkün değil’ parçası, ses uyumsuzluğundan (parazit yapıyor) düşerek, söylenmez hale gelecektir.
Bu aşama, politik dönüşümün de habercisi…
Bu dönüşüm; üreticiler üzerinden yürütülen siyasi mücadelenin, bundan sonraki etaplarda takım kaptanı pazu bandını terk edeceği anlamına geliyor.
Pazu bandını devir almaya aday, yeni sol bir siyasi bakışın önüne; robotların ürettiği ve alışveriş merkezlerinin raflarını devrilesiye dolduran malların, tüm insanlığın kullanımına açılacağı, uygulanabilir yeni bir dağıtım sisteminin fizibilite çalışmalarını koyması gerekiyor.
Tam istihdam hayal…
Ama, dünyada üretimin bugün ulaştığı seviyenin tüm insanlığın ihtiyacını karşılayabilecek düzeye ulaştığı olgusu ise, gerçek.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.