İyi düşünmeler

İyi düşünmeler
İnsan bir kez güzel konuştuğuna ve kendisinin doğru söylediğine, kendisini inandırmaya görsün. Kişi, her geçen gün mantıktan uzaklaşmaya başlar ki tutmayın. Tabii, kişinin bu tür duyguya kapılmasında, dinleyenlerin ve alkışlayanların payı büyük.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İspanya’da tartışmaya açtığı günden bu yana, her kesimde türban konusu konuşulmaya başlandı. Meğer MHP’de kurulu piştov gibi ateş almaya hazırmış. Hemen ardından cevap verdi: “Bir cümle ile iş hallolur. O cümleyi de biz kurduk.”
Zaman kaybetmeden heyetler içinde turlara başlandı. Yangından mal kaçırırcasına AKP ile MHP konu üzerinde hızla mutabakat sağladı. Her iki partinin “kurulu cümleleri” birbiri ile örtüşüverdi. Dudaklar birbirine uydu. AKP’nin dudakları fazlaca açık, MHP’ninkiler biraz büzük olmasına rağmen fotoğraf tamamlandı ve nikah kıyıldı.
AKP’nin maksadı türbanı, tüm toplum hayatına hakim kılmak. MHP’nin ise sadece üniversitelerde hizmet alanlara hakim kılmak.
Konu bu minval üzerinde seyrederken, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da trafiğe katıldı. Bay Baykal “AKP’nin maksadı türban değil, laik düzendir” dedi.
Bay Erdoğan, Bay Baykal’a balıklama bir dalış yaptı.
“Kişi laik olmaz, Devlet laik olur.” Haydi çıkın bakalım işin içinden.
Devleti kimler kurar? İnsanların, toplumların ve en geniş anlamı ile milletlerin olmadığı yerde devleti kim kurar?
Bay Erdoğan, Devleti insanlar, toplumlar ve milletler kurar; Devlet de, kurucularının hürriyetine göre tasdik olunur. Siyasi rakiplerini beş yıldır peşinden koşturan Erdoğan’ın bunu bilmemesine olasılık var mıdır?
Laik kişiler, laik toplumlar ve laik milletler, “Laik Devlet” kurarlar. Atatürk gibi laik liderler ve Türk milleti gibi laikliği benimsemiş milletler “Laik Türkiye Cumhuriyeti’ni” kurarlar.
Dini referansları ön planda tutan Acemler, Afganlar, Endonezyalılar ve Araplar gibi milletlerde “İslam Cumhuriyetlerini ve İslam Krallıklarını” kurarlar.
Bay Erdoğan doğruları söylediğini ve güzel konuştuğunu zannediyor ya, bütün milletin kendisini alkışlayacağını umuyor. Ama nafile. Kendisini üç beş türbanlı bayan alkışlıyor.
Kendileri tarafından anayasa taslağı hazırlaması için görevlendirilen Prof. Dr. Ergün Özbudun dahi, doğruları ifade etmekten kendisini alamamıştır.
Ne diyor Bay Özbudun? “Konu bu anlayış ile çözüme kavuşturulduğunda; Üniversitelere türbanın yanında burka, peçe, çarşaf ve nani üniforması ile girenlerde olur.”
Şimdi gelelim MHP’ye. MHP “Şehitler ölmez. Vatan bölünmez.” Sloganı ile seçimlere girdi ve barajı aşarak TBMM’de grup oluşturmayı başardı. Oy deposu bu kesim. İyi de müteakip seçimlerde bu kesim olmayacak. Çünkü, Türk Silahlı Kuvvetleri PKK belasını eli kulağında yok edecek.
İşte bunun için MHP bir başka seçmen kitlesine yönelmeyi planlıyor. Bu kitle de, türban kitlesi. Onun için günlerden bu yana cümle kurmakla meşgul olmaları nedeniyle sesleri pek çıkmıyordu.
AKP, kendisine yardımcı olan MHP dışındaki muhalefetin sözünü dinlemiyorsa, hiç olmazsa, görevlendirdiği kişilerin sözünü dinlesin.
Faydası olur, zararı olmaz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.