Doğan Perinçek; “İhaleyi kim verdi ise 24 candan o sorumludur”

Çorlu’daki tren faciasını değerlendiren Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Doğan Perinçek, ‘Kazanın nedeni yağmur-kaya-dere değil. İnşaat ihalesi, muhtemelen bilgi becerisi olmayan bir müteahhide verildi. Ona kim verdi? Bu, her kimse, 24 candan sorumludur’ dedi.
Edirne’nin Uzunköprü ilçesi ile İstanbul-Halkalı seferini yapan yolcu treninin 5 vagonu, Tekirdağ’ın Muratlı ile Çorlu ilçeleri arasındaki Sarılar Mahallesi’nde raydan çıkarak devrildi. İlk yapılan açıklamalara göre 24 kişinin hayatını kaybettiği 100 üzerinde yolcunun da yaralanmasına yol açan kaza, 8 Temmuz günü öğleden sonra 15:30’da başlayıp 17:30’a kadar süren sağanak yağış sonucu yaşandı. İlk açıklamalar “doğal afet” şeklinde olsa da, kazadan sonra gözler TCDD’ye çevrildi.
Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Doğan Perinçek, zeminin killi kaya özelliğine dikkat çekerek “Kazanın nedeni yağmur-kaya-dere değil. İnşaat ihalesi, muhtemelen bilgi becerisi olmayan bir müteahhide verildi. Ona kim verdi? Bu, her kimse, 24 candan sorumludur.” dedi.
Perinçek, demiryolu yapımı sırasında jeoloji ve inşaat mühendislerinden gereğince yararlanılmadığının altını çizdi ve “Teknik terbiye bozulmuştur. Eğer inşaat yapılmadan önce jeoloji mühendislerinden onay alınsaydı, bu felaket yaşanmazdı” diye konuştu.
TPAO’da 17 yıl hizmet vermiş olan ve Trakya bölgesinde 1987 yılından sonra değişik projelerde çalıştığı ve Trakya’nın tümünde Türkiye Kömür İşletmesi için linyit etüdü yaptığı için bölgeyi teknik olarak iyi tanıdığını ifade eden Prof. Perinçek; “Oradaki kazanın olduğu, tren yolunun geçtiği yerde Çorlu Nehri ve buna bağlanan Balaban çayı var, ayrıca bölgenin temelini killi kayalar oluşturuyor. Yağmur yağınca Balaban Çayı üzerindeki, demiryolu altındaki menfez yetersiz kalıyor. Yağmur suları menfez üzerinden akıyor ve demiryolu zeminini oluşturan malzemeyi aşındırdı ve demiryolunun altı oyuldu. Bölgedeki kayalar killi olduğu için kolaylıkla aşındı-oyuldu ve bu kaza oldu. Menfezin taşıma kapasitesi yetersiz, menfezi küçük yapmışlar. Taşan su, demiryolunun altını oymuş, teknik bilgiye dayalı olarak yapılmadığı belli. Asıl sorun şu, bölgenin jeolojisine dikkat etmediler. Demiryolunu yapan kişiler, killi zemin üzerine demiryolunu yaptılar, fakat hiçbir şekilde killi zemini dikkate almadılar. Ayrıca bölgedeki derelerin taşıma kapasitesini de dikkate almadan yetersiz ölçülerde menfez ve köprüler yaptılar. Yetkin jeoloji ve inşaat mühendislerine danışmış olsalardı, bu inşaat bu şekilde yapılmazdı. Oysa, biz jeologlar önce yolun yapılacağı güzergahın zeminini – jeolojik yapısını inceliyoruz sonra zemin şartlarının nasıl bir yapılaşmaya uygun olduğuna karar veriyoruz, sonra mühendisler devreye giriyor, jeolojinin gereği nasıl bir alt yapı olacaksa onun hakkını vererek yapıyoruz. Türkiye’de teknik terbiye kültürümüz bitmiş durumda. Şu anda devlet kuruluşlarında pek çok iyi yetişmiş teknik adam masa başında oturup maaş alıyor. Eğer devlet kuruluşunda bu kültür bozulmuşsa, müteahhiti kim kontrol edecek?
Başbakan yardımcısı Recep Akdağ’ın ağzından çıkan sözler ‘Aşırı yağışla ve menfez altı toprak kayması nedeniyle kaza oldu’ Sayın bakan gerçeği neden söylemiyorsunuz?
Birincisi; bu toprak kayması değil. Size toprak kayması diyenleri hemen işten atın. İkincisi; bu yanlış bir yapılanma. Fotoğrafta görülen menfez, bölgenin yağış rejimi ve derenin taşıma kapasitesi hesaba katılmadan yapılmış ve yetersiz. Yağmur fazla yağınca menfezin kapasitesi yetmemiş, akan su yükselim demiryolunun altını oymuş ve demiryolu boşlukta asılı kalmıştır. Üçüncüsü; yapımı gerçekleştiren firma her kim ise bölgenin jeolojisini ve zeminin killi olduğunu (Ergene Formasyonu biriminin killi düzeyleri) dikkate almamıştır. Firmanın teknik açıdan yetersiz olduğu yukarıdaki açık ve net olarak görülmektedir. Dördüncüsü; Zemin killi bir zemin (Ergene Formasyonun killi düzeyleri). Yağmur yağdığında gevşer, yumuşar ve kolay aşınır. Yamaç eğimi yüksek ise heyelanlara neden olabilir (Fakat burada heyelan söz konusu değil). Killi zemin üzerine demiryolu yada yol yapılır mı? Mecbur kalınırsa yapılır ama kazanın olduğu yerdeki demiryolunun yapıldığı gibi olmaz. Menfez ve köprüler uygun olmalı. Demiryolu döşenmeden önce alt yapı çalışmaları ve zemin iyileştirilmesi yapılmalıydı.
Muratlı yakınlarındaki tren kazasının olduğu bölgede demiryolu Çorlu Çayı alüvyonu üzerine inşa edilmiş. Bu çaya güneyden kavuşan dereler üzerine de demiryolu için köprüler yapılmış. Güneyden gelip asıl dereye taşınan sular köprünün altını ve etrafındaki gevşek kayalar (killi formasyon) aşındırdığı için, demiryolu askıda kalmış ve kaza gerçekleşmiş.
Suçlu yeterli teknik becerisi olmayan, konuyu bilmeyen ekiple çalışan yapıcı firmamı yoksa o firmaya işi veren devlet yetkilileri mi? Kaybettiğimiz 24 canın hesabını doğaya değil zemin koşullarını dikkate almadan demiryolunu yapan firmaya ve ona işi verenlere sorun” dedi. (AYDINLIK GAZETESİ)