Değişimin farkındayız!

Erdek Belediye Başkanı Sayın Hüseyin Aysan'ın köşe başlarına astırdığı reklam afişlerini görenler anımsayacaktır.

Hani şu resminin de yer aldığı afişlerde, “Erdek değişiyor. Değişimin farkında mısınız?” sorusu öne çıkarılarak, seçmenin gözünün içine baka baka bilinç altına bir şeyler yapılıyormuş mesajı yükleniyor.

Şaşırmamak elde değil.

Erdek değişiyor, değişiyor da nasıl?

Bir çok değişim var, hangisi?

Zaman dilimi içindeki bütünlüğün başkalaşması mı? Yeni döllerin atalarına benzemesini sağlayan özellikler mi? Rüzgarın yönü mü? Niceliğin birbirinden ayrı değerler alması mı? Üretim sektöründeki yönetim birimleri mi? Yoksa modifikasyon mu?

Darbeleri gördüm. Nasıl değiştiğini de. Bir ülkenin çağdaşlığı yakalamasına ramak kalmışken, yeniden ümmetçiliğe dönüş yaptığını ise hep birlikte izliyoruz.

Kırk iki yıldır gazetecilik yapıyorum, böyle değişim görmedim:

Kiminle karşılaşsam, “Gelecekten kaygılıyım” sözüyle başlıyor konuşmaya.

Aysan'da üç yıldır, benzer sözcüklerle giriyor sohbetlere: “Belediye'yi gırtlağa kadar borç içinde devraldım” diyor. “Sıkıntılardayım” demeye getiriyor. Her nedense ismini kullanmaktan kaçınıp “Malum” yakıştırmasıyla eski Belediye Başkanı Sayın Hüseyin Sarı'ya sık sık gönderme yapıyor.

Burada belirtmemiz gerekiyor: İktidar görevlileri ağlamayla mazeret üretemez. Her koşulda çözüm bulmak zorunluluğundadır. Üstlendiği sorumluluk bunu gerektiriyor.

Aysan, neden böyle sızlanıyor diye araştırma yaptım.

Belediye'nin 2011 yılı, “Çalışma Raporu”nu inceledim. “Gelir-Gider”lerine baktım. “Denetleme Komisyonu Raporu”nu okudum.

Ne göreyim ki.

Belediye iflas etmiş. İcra kapılarında sürünüyor.

Sarı'nın 10 yıl Belediye Başkanlığı yaptıktan sonra ayrılırken bıraktığı borç miktarı 38 milyon (Trilyon)

Bu rakam, 3 yıldır belediye başkanlığı yapan Aysan döneminde 96 milyon (Trilyon) çıkmış durumda.

Yatırımların altındaki imzalara bakıldığında, Sarı'nın dümende olduğu süreç ağır basıyor.

Sözü fazla uzatmayalım. “Erdek'teki değişimin farkında mısınız?” reklamıyla lütfen duygu sömürüsü yapılmasın.

Çünkü gerçekler değişmiyor.

Değişimse; CHP Gençlik Kolu Eski Başkanı Güven Özbek evinin önünde pusu kurularak bıçakla öldürülmek istendi. Suçlular telefon kayıtlarında sırıtıp duruyor. Sorgunun ve yargının nasıl değiştiğini görmeyen kaldı mı?

Değişimse; Atatürk İlköğretim Okulu'nun adının İmam Hatip Lisesi yapıldığı, okul bahçesindeki Atatürk heykelinin ise nasıl buharlaştırıldığı ortada.

Şehitler Mezarlığı yerine cami yapılmak istendiğini, kamuya ait plajların kimlere özelleştirildiğini, sokaklardaki işgallerden yollarda yürünmediğini, gürültü kirliliğinden evlerde uyunmadığını, denizin dışkı koktuğunu herkes biliyor.

Kaçak yapılaşmayı teşvik etmek mi değişim?

Erdek'teki yapısal uyum giderek bozuluyor.

Dün, popülist siyasetten yakınıyorduk. Bugün “Yalan rüzgarları”nda uçuyoruz.

Afişlerdeki mesajla verilmek istenen değişimi çok iyi farkediyoruz, ancak Ocaklar'da.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.