“Çiftçinin ızdırabının, zararının görülme günüdür”

Ankara’daki Meclis çalışmalarının tamamlanmasının ardından ivedilikle Bursa’ya dönen CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerinin doludan zarar gören köylerini ziyaret etti.
Geçtiğimiz Cuma günü sabahın erken saatlerinde CHP İlçe Başkanı Murat Tanrıverdi ve yönetimiyle Bakırköy’ü ziyaret eden Sarıbal, burada köy muhtarı Kazım Önen’den bilgi alarak, zarar gören vatandaşların sorunlarını dinledi ve hasar gören arazide bizzat incelemelerde bulundu.
Daha sonra, Karacabey ve Mustafakemalpaşa İlçe örgütleri ile birlikte Karacabey Ziraat Odası’nı ziyaret eden Orhan Sarıbal burada, Oda Başkanı Erhan Erdem’den Karacabey ve Mustafakemalpaşa’da meydana gelen afet ile ilgili ayrıntılı teknik bilgileri aldı.
Ardından Ovahamidiye ve Ovaesemen Köylerine geçen Sarıbal ve heyeti köy muhtarları ve zarar gören çiftçiler ile durum değerlendirmesi yaparak, sorunları yerinde dinledi.
Buradan Mustafakemalpaşa Çeltikçi Köyü’ne geçen Sarıbal, yöre halkının yoğun ilgisiyle karşılandı. Öncelikle çiftçinin karşılaştığı sıkıntıları dinleyen Orhan Sarıbal çözüm için atılabilecek adımları paylaştı. Bölge arazisini de inceleyerek, durumun vahametine dikkat çekti.
Ardından Durumtay ve Koşuboğazı Köylerini ziyaret eden CHP’li Vekil Sarıbal, Meclis çatısı altında çiftçilerin sorunları ile ilgili yapılabilecekleri değerlendirdi.
Daha sonra Yeşilova Köyü’ne giden Sarıbal burada, Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem, Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Aydemir, Kırmızı Et Üreticileri Başkanı Nuri Karaca, Balıkesir Bursa Pancar Üreticileri Kooperatif Başkanı Hasan Karahasanoğlu, Sulama Birlik Başkanları ve Köy Muhtarlarıyla birlikte ortak bir basın açıklaması düzenledi.
İlk olarak söz alan Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Aydemir, konuşmasına ”Bu araziyi keşke böyle acılı bir zamanda değil, güle oynaya hasat yaptığımız bir zamanda gezseydik” diyerek başladı. Aydemir, bölge çiftçisinin borç ertelenmesi değil, bölgenin ”Doğal Afet Bölgesi” ilan edilmesini istediğini, çiftçinin ağır bir borç yükü altında olduğunu ve hasadı kaldıramadığı için daha da zorlanacağını belirtti.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’da konuşmasında, “Bizi bu gün burada bir araya getiren faktör, ne yazık ki kader olmayan ama yaşamak zorunda kaldığımız küresel ısınma ve iklim değişikliği faktörüdür. Bu tür felaketlerden artık kurtulma ihtimali olmadığı gibi belki daha ağırlarını yaşama ihtimalimiz var. O halde bundan sonra, bu tür bir doğal afet durumuna önlem olarak nasıl bir üretim şekli, nasıl bir tarım politikası uygulamamız gerektiğini ortaya koymamız lazımdır. Bu güne gelirsek; Salı sabahı Saat 06:45 ile 07:00 arasında, şiddetli rüzgar, yağmur ve belki yüzyılda bir görülebilecek şiddette ve büyüklükte bir dolu felaketi ile karşı karşıya kaldık. Karacabey ve Mustafakemalpaşa özeline inersek, Yeşilova, Bakırköy, Tepecik, Ovaesemen, Durumtay, Çeltikçi, Koşuboğazı, Hamidiye, Kumkadı ve Ormankadı Köylerinde büyük bir hasar var. Hasar mısır, domates, kavun, karpuz, biber ve özellikle salça sanayiinde Türkiye üretiminin %50’sini karşılayan bu bölge ciddi anlamda zarar görmüştür. Ziraat Odası Başkanlarımızın çok hızlı bir şekilde çalışarak ortaya koydukları verilerde 95.000 dekar alanda, bunun yaklaşık 77.000’i Mustafakemalpaşa ve 18.000’i Karacabey’de olmak üzere çok ciddi hasar görmüş bulunuyor. Karşılığında yaklaşık 230 milyon liralık bir hasar mevcuttur. Ama hala bizi ciddi sorunlar bekliyor. Kamu görevlisi olarak Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerinin çok hızlı olarak zarar tespitlerini yapmalarını acilen talep ediyoruz. Çünkü geç kalınmış olunmasına rağmen, bazı bölgelerde yeniden ekim yapılabilir. Olası yeniden ekim yapabilecek çiftçinin önünün açılması lazım. İkinci talebimiz TARSİM’in çok hızlı bir şekilde devreye girip, tespitlerini yapıp, muhatap oldukları çiftçileri rahatlatmaları lazım. Ama asıl sorun, TARSİM’e sigorta yaptıramayan, ÇKS’de olmayan, yeri miraslı olup hissedar olan, kiralanmış yer çalıştığı için herhangi bir sigorta yaptıramayanlardadır. Bölgede şu anda sigortalanma oranı oldukça düşüktür. Hemen hemen %90 sigortasız arazi var. Bu insanlar ellerinde ne var ne yok, domatese, pancara, mısıra, kavuna, karpuza, bibere yatırmış durumdalar. Bir tarafta, tespitlerimize göre 150 milyon TL. üzerinde borç duruyor. Yani kooperatife, bankaya, ilaç bayiine, mazotçuya borç duruyor, üretici elindeki her şeyi toprağa gömdü. Şu anda evinden çıkamayan, psikolojik travma yaşayan çiftçiler var. Şu anda bütün birikimi buraya yatırmış ve yok olmuş 1.350 aileden bahsediyoruz ve bu insanlar beklenti içerisindeler. Burada biz, sizin sesiniz, sizin kulağınız, sizin diliniz olamaya çalışacağız. Sabahtan beri köylerde durumu gördük, raporladık, fotoğrafladık. Bu yaptığımız tespitleri TBMM gündemine taşıyacağız. Araştırma önerisi olarak ortaya koyacağız. Talebimiz şudur: Parti ayırmadan, Milletvekili ayırmadan, siyasete malzeme etmeden, bunun bir insanlık sorunu, bunun bir açlık-yokluk sorunu, bunun hepimizin temel sorunu olduğunu ortaya koymaktır. Çiftçimiz şu anda ağlıyor. Dileğimiz bütün partilerin desteğini alarak, hızlıca araştırma komisyonun kurulmasını sağlayarak, hükümetin bütçeden pay ayırarak acilen ve öncelikle nakdi telafidir; yani parasal olarak, çiftçimizin en azından yapmış olduğu masrafı karşılayacak bir yardımın buraya ulaşmasını sağlamak. Burada Valiliğe de iş düşmektedir, Belediye Başkanlarımıza da iş düşmektedir, Tarım İl Müdürümüze de iş düşmektedir, Tarım İlçe Müdürlüklerimize de iş düşmektedir. Çünkü çiftçinin başka yapacağı iş yoktur, ekmek zorundadır, ektiği için de tohuma, gübreye, ilaca, sulamaya, elektriğe, mazota, her şeye para vermektedir ve bu rakamlar yenilir yutulur cinsten değildir. Çok açık bir şekilde ortaya koyduk ki yaklaşık 100.000 dönüm arazinin 150.000.000 TL masrafı vardır ve bu masrafların karşılığı da ne yazık ki açık hesap ve kredidir arkadaşlar. Eğer bu masraflar yerine konmazsa bu insanların tekrar tarım yapma şansları yoktur; arazilerini satmaktan, traktörlerini satmaktan gayrı bir çözümleri de yoktur. Bu kadar büyük bu kadar vahim bir olayla karşı karşıyayız. Ben buradan topladığım bütün bilgileri TBMM’ye götüreceğim, bu zararın telafi için hem bütün milletvekillerinden, hem siyasal iktidardan yardım talebinde bulunacağım. Bunu en gür sesimle anlatmaya çalışacağım. Hepimize öncelikle geçmiş olsun diyorum, sonra da her konuştuğunda bu ülkede milli tarım politikasından, milli değerlerden, milli varlıktan, ulusal bütünlüğümüzden, ulusal kalkınmamızdan bahseden siyasilerin ne kadar samimi olup olmadıklarını anlamış olacağız. Hem yerel yönetimlerin, hem il müdürlüklerinin, hem Bakanlıkların, hem biz siyasetçilerin bu taşın altına el koyma zamanıdır. Karacabey ve Mustafakemalpaşa çiftçisinin sesinin, ızdırabının, çilesinin, zararının görülme günüdür. Hepinize saygılar sunuyorum” dedi.
Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem de sözlerine başlarken yanlarında olduğu için Miletvekili Orhan Sarıbal’a teşekkür etti. Erdem, ”Sözün özü TARSİM’li olan veya olamayan bütün yerlerin zararının bir an önce nakit olarak ödenmesini istiyoruz. 2014 yılında ben de sel afeti yaşadım. Bu yüzden çiftçinin acısını çok iyi biliyorum. Çiftçilerimiz ÇKS’yi tam olarak yaptıramadıkları için, TARSİM’i de yaptıramıyorlar. Çiftçimizin zararının bir an önce karşılanmasını istiyoruz. Çiftçimizin yanında olan herkese tekrar teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Kırmızı Et Üreticileri Birlik Başkanı Nuri Karaca, Balıkesir-Bursa Pancar Üreticileri Kooperatif Başkanı Hasan Karahasanoğlu ve Bölge Sulama Birlik Başkanı da söz alarak çözüm önerilerini sundular
Daha sonra Sarıbal; Ormankadı, Kumkadı ve son olarak da Tepecik muhtarlarını ve çiftçilerini ayrı ayrı ziyaret ederek sorunlarını dinledi, çözüm önerileriyle ilgili bilgi verdi en çok zarar görmüş olan bu bölge arazisinde günün geç saatlerine kadar ayrıntılı incelemelerde bulundu.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.