Brusella’ya karşı kaynatma yöntemi

Brusella’ya karşı kaynatma yöntemi
2005 yılından itibaren açıkta süt satılmasının yasaklanmasına rağmen gerekli denetimlerin yapılmaması nedeniyle Karacabey’de özellikle sabah saatlerinde hâlâ plastik bidonlar içinde süt satışı devam ederken, vatandaşlar da ucuz olduğu için bu sütleri tercih ediyor. Ne şekilde üretildikleri belli olmayan ve sağlıksız koşullarda satılan sütler brusella ve çeşitli hastalıklara da davetiye çıkartıyor. Brusella hastalığı ölümcül olmamasına rağmen çok uzun süreli ve zahmetli bir tedavi gerektiren hastalığa karşı vatandaşları uyaran Karacabey Sağlık Grup Başkanı Dr. M. Kutsal Altıntaş, en önemli korunma yönteminin ise sütlerin mutlaka kaynatılması olduğunu söyledi.
Brusella’nın özellikle bizim gibi çiğ sütle biraz daha fazla ilgilenen ülkelerde görülen bir hastalık olduğuna işaret eden Altıntaş, “Açıkta satılan sütlerin bu hastalığın oluşmasında mutlaka katkısı vardır. Ama yine de pazar ve benzeri yerlerde sütten yapılan peynir gibi ürünlerden bulaşabilir. Brusella bizim gibi ülkelerde hemen hemen her dönem görünen bir hastalık. Hortlaması yada artması gibi bir durum söz konusu değil. Çok basit yöntemlerle insanlar bu hastalıktan korunabildikleri halde bunları uygulamamaktadırlar. Piyasada satılan süt, peynir, tere yağ, yoğurt gibi süt ürünleri bazen çiğ sütten yapılabiliyor. Pastörize edilmiş ve kuru şartlarda saklanan ortamlarda bu hastalık kesinlikle bulaşmaz. 60 derecede ısıtmayla 10 dakikada, 100 derecede kaynatmayla ise hemen ölen bir mikrop. Yani sütün kaynatıldıktan sonra kullanılmasıyla yada süt ürünleri yapılmasıyla bu hastalığın bulaşma riski sıfırdır. Bu kadar basit yöntemlerle korunabileceğimiz hastalık, kaynatmayla süt kaybı yaşanacağı gibi düşüncelerle insanlara bulaşabilmektedir. Hastalığın insandan insana geçmesi söz konusu değil. Daha çok keçi, koyun, inek gibi hayvanlarda daha fazla görülen bir hastalık. Ancak hayvanlarda görülen bu hastalığın mikrobu insanlara da geçebiliyor. Daha çok temas yoluyla bulaşıyor. Sütün alındıktan sonra mutlaka kaynatılması gerekiyor. Çiğ sütten yapılan tuzsuz krema buzdolabında saklandığında bu mikrop 142 gün yaşayabiliyor.
Yüzde 17 tuz salamurası bulunan peynirde de bir ay yaşıyor. Dinlendirilmiş ürünlerden alırsak bu hastalığın bulaşma riski de ortadan kalkar. Hastalık, çok şiddetli terlemelerle ve kas ağrılarıyla kendini gösteriyor. Hekime gidildikten sonra bir kan tahlili yapılıyor. Bu tahlil pozitif çıktığında ise teşhis konuyor ve tedavisi başlıyor. Tedavisi biraz zahmetli ve uzun sürebiliyor. İyi tedavi sonrasında hastalıkla ilgili herhangi bir özellik kalmıyor. Uygun şartlarda kullanılamayan süt ürünleriyle bu hastalık bulaşabiliyor. Biz vatandaşımıza, almış oldukları sütleri en az 60 derecede 10 dakika kaynatmalarını öneriyoruz.” diye konuştu.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.