“Bir dokunduk bin ah işittik”

CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, geçtiğimiz hafta Karacabey’e çıkarma yaptı. Halkın sorunlarını dinlemek, beklentilerini not etmek ve çözüm önerilerini paylaşmak üzere Karacabey’i ziyaret ettiğini belirten Sarıbal, Gönül Avil başkanlığındaki CHP İlçe Örgütü ile birlikte Harmanlı, Çeşnigir, Muratlı ve Hürriyet Mahalleleri’nde vatandaşlarla bir araya geldi.

Karacabey ziyaretinde; “Bir dokunduk bin ah işittik” diyen CHP’li Vekil Sarıbal, pandemi ile birleşerek buhrana dönüşen ekonomik krizin vatandaşı perişan ettiğini vurguladı. Sarıbal, “Çiftçi girdi maliyetleri altında eziliyor, ürettiğinden para kazanamıyor. Köyde gelecek görmeyen genç nüfus şehre göç etmiş, köylerde sadece yaşlılar kalıyor. Esnaf siftah yapamıyor. Tüketici ise temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor.

Hürriyet Mahallesi’nde ise vatandaşların bir de haksız kamulaştırma ile ilgili sorunları var. Büyükşehir Yasası sonrası Hürriyet Mahallesi’nde 6 bin dekar alan ellerinden alınmış. Şimdi haksız bir şekilde kamulaştırılan bu yerler satılıyor. Köy halkı ise ilgililere şu haklı soruyu soruyor; O gün kamulaştırma adı altında arazilerimizi neden elimizden aldınız, bugün neden satıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

Ekonomide Reform Paketi’ni değerlendiren CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, “AKP’nin gündeminde çiftçinin, tarımın olmadığı bir kez daha ortaya çıktı. Pandeminin başında açıklanan İstikrar Kalkanı Paketinde çiftçiye 1 kuruş bile destek vermeyen AKP yönetimi son açıkladığı Reform Paketi’nde de yine çiftçiye bir kelime bile yer vermemiş. AKP tarımı da çiftçiyi de gözden çıkarmış” dedi.

AK Parti’nin 19 yıllık iktidarı döneminde 23 farklı ekonomi paketi açıkladığını kaydeden Sarıbal, “Açıklanan paketlerin ülke ekonomisine bir katkısının olmadığının farkındayız. Ama kâğıt üstünde bile olsa çiftçinin açıklanan paketlerden dışlanması bize AKP için çiftçinin yok hükmünde olduğunun en bariz göstergesi” diye konuştu.

Sarıbal, konuya ilişkin şu görüşleri dile getirdi: “Geçen yıl pandeminin başında, ülkelerin tarımsal üretimin önemine vurgu yaparak çiftçisine destek olduğu bir dönemde, bütün kesimlere destek amacıyla ‘İstikrar Kalkanı Paketi’ açıklandı. Çiftçiye 1 kuruş verilmedi. Şimdi de Ekonomide Reform Paketi açıkladılar yine çiftçi yok. AKP döneminde tarım tam bir çöküş yaşarken, iki yıldır uygulanmakta olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde ise tarımdaki veriler daha da kötüleşmeye başladı. Tarım Bağ-Kur’lu sayısı Haziran 2018 tarihinde 690 bin kişi iken 147 bin kişi azalarak Aralık 2020 tarihinde 547 bin kişiye düştü. Yine aynı dönemlerde tarımda çalışan sigortalı 47 bin kişi iken bugün 31 bin kişiye düştü. Tüm bunlar yetmezmiş gibi çiftçinin Haziran 2018 tarihinde bankalara borcu 96,9 milyar TL iken 33,6 milyar lira artarak 130,5 milyar liraya ulaştı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde çiftçinin borcu % 32 arttı.

Çiftçi üretimden kaçıyor, köyünü, tarlasını terk ediyor, borcu artıyor buna karşın AKP döneminde ithalat rekorları hız kesmiyor. Canlı hayvandan, buğdaya, arpa, mısır, pamuk, soya, mercimeğe kadar ülkemizde üretilmesi mümkün tüm ürünlerde ya dünya rekoru kırıyoruz ya da Cumhuriyet döneminin ithalat rekorunu kırıyoruz. Çiftçi hayatından memnunsa neden çiftçiliği bıraksın, para kazanıyorsa neden kredi kullansın. Çiftçi borç ve hacizlerle boğuşurken açıklanan son pakette çiftçinin sorununa yönelik tek bir çözüm yok.

Bunun adı şudur; AKP ve Saray Rejimi ülke tarımını, ülke çiftçisini gözden çıkarmış. Ama anlamadıkları şey şu, düne kadar üretmek yerine daha ucuz diye ithalatı önemsiyorlardı. Devletin kaynakları ithalata akıtılıyordu. Ama şimdi ithalat üretmekten daha pahalı. Örneğin daha yeni Toprak Mahsulleri Ofisi mısır ithalatı için ihaleye çıktı. Çiftçiden tonunu 1350 liradan aldıkları mısırı şimdi 1800 liradan dışarıdan almaya çalışıyorlar. Buna rağmen çiftçiye gereken desteği vermiyorlar. Açıkladıkları ‘Reform’larda çiftçinin adını bile anmıyorlar”

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin “Türkiye açısından her yüzyılın bir lideri vardır. Bu yüzyılın lideri de Recep Tayyip Erdoğan’dır” açıklamasını da eleştiren Orhan Sarıbal, “Tarım Bakanı, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dedikleri tek adam keyfi yönetiminde tarımda yaşanan başarısızlığı örtmek için Erdoğan’a övgüler düzüyor ama tarımdaki çöküş bu övgülerle kapanmayacak kadar büyük” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.