Başbakan Erdoğan Sarıgül belgelerini açıkladı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul’da ilçe adaylarının tanımında konuşuyor.

İşte Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları;

-İstanbul sadece bir şehir değildir. İstanbul hakikati olan bir şehirdir. Tarzı olan felefesi olan kimliği olan bir şehirdir. İstanbul gönüllerin başkenti, dünyanın incisidir. İstanbul’u hizmet etmek için İstanbul’u anlamak gerekir. Fetih ve Fatih’i anlamayanlar istanbul’u yönetemezler.

-İstanbul’un tanımayan anlamayan başkanlara tanık oldu. İstanbul’un nasıl zulumler gördüğünü sizlerde gördünüz. Artık o dönemler geride kaldı. İstanbul AK parti yönetimde büyüklüğüne yaraşır şekilde hizmetle buluştu. Nice proje ile İstanbul’un çehresi değişti, tarihi, değişti. Geleceği istikbali şekillendi.

-Bütün bu gördükleriniz kardeşlerim 94’ten buna attığımız adımlardır.  Bu gördükleriniz 94 öncesine ait değil.

-İstanbul’u CHP’nin o aciz, gaflet dolu yerel yönetiminden devralmıştık. İstanbul susuzdu, hava kirlilğinden geçilmiyordu, çöp dağlarıyla kirliydi. Kardeşlerim biz geldik İstanbul’a temizlik geldi. Hava kirliliğinden temizlendi. Biz geldik İstanbul yeşillendi. Habitat 2 toplantısından dünyanın en temiz şehirlerinden bir tanesi olarak istanbul ilan edildi. Susuz istanbul suya kavuştu. Bir taraftan denizin altından bir taraftan denizleri delerek su getirdik.

-CHP zihniyetinin olduğu yer kuraktır, kirlidir, o zihniyetin olduğu yerde bereket yoktur. Biraz sonra size bazı belgeleri açıklayacağım.

-Bir kapıcı, odacı otomobil alabilecek düzeye geldi. Bu da refahın göstergesidir.

-3. havalimanını yapıyoruz. artık havada yarım saat-45 dakika uçaklar giremiyır. sonunda dedik ki biz çok daha büyük havalimaı yapalım. 100 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanı yapalım. Maliyeti 42 milyar dolar. Yine biz cebimizden para vermiyoruz. Tamamıyla yüklenici firmalar tarafından çıkıyor. 20 yıl çalıştıktan sonra bu tesisler ya tekrar devlete teslim ya da yeniden oturup anlaşıp bedelini teslim alacağız.

-Kampanyamız için elimizdeki tüm imkanları sonuna kadar kullancağız. Samimiyet, kararlılık bu seçimde de şiarımız olacak.

-Bizde proje var. Muhalefetin anlatacak hiçbir eseri yok.

-Eğitimde sağlıkta adalaete, emniyette, tarımda, gıdada, ulaşımda anlatacaklarımız var. Düşmüşün yanında oluşumuz yolsuzlukla yasaklarla mücadalede anlatacaklarımız var.

-Gezi olayları sırasında Kadıköy’de eylem yapanlar polisle çatışanlar  o gün duvara bir slogan yazdılar. O sloganı asla unutmayın. Neydi o slogan. Bu çok önemli. ‘Zulüm 1453’te başladı’.  Kadıköy’de duvara bunu yazdılar. Bunlar hiç bir zaman Fatih’i ve onun ordusunu benimseyemediler. Hep kahrettiler çünkü bir karanlık bir çağın kapanışını hazmedemediler.

-Gezi olaylarıyla, 17 aralık operasyonunda bir şeyin hesapları görülmek istendi. Benim ülkemin masum gençleri, emniyet ve yargıdaki masum memurlarımı kullanmak istediler.

-Gezi olayları ve 17 Aralık operasyonunda temel bir benzerlik var. Gezi eylemlerinde Taksim platformu, kanal istanbul, 3. köprü, 3. havalimanına karşı çıkmıştı. Yazıklar olsun size. 17 Aralık’ta da bu küresel projelerin  Gezi’de başaramadıklarını 27 aralık’ta başarmaya çalıştılar. Aktörler farklı olabilir ama patronlar aynı. Bunları yönlendiren aynı.

  -Bizim MİT’imizi tehdit eden hangi zihniyet? CHP.  Paralel devlet yargısıyla, bunun yanında güvenlik gücünün bir kısmıyla bağlantı kuruyor. Bu bağlantıyla MİT’in araçlarına el koymak istediler. Bir savcının benim yetkim olmadan bu tür bir müdahalesi yoktur 26. Madde çok açıktır. Benden izin alması lazım, güvenlik güçlerimiz hayır dediler, baktırmayız dediler.

-İkinci de bu defa jandarmadaki ayaklarıyla bu işi yapmaya başladılar. Çok enteresan MİT’in bu araçlarına 200-250 kişiyle gittiler. MİT’in 10 kadar elemanı var, yere yatırdılar, ellerini kelepçelediler. Bunların içinde asker de var, polis de var.

-Bunlar dedi ki biz MİT mensuplarıyız. Bütün hazırlıklarıyla geldiler, kompresörlerle geldiler. O sandıklarda ne var ne yok onu göreceklerdi. Bu genel müdür ne dedi, silah taşıyorlar dedi. Bu genel müdür hakkında yasal işlem yapacağız. MİT’e silah kaçakçısı demek senin ne haddine. Sen önce siyaseti öğret, sen hala SGK’da yaptığın yolsuzluklarla yola devam ediyorsun. Senin ne olduğunu bu millet biliyor. Kasetle geldin sen.

-17 Aralık’tan bugüne kadar malum örgüt sürekli yolsuzluk ittifaklarını dile getiriyorlar, yargı ve emniyetteki atılımlarımızı eleştiriyorlar.
Medya, TÜSAİD bunu yapıyor, siyasi partiler bunu yapıyor. Bütün bu çevrelerin yargı içinde, emniyet içinde artık tehlike arz eden paralel yapıyı eleştirenleri göremezsiniz.

-Yolsuzluk diyerek paralel yapının üzerini örtmeye çalışıyorlar. Ananası da görmüyorlar. Gazetelerinde benim eşime ananas ikram ettiğimi gösteriyorlar. Ben öyle bir görüntü vermişsem benim görüntüm gerçek ananastır. Ama sizin ananasınız ihaledir ihale.

– Her türlü hırsızlık yolsuzluk kötüdür. En büyük  hırsızlık yolsuzluk milli irade yolsuzluğudur. Milli iradeyi çalmaya kasteden asıl hırsızdır, asıl yolsuzdur. Milli iradeyi kasteden karşısında bizi bulur.

SARIGÜL DOSYASINI AÇIKLADI

-İBB Başkan adayınızın dosyasını açıklayın yoksa ben açıklayacağım dedim. İki gündür hiç cevap yok. Elimde CHP’nin hazırlamış olduu Kasım ayında yayınlanan Şişli Belediyesi’ne ait araştırma komsiyonunun raporu var. Altında da kendi elemanlarının imzaları var. Mehmet Ali Özpolat, İsmet Atalay, Sırrı Özbek İstanbul milletvekilleri. Çalışmayı bunlar yapmış. Birinciyi açıkladım.

Elimde CHP’nin, Şişli Belediyesi’ne ilişkin iddialarla ilgili kurulan komisyonun hazırladığı 57 sayfalık rapor var. Birincini açıkladım. İkinci yapı ruhsatı üzerinde çok sayıda yolsuzluk ve usulsüz oynama yapılmış. Aldıkları parayı da borç olarak aldığını söylüyorlar dışarıda bir mühendislik bürosu üzerinden.”

-Bakın burada Mustafa Sarıgül yolsuzluk dosyası diyor. Ben demiyorum Kılıçdaroğlu’nun kendisi diyor. Buyrun, buyrun. O gün yolsuzluk yapan bu kişiyi ne oldu da temize çıkarıyorsun, adayın yapıyorsun.

İNŞAAT MAFYASIYLA İŞBİRLİĞİ YAPMIŞLAR

-İkincisi yapı ruhsatı. Üzerinde çok sayıda oynama var. Bu oynama nedeniyle yolsuzluk yapıldı. Bu elektronik posta değil ha, orijinal. Ben belediyecilikten geliyorum. Bunların hangi fırıldağı nasıl çevirdiğini biliyorum. Güzel de bir oyun oynamışlar, aldıkları parayı da borç olarak aldıklarını söylüyorlar, dışarıdaki bir mühendislik firmasından. Alanın da ismi var, bu da beyefendinin yanında çalışanlarından bir tanesi.

-Şimdi geliyorum finale. Şişli Belediyesi’nde, belediye başkanı olmak üzere şu an ismi açıklanan kişi kaçak inşaat yapısına göz yummuş, kolaylık sağlamış. Bunların hepsi bu dosyada var. İnşaat mafyasıyla işbirliği yapmışlar. Belediye Başkanı baş sorumludur. Bunu kim diyor, komisyon diyor.

CHP’YE BİR ŞANTAJ MI VAR?

-CHP’nin ananasçı örgütle ittifakı da aklı selim değildir. Bir tehdit varsa, şantaj varsa bilelim. Eğer tehdit, şantaj yoksa kendi kendilerine bu ittifakları yapıyorlarsa CHP seçmenine çok yazık ediyorlar.

-Bayağı hastane sahibi olmuş benim eşim. Nerede bir açılışa katılmışsa orası muhakkak bizim. Elinize dizinize dursun. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Ne damadım ne oğlum rüşvete yolsuzluğa bugüne kadar bulaşmamışlardır. Asla haramda elleri gözleri yoktur. Evlatlarım vakıf insanlar durumundadırlar. Vakıf noktasında hizmetleri vardır.”

-Oğlum Bilal’e yapıştırılmak istenen yafta bunların hepsi bir iftiradır. Oğlum ve damadım asla ne rüşvete ne de yolsuzluğa bulaşmıştır.

BİZ BU ÖRGÜTLE MÜCADELE EDECEĞİZ

-Yargının içinde bir örgüt kuruluyor. Bunlar millet adına değil, örgüt çıkarları adına karar veriyor. Medyaya, iş dünyasına sesleniyorum. Bugün bize yapılan yarın size yapılacak. Nitekim yapılıyor da.

-Biz bu örgütle mücadele edeceğiz. Sadece bu örgütle değil, bu örgütü maşa gibi kullananlarla da mücadele edeceğiz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.