Aynaya bakıp konuşsunlar

Karacabey Belediye Başkanı Ergün Koç, Tavşanlı Mahallesi sınırları içerisinde yer alan Küçük Sanatlar Bölgesi’nin imar planında “Ticaret Bölgesi” olarak işaretlenmesine yönelik Belediye Meclisi’nde yaşanan süreci tüm ayrıntılarıyla açıkladı.
Başkan Koç, “Ticaret Bölgesi”nde çok sayıda dükkanın faali-yete geçmesine imkan tanınacaktır. Bu aşamada hiç kimseye peşkeş çekmediğimiz gibi, imar planı değişikliği yaparak, her gün medyada adı geçen bazı isimlerle mukayese bile edilemeyiz. Belediye’mizde dürüstlük çerçevesinde yürütülen ve buna karşın reddedilen imar planı değişikliğinden bazı siyasilerin rant elde etme hayallerini de yıktığımız için üzgünüz. Önce medyada dillerden düşmeyen rantiyecilerin kim olduğuna bakarak konuşsunlar. Aynaya bakmadan konuşanlara gerekli cevabı veririz. Bu konuda hiçbir menfaat temini ve bizim söz vermemiz ortada yok iken siyasi senaryolar uyduranların önce kendi iç bünyesinde kimlerin söz verdiğini araştırmalarını tavsiye ederiz. Herkes ağzından çıkana dikkat etmek zorundadır” diye konuştu.
Yarıdan fazla imza toplandı
Belediye Meclisi’nin 8 Nisan 2008 tarih ve 2/56 sayılı kararıyla, Küçük Sanatlar Bölgesi’nin Ticaret Bölgesi’ne dönüştürülmesi amacıyla, söz konusu ada üzerinde bulunan parsel sahiplerinin yarıdan fazlasının imzalı talebi gerektiği şeklinde hüküm verildiğini açıklayan Belediye Başkanı Ergün Koç, karara tüm ihtisas komisyonlarının katıldığını ve Belediye Meclis üyelerinin tümü tarafından imzalandığı belirtti. Daha sonraki günlerde, mevcut ada üzerinde bulunan parsel sahiplerinin Belediye Meclisi kararına uygun biçimde imza vererek, yarıdan fazlasının Ticaret Bölgesi’ne dönüşme isteğini Belediye’ye bildirdiklerini kaydeden Koç, “Karacabey Belediyesi olarak ilçemizdeki imar planı değişikliği sırasında kimseye peşkeş çekmedik, kendimize menfaat sağlamadık. Bu örnek davranış ortada dururken, ülkemizde böyle durumlarda kimlerin peşkeş çektiğini ve menfaat elde ettiğini medyadaki haberlerden halkımız takip etmektedir. Aynaya bakmadan konuşanlara sadece gülüyorum. Müzikhol işletmesine gelince; burasının ruhsatsız çalışmaktan ve sahte imzalı belgeler yüzünden kapandığını kamuoyu bilmektedir. Ticaret Bölgesi’nde yalnızca bu işletme değil, çok sayıda dükkana da faaliyet hakkı doğacaktı. İlçemizde bir çok ailenin içkili mekanlardan şikayeti bizlere iletilmekte ve bu gibi yerlere para ve kapatma cezaları verilmektedir. Karacabey’deki ailelerin huzurlu yaşama hakkına katkıda bulunmak amacıyla, bu tür yerlerin şehir dışında denetlenmelerinin daha doğru olacağını düşünmüştük. Biz bu konuda hiç kimseye vaatte bulunmadığımız gibi, hiç kimseye de başkaları gibi söz vermedik. Kimlerin söz verip, sözünde durmadığını buyursun, muhatapları araştırsın.
Belediye’de bunca yıl kimsenin rengine, dinine, ırkına ve makamına bakmadan, hiçbir ayrım yapmadan hizmet veriyoruz. Kaç siyasetçi böyle bir etik kural için hassas davranmaktadır? Her gün haber programlarında kimlerin ve hangi siyasetçilerin yanlışları ortaya dökülmektedir? Ağzı olan değil, dürüst, çalışkan, ilkeli, Karacabey’i ve halkını sevenlerle, savunanlar konuşmalıdır. Laf olsun, siyaset torbası dolsun diyenler varsa, Karacabey’e layık olup, olmadıklarını önce düşünmeleri gerekir” dedi.
Koyuncu’nun sözlerine sert eleştiri
AKP Bursa Milletvekili Ali Koyuncu’nun önceki gün Karacabey basınına verdiği demeci eleştiren Ergün Koç, “Siyasette ilkeden, mertlikten ve net olmaktan söz edenler bunları uygulamasını ne zaman öğrenecekler?” dedi.
Siyasette ilke ve mertlikten bahsedenlerin Karacabey halkına verdiği sözleri yıllardır tutmadığını ileri süren Koç, “Emir ve yetkiyi halktan alırız. Halkın dertlerine duyarlıyız. Halkın sorunlarına çözüm arıyoruz. Karacabey halkını satmadık. Siyasette ilkeli ve mert insanlarız” diyorlar. Acaba ben ve Karacabey halkının kulakları duymuyor, gözleri görmüyor mu? Değerli Karacabey halkının tüm itirazlarına ve bu konuda bazı kişi ve kurumların bile dava açmalarına karşın, çimento fabrikası, kireç ocağı ve kum ocağı ile Karacabey’in havasını, suyunu kirletmek, ovasında yetişen sebze ve meyveyi yok etmek uğruna halktan mı emir aldılar? Duble yol vaadiyle ova köylerini yıllarca oyalamak. Tarımda Karacabey Ovası’nı damla sulamadan mahrum bırakmak. Gölecik Barajı yapılacak masalıyla insanları avutmak. Halkın sorunlarına çözüm bulmak mıdır? Kireç ve çimento tozlarıyla Karacabey Ovası’nın seneler sonra çoraklaştığı, çiftçi ürün yetiştiremediği, çiftçiliğin Karacabey’de bitirildiği günler geldiğinde kimler sevinecek? Kim üzülecek! Traktörü, tohumu kim satacak? Kimler kına yakacak?
Ekonomik sıkıntılarla her geçen yıl beli bükülen çiftçilere netlikten, ilkeli olmaktan, mertlikten dem vurmaya devam edecekler varsa, Karacabey köylerinde çiftçinin halini sorabilirler. İktidar nimetlerinden altı yılda Karacabey’e ne verdiklerini ilçe merkeziyle , köy kahvelerinde anlatabilirler. Çimento fabrikası, kireç ocağı, Gölecik Barajı, Yeniköy’den kum çekme olayları için kimden emir aldıklarını, halkın yanında mı, yoksa karşısında mı olduklarını Karacabey halkına sorsunlar bakalım, hangi cevabı alacaklar? Sözde mertlikle, Karacabey halkını seviyorum demekle olmaz. Parti çıkarlarını her şeyin üzerinde görenlerin ise bunların hiçbirini anlayacağına da inanmıyorum” şeklinde konuştu.