AKP öğretmenlere sahip çıkmıyor

CHP İlçe Başkanı Mümin Ereselli, iktidarın eğitimi önemsemediğini ileri sürdü:

İlçe yönetim kurulu toplantısında 21 Aralık günü kamu emekçilerinin bütçeyle ilgili olarak iş bırakma (grev) eylemini değerlendirdiklerini belirten Ereselli, “İş bırakma eyleminde sadece Eğitim-Sen’li öğretmenleri görebildik. Diğer kamu çalışanlarının greve destek vermemeleri düşündürücüdür. Kamu çalışanlarının yılgınlığa ve korkaklığa itildiğini gözlemledik. Özellikle sağlık çalışanlarının alanlarda olmaması daha da üzücüdür. Bu görüntü AKP’nin ileri demokrasisine yakışmamaktadır. Daha çok özgürlük isteyen AKP, çalışanların üzerinde baskıcı bir rejim uygulamaktadır” dedi.

Öğretmenlerle ilgili yaptıkları çalışmaları kamuoyuyla paylaşmak istediklerini kaydeden CHP İlçe Başkanı Mümin Ereselli, “Öğretmenler AKP döneminde çok şey kaybetti. Öğretmenlerin ne kadar tatil yaptığından habersiz olan ve ilk açıklamasında ‘Öğretmenlerin 3 aylık tatilini kısaltacağını’ belirten Milli Eğitim Bakanı, ‘eşit işe eşit ücret’ten öğretmenlerini yararlandırmadı. Ancak, kendi getirdiği bakanlık bürokratlarının ‘ikramiyeli’ yüksek ücretler almasını başardı. Milli Eğitim Bakanı Sayın Dinçer öğretmenine değil, sadece kendi getirdiği kişiler için çalışıyor. Öğretmenler nasıl isyan etmesin. AKP hükümeti 2002 yılının Aralık ayında kuruldu. Devralınan tablo ile AKP’li dönemde eğitim-öğretim alanında neler kaybedildiğine şöyle bir bakalım:

2002 yılında bir ilköğretim öğrenci velisi eğitim-öğretim yılı içinde çocuğu için 720 lira eğitim harcaması yapıyorken, 2011 yılındaki harcaması 3 bin 200 liraya yükseldi.

2002 yılında eğitim yatırımlarına ayrılan pay yüzde 17 iken, 2011 yılında bu oran yüzde 6’a kadar geriledi.

2002 yılında 2.122 özel dershane varken, 2011 yılında bu sayı 4.099’a yükseldi. Aynı dönemde dershanelere giden öğrenci 606 binden, 1 milyon 234 bine yükseldi.

2002 yılında özel okullara giden öğrencilerin sayısı 223 bin iken, 2011’de bu sayı 498 bine yükseldi.

2002 yılında eğitimde sözleşmeli, ücretli, vekil vb adlar altında güvencesiz istihdam söz konusu değilken, bugün 60 binden fazla ücretli öğretmen, 15 bin civarında 4-c’li ve on binlerce taşeron yardımcı hizmetli okullarda görev yapıyor.

Stajyer öğrencilere önceden brüt asgari ücretin üçte ikisi ödeniyorken, bu oran net asgari ücretin üçte birine düşürüldü.

Kadınlar için 58, erkekler için 60 olan emeklilik yaşı 1 Ekim 2008’den itibaren ilk işe girenler için geçerli olmak üzere hem kadınlar, hem de erkeklerde 65’e çıkarıldı.

2008 öncesinde kamu emekçileri hastaneye gittiklerinde parasız tedavi olabiliyorken, bugün her adımda katkı ve katılım payı ödemek zorunda.
Zam değil düşüş oldu.

1 Ocak 2012’den itibaren 1.700 lira maaş alan bir öğretmen, 85 lira Genel Sağlık Sigortası primi ödeyecek. Böylece maaşlarında artış değil, azalma yaşanacak.

Ocak 2011’de, 1.700 lira maaş alan bir öğretmen 14 küçük altın alabiliyorken, Aralık 2011’de tüm maaşıyla sadece 9 adet küçük altın alabiliyor.

2003 yılı öncesinde memuriyet atamalarında “ilk atama yolluğu” ödeniyorken, 2003 sonrasında kaldırıldı” şeklinde sözlerini bitirdi.

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.