“3’lü olunca, güçlü olunmuyormuş”

Karacabey Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı Hüseyin Erol, ülke genelinde ve ilçede kar yağışı nedeniyle yaşanan olumsuz durumlara dikkat çekerek Karacabey Belediyesi’yle birlikte Bursa Büyükşehir ve iktidarı eleştiri yağmuruna tuttu.
“Dedikleri gibi 3’lü olunca güçlü olunmuyormuş, iş bilmeyince sorunlar çözülmüyormuş. Keramet 3’lü olmakta değil, iş bilmekten geçiyormuş” diyerek sert açıklamalarda bulunan Başkan Erol yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere verdi; “Geçtiğimiz cumartesi gününden itibaren milletimiz kar esareti altında. Güzel ülkemde terör almış başını gitmiş, ekonomik sorunlar ise hat safhada. Bunlar yetmezmiş gibi kar çilesi var olan birçok sorunun üzerine tuz biber ekmekte.
Teknoloji ilerledi, ülkemiz dünya standartlarında teknolojiye sahip, süper güç olduk naraları atılıyor fakat meteorolojinin günler öncesinden yaptığı yoğun kar yağışına bir türlü çözüm üretmiyor veya üretemiyoruz.
Ülke genelinde “3’lü olsun, güçlü olsun” sloganları ile çıkıldı yola. 15 senelik tek başına iktidar olmanın verdiği güçle; ilerlemek ve mevcut olan atıl düzeni revize etmek amacı ile çıkılan yolda; bir çok KİT özelleştirildi, adı ilk defa duyulan birimler kuruldu, bir sürü atamalar yapıldı, görev paylaşımı ve görev aktarımları oldu fakat, yapılan bu hamleler yaralara derman olmayı bırakın günler öncesinden bilgisine sahip olunan kar yağışının yaratacağı sorunlara bile derman olamadı. Sonuç olarak bir kar yağdığında bile ülke genelinde sınıfta kalındı.
Şimdi bazı arkadaşlar veya görevliler kızacak ama; onlar kızacak diye de biz doğru bildiğimizi söylemekten kaçınacak değiliz. Bunları yazarken de amacımız körü körüne muhalefet etmek falan değil, çamur at tutmaz ise izi kalsın felsefesi hiç değil. Zaten görünen köy de kılavuz istemiyor, ap açık ortada.
Türkiye’nin en büyük metropol şehri İstanbul’dan tutunda, ülkenin bir çok yerinde olduğu gibi Karacabey’de de aynı sorunlar.
Hani Büyük Şehirli olunca sorunlarımız azalacak diyorlardı ya, bırakın azalmayı çığ olma yolunda süratle ilerlemekte. Kar esaretinin yanında, yaz ortasında, hem de ramazan ayında yaşanan su kesintisini tam unuttuk derken, bu kadar karın altında da su kesintisi yaşanmasına insanın gülesi geliyor. Üstüne üstelik birde elektrik kesintisi eklenince insanın gülerken ağlayası geliyor.
Elektrik kurumlarını özelleştirdik ya, hani daha iyi hizmet alabilmek için. Daha iyi olan tek şey faturalar ve fatura okunduktan sonra 10 gün içinde ödenmediği taktirde elektriğinizin kesilmesi. En iyi yapılan şey kısaca tahsilat kısmı. Değme Hasan’ımın yağlı böreğine!!!!
Karacabey’in mevcut deniz kenar şeridini, sahil projesi adı altında modern bir görünüme kazandırmak amacı ile çalışmalar başlatılıyor fakat yaşadığımız bu kar yağışından sonra bu bölgede 3 gün elektrik kesintisine engel olamıyoruz. Hemen aklıma, “ALT YAPI OLMADAN ÜST YAPI OLMAZ” sözü geliyor.
Bursa Karacabey yolunda, belki Türkiye’nin en fazla trafik akışının olduğu yolda 40 km’lik araç kuyrukları yaşanıyor ve yol 15 saat gibi trafiğe kapanıyor… Gene gülüyoruz.
Hiç bir şey bilmiyorsan, yılın büyük bir kısmını kar altında geçiren ülkeler var. Onların uyguladıkları çözüm yollarını araştırıp öğrenirsin ve kendi ülke şartlarına entegre ederek çözüm yolları üretirsin. Bu kadar basit bir şey bile, iş bilmezliğin başka bir göstergesi.
Birde sosyal medyada görüntüleri paylaşılan ve Bursa’da bir belediyeye ait kumlama kamyonun arkasında yola avuç avuç kum atan görevlinin yaptığı davranış ise sorumsuzluğun tavan yaptığı noktadır. Bu görev aşkıyla donanmış !!!!??? personeli işe almak ise o belediyenin personel görevlendirmedeki düşünce sisteminin de bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
Koskaca Karacabey’e tahsis edilen 3-5 tane dozerle bu sorunun bertaraf edileceğini düşünen zihniyet ile, kumlama kamyonunun kasasından avuç avuç kum atarak karları eriteceğini düşünen zihniyet arasında hiç bir fark yok.
Bu yaşanan problem yumaklarında belediyelerin eksiklikleri olduğu gibi kat be kat fazlası büyük şehirde, ondan daha fazlası da hükümet ve yöneticilerinde. Yani dedikleri gibi 3’lü olunca güçlü olunmuyormuş. Keramet 3’lü olmaktan değil, iş bilmekten geçiyormuş. İş bilmeyince sorunlar çözülmüyormuş. İşin özü; mühür bende söz bende deyince işte bu tabloları yaşamak kaçınılmaz oluyor ve bütün bu yaşanan sorunların faturasını yine cefakâr ve fedakâr halkımız ödüyor.
Sular kesik, elektrikler yok, her taraf kar altında, ama yaşasınnn DUBLE YOL YAPTILAR…”