“Uluabat çamur deryası içinde!”

CHP Karacabey Belediye Meclis Üyesi Kemal Ziya Koşaner, Uluabat Mahallesi’nin çamur deryası içinde kaldığını savunarak, “Kim bakacak bu alana, Karacabey Belediyesi mi, yoksa Büyükşehir mi? Yetki kargaşası mı var yoksa?” dedi. Uluabat’la birlikte tüm kırsal mahallelerdeki sorunlara parmak basan Koşaner, yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Karacabey’imizin güzide köyü, bazılarına göre Mahallesi olan Uluabat’tan duyarlı arkadaşlarımız geçen gün bizleri çay içmeye davet etti. Bunun üzerine CHP İlçe Başkanımız Murat Tanrıverdi ile birlikte davete icabet ederek Uluabat’a gittik. Sıcak bir ortamda çaylarımızı yudumlarken, yanımızda oturan köy halkından bazı vatandaşlarımız bizleri ‘şöyle bir gezelim’ diye dışarı çıkardı.
Ve başladılar şikayete; “Bakın beyler, arkadaşlar; bizim köyümüz yol üstüdür, bir çok yabancı buraya uğrar. Hafta sonları da gölümüzün olmasından dolayı ziyaretçimiz eksik olmaz. Gelirler kahvemizde otururlar, esnafımızdan alışveriş yaparlar. Son dönemde ızgara da yapan kasabımız çok gözde bir yer oldu. Ekmeğimizi sizler de bilirsiniz, söylememize gerek yok.” diyerek ekledi: “Tüm bunlara rağmen biz utanıyoruz.” dediler.
Şaşkınlıkla ‘neden’ diye sorduk.
“Neden olacak, siz bu gördüğünüz yola arabanızla girer misiniz?”
Etrafımıza bakındık, gerçekten cami ile okul arasında 50 metre uzunluğundaki yol o kadar bozuk ki, değil araba ile gitmek yaya bile yürünmez. Yoldaki çukurlar su dolu; vıcık vıcık çamur. Çukurun birinden kaçsanız diğerine mutlak düşersiniz. Uluabatlı Hasan Heykeli’nin yanından köy dükkanlarına giriş ve çıkış olarak kullanılan yol çukur ve kasis ile dolu.
Uluabat halkından arkadaşlara sordum; ‘Yapmıyorlar mı bu alanı?’
“Yapıyorlar” dediler ve; “Ama gelip iki kürek toprak atıp düzleyip gidiyorlar. Yağmur yağınca işte böyle oluyor.” diye de eklediler.
Düşündüm. 30 yıldır Karacabey’deyim ve Uluabat Köyü işim gereği en fazla gittiğim yerlerden biridir. Kum arabaları, kum çekerken dahi bu kadar kötü olmamıştı burası.
Camiyi onardınız, heykeli güzelleştirdiniz. Ama çevresi hak getire. Cami onarılalı epey bir zaman oldu, heykel ise nerdeyse tam bir yıl oldu yapılalı.
Kim bakacak bu alana, Karacabey Belediyesi mi, yoksa Büyükşehir mi? Yetki kargaşası mı var yoksa?
Bir kanunla köyleri mahalle yapmakla iş bitmiyor. Mahalle yapıyorsunuz, elinden köy tarlasını, köy konağını, köy kahvehanesini ve diğer mallarını alıyorsunuz. Aldığınızla kalmıyor, onları satıyor, kiraya veriyor ve gelirini belediye kasasına indiriyorsunuz. Hatta bazı alanları örneğin 82 bin 550 m2’lik alanı (Harman yerini) doldurup yükseltiyorsunuz. Hangi amaçla yükselttiğiniz bile bilinmiyor. Sonra iş yol bakımı ve diğer onarımlar olunca yok! Vatandaş çamur deryası içinde gezsin. Araba çukura düşüp bütün vidaları yerinden oynayacakmış, varsın oyansın. Birileri inşallah en yakın zamanda Uluabat halkının haklı yakınmalarını duyar da bir el atar bu yere.
Çamursuz, çukursuz düz yollarda yürümek temennilerimle Uluabat ve diğer tüm köy ile mahallelerde yaşayan bütün hemşehrilerimize girdiğimiz bu yeni yılda sağlık ve mutluluklar dilerim. Herşey gönlünüzce olsun.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.