Türkiye 15 Yıl Önce İşgalin Eşiğinden Döndü

Türkiye 15 yıl önce 1 Mart 2003 günü TBMM’nin demokratik süreçleri sayesinde bir ABD işgalinin eşiğinden döndü. 1 Mart Tezkeresi adı verilen Bakanlar Kurulu Tezkeresi, o tarihi anda yasama ve denetim görevi yapan TBMM’de kıl payı reddedilmeseydi Irak’ın işgali amacı ile 62 bin ABD askeri, 255 uçak ve 65 helikopter belirsiz bir süre için topraklarımızı işgal edecekti. Bunun yanında İncirlik üssü ve İskenderun limanı başta olmak üzere Trabzon limanı da dahil olmak üzere savaş bölgesi ile ilgisi olmayan pek çok liman ve havaalanı da ABD denetimine verilecekti.
Neyse ki TBMM’nin iradesi galip gelerek tezkere için verilen kabul oyları daha fazla olmasına rağmen kabul oyları 267’yi bulamadığı için tezkere reddedildi. ABD ve AKP ileri gelenleri büyük şok yaşadı. ABD bu reddedilişin intikamını 4 ay sonra Irak’ın Süleymaniye kentinde 11 Türk askerinin başına çuval geçirerek ve “Ergenekon-Balyoz” tertiplerini yaparak aldı. Ancak bu dersi hiçbir zaman unutmadı.
Tezkere olayı üzerindeki gizlilik perdesi henüz kalkmamasına rağmen olay basına şöyle yansıdı: TBMM’den, gereği, kapsamı, sınırı ve zamanı Anayasanın 117’inci maddesine göre millî güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasından yüce meclise karşı sorumlu bulunan hükümet tarafından belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kuzey Irak’a gönderilmesine; etkili bir caydırıcılığın sürdürülmesi amacıyla Kuzey Irak’ta bulunacak bu kuvvetlerin gerektiğinde belirlenecek esaslar dairesinde kullanılmasına ve muhtemel bir askeri harekat çerçevesinde yabancı silahlı kuvvetlere mensup hava unsurlarının Türk hava sahasını Türk makamları tarafından belirlenecek esaslara ve kurallara göre kullanmaları için gerekli düzenlemelerin hükümet tarafından yapılmasına, Anayasanın 92’inci maddesi uyarınca 6 ay süreyle izin verilmesi istendi.
Tezkerede, 62 bin yabancı askeri personelin Türkiye’de bulunması öngörülüyordu. Yabancı kuvvetlerin hava unsurları 255 uçak ve 65 helikopter bulundurabilecekti. Tezkerenin 6 ay süreli olacağı belirtilmesine rağmen kaç kez uzatma olacağı da belirsizdi.
Yapılan oylamaya 533 milletvekili katıldı, 250 ret, 264 kabul, 19 çekimser oy kullanıldı. Ancak, Anayasa’nın 96. maddesinde öngörülen 267 salt çoğunluğa ulaşılamadı. Bu durumda, tezkere kabul edilmemiş sayıldı.
AKP ve ABD meclisten tezkerenin geçeceğinden o kadar emindiler ki, tezkerenin meclise gelmesinden çok önce askeri malzemelerini İskenderun limanına çıkarmışlar ve Güneydoğu bölgemizde çalışmayan fabrika binalarını ve boş tarımsal depoları kiralayarak askeri malzemeleri depolamaya başlamışlardı. Oylama tam bir şok yarattı. Bu tezkerenin reddedilmesi sonucunda sadece Türk ordusu cezalandırılmadı. Tezkerenin reddedilmesinde önemli rol oynayan CHP lideri Deniz Baykal ve ret oyu veren AKP milletvekilleri de cezalandırıldı. Deniz Baykal’a kaset kumpası kurulurken 100 kadar AKP milletvekili siyasetin dışına itildi.
AKP’nin kurucularından Ertuğrul Yalçınbayır o tarihi günü şöyle anlatıyor: “TBMM’de Kapalı oturum yapıldı. Gizlilik kararı hâla kaldırılmadı. Bu gizli tutanaklar açılırsa oradaki konuşmalar kamuoyuna yansır. Oradaki konuşmalar içinde dönemin CHP lideri Deniz Baykal’ın etkileyici tespitleri ve konuşmaları ortaya çıkar. Bazı AKP’lileri etkilemiştir. Tayyip Bey’in sözü yerine Deniz Bey’in sözü dikkate alınmıştır. Gizli tutanaklarda önemli hususlar var. Tezkere reddedilince telaşa kapılan hükümet 2 Mart’ta Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i aradı. ‘Ne olur tekrar bu tezkereyi görüşelim’ dedi. Ama Sezer ‘Karar mercii Meclis’tir’ deyip reddedince hükümet ‘Sayın Cumhurbaşkanım zor durumdayız gelin Gül, Erdoğan ve Baykal’ın katıldığı zirve düzenleyin’ talebi de kabul görmedi.”
Tezkere öncesi yapılan toplantılarda AKP gurubunun nasıl tehdit ve şantajla karşılaştığını Yalçınbayır şöyle anlatıyor: “Toplantıda Erdoğan’ın ‘Bu tezkere geçmezse maaşlarımızı memurlarımıza ödeyemeyiz’ sözleri gündeme geldi. Gece yarısı saat 24.00’te Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan’ı aradık, Başbakanlığa çağrıldı. Ekonomik durumla ilgili görüşme yapıldı. ‘Tayyip Bey maaşları ödeyemeyiz diyor. Nedir bu diye’ sorduk Babacan, böyle bir şeyin olmadığını ama ihtiyaten motorlu taşıt vergilerine, emlak vergilerine yüzde 100 zam istedi, yapıldı. Halk bu konuda yanıltıldı. Tezkere geçmedi ama o günden bu yana memurun maaşı ödeniyor.”
Reddedilen tezkere sonrası Türkiye’de ve bölgemizde çok önemli gelişmeler yaşandı. Kısa süre sonra Irak işgal edildi. Ardından bütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika karıştı. Türkiye’de terör bu tarihten sonra azdı. Suriye sınırımızın mayınlardan temizlenmesi karşılığı 49 yıllığına İsrail’e verilmesi yine sağduyu sayesinde reddedildi. Tam yedi yıldır Suriye topraklarında kanlı bir işgal ve savaş sürüyor. Türkiye, başlamasında rol aldığı bu iç savaşın önemli bir parçası haline geldiği gibi savaşın da içine girdi.
Bütün bu gelişmeler, yapısını beğenmediğimiz bir TBMM sayesinde gerçekleşti. Geçen yıl yapılan anayasa değişikliği ile Başkanlık sistemine geçildi ve meclis işlevsiz hale getirildi. 15 yıl önce 1 Martta reddedilen tezkere ile kıl payı farkla toraklarımıza ABD askerlerinin girmesinin engellenmesi ile nasıl bir tehlikenin eşiğinden döndüğümüzü bir kez daha anımsayıp ulus egemenliğinin temsilcisi meclisin önemini daha iyi anlamalıyız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.