TANIK

Ergenekon Davası tam 5 yıldır devam ediyor. Sanık diye alınanların tanıkları bile dinlenmiyor ancak, birçok gazeteci, milletvekili, komutan ve eski Genelkurmay Başkanı'nın  da içlerinde bulunduğu 415 kişiden 94'ü tutuklu yargılanıyor.
Sözde yargılamalar sonunda nasıl bir karar çıkarsa çıksın, toplumu tatmin etmekten uzak olacaktır.
Neden? diye soracak olursanız yanıtı çok açık…
1998 yılından bu yana hapiste bulunan PKK'lı gizli bir tanık düşünün;
Sizce, eski bir PKK'lının, Silivri'dekilerle nerede bir beraberlikleri olmuştur?
Genel Kurmay Başkanı yargılanırken, PKK militanı on yılı geçen süredir hapiste. Bunun gizli tanıklığı gerçekçi olabilir mi? İnandırıcı bulunabilir mi?
Olsa, olsa, bozacının tanığı şıracı olur.
Silivri'de yargılananların davaları benim için Şemdin Sakık'ın gizli tanıklığı duyulunca bitmiştir. Bu şahıs gizli tanık yapılarak, komutanlar ve aydınlar yargılanıyorsa, sözün bittiği yerdeyiz demektir. Yazıklar olsun…
Diğer gizli tanıkları da merak ediyorum. Acaba kimler?
Ergenekon davası kurgulanmış bir davadır. Kurguların uzantıları, “Akil adamlar” uyutması ve PKK'lıların sözde ülkeyi terk etmeleri ile devam etmektedir.
Silah bırakmadan, yargı işlemeden uzlaşma olur mu?
Sıra devlete geldiğinde, hiç kuşkunuz olmasın, susturulması imkansız isimleri de içeri atacaklar. Sonra da, melekleştirilen bebek katili Apo'ya karşılık salıverecekler.
Dengir Mir Mehmet Fırat bir televizyon programında açıkça söylemişti: “1965-1985 yıllarında çizilen haritaların Avrupa uygulaması aynen gerçekleşti.”
Şimdi Ortadoğu ayağındayız.
Haberiniz ola…