Satılık medya istemiyoruz!
Gezi Parkı ile başlayan, kısa sürede Türkiye'nin tüm il ve ilçelerinde dalga, dalga büyüyen direniş var ya.
Çağdaş yaşamın değerleri birer, birer rafa kaldırılırken, baskı altında biriken öfkenin patlamasıyla tsunamiye dönüştü.
Taksim'de, Kızılay'da, Gündoğan'da…
Yeri, göğü inleten haykırış…
Tüm renkleri birleştiren demokrasi ve özgürlük sevdası.
Sağır sultanlar duydu, körler bile gördü de, Dünyayı ayağa kaldıran bu halk hareketini satılmış medya göremedi.
Provokatörlere karşın on yedi gündür süren şanlı direniş bastırdı.
Tarih yazan meydanlara, penguenleri yeğleyen yandaş medya diz çöktü, özür diledi.
On bir yıldır duymayan, görmeyen, yazmayan yani üç maymunu oynayan medyanın bazıları özeleştiri yapmak durumunda kaldı.
Neydi bu düzencileri ürküten tavır?
“Satılık medya istemiyoruz” sesleri.
Bundan daha güzel demokratik tepki olabilir mi?
İstanbul'a, Ankara'ya, İzmir'e destek veren yığınlara, satılık medya istemediğini haykırarak katılan Karacabeylilerin temiz toplumu benimsemiş olması çok doğal ve onurlu bir duruştur.
Kimlerin düzenlediği değil, nelerin istendiğine bakılması gereken Karacabey'deki kutsal isyana ben de katıldım. En çok da, “Satılık medya istemiyoruz” çığlığına alkış tuttum.
Doğrusunu söylemek gerekirse hiç gocunmadım.
Organizasyonun gerçekleştirilmesinde emeği geçenleri kutlamak gerekirken, suyu bulandırmaya çalışmak niye?
Beğenilir ya da beğenilmez, ancak hiç kimse, “Bu slogan burada kullanılamaz” tehditleri savuramaz. Benim adıma hiç kimse karar alamaz ve konuşamaz.
Kim gaza gelmiş?
Ayaklar baş olmuş da, Karacabey'deki eylemi hafifletmeye çalışıyor.
Medyayı tekelinde toplayanları ayıplıyorum.
Yalan, yanlış ve mantıksız çıkışlar, tertemiz duygularla yürüyüşe katılanları incitmiştir.
Karacabey'de “Satılık medya istemiyoruz” sözcükleri, üstelik çok ağır bir dille eleştirilirse, “Satılık medya istiyoruz” algısı çıkar ortaya.
Sonra sorarlar adama,”Kardeşim, siz satılık medya mı istiyorsunuz?
Kaldı ki, genel medya satılıyor da, yerel medya niye satılmasın?
Temiz toplum sesleri, inletsin her yerleri.
Dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar.