Milli Görüş bu milletin neticesidir!

SP İlçe Başkanı Yıldız, açıklamasında; “Milli Görüş varsa bu millet var olmaya devam edecektir. Biz, bu milletin bir neticesiyiz” dedi.
Milli Görüş'ün 3 ideali olduğunu vurgulayan Yıldız, “1969 yılında ortaya konmuş bir ideal. Önce ahlak ve maneviyat. İkinci olarak faizi alın terinden ayırmak. Üçüncüsü de yeni bir dünya kurmak mecburiyetidir. Dünya küçük bir köye dönüştürülmüş. Bu dünyanın da olduğunu iddia eden bir yapı var. Üst kattakiler alt kattakilerin kanını emiyor. Yeraltı ve yer üstü kaynaklarını yok ediyor. Ancak alt kattakilerin daha alttakilerden sömüreceği başka kimse olmadığı için onlar da kendi insanına zulmediyor. İşbirlikçilik yapıyor. Böyle olunca 6 milyar insanlık bir avuç ırkçı Siyonizmin esiri durumdadır” diye konuştu.
Açıklamalarını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın NATO'yla ilgili görüşlerini eleştirerek sürdüren Yıldız, “Başbakan talihsiz bir söz söyledi; 'Türkiye NATO sınırıdır' dedi. Yani, NATO toprağı demeye getirdi. Bu fevkalade talihsiz bir açıklamadır. Sayın Başbakan; bu Türkiye Sultan Fatihlerin, Sütçü İmamların, Yunus Emrelerin ve Rıdvan Hocaların Türkiye'sidir. NATO'nun Türkiye'si değildir. Bu millet, askerinin elbisesiyle dünyaya nizamat veren bir millettir. Onun için bu millet adına hareket edenlerin hele hele yetkisi olanların daha dikkat etmesi gerekir. Nasıl olur da bu sınırlarını NATO sınırları diyerek büyük bir gaflete imza atarsın. Biz bunu kabul etmiyoruz” dedi.
Yıldız, Milli Görüş düşüncesi var olduğu sürece bu topraklar üzerinde Büyük Ortadoğu Projesi'nin uygulanamayacağını belirterek, “Meseleleri iyi görmek mecburiyetindeyiz. Bugün yaşadığımız olaylar bir sonuçtur. Bin yıldır mazlumun yanında yer alan milleti, zalimin yanında göstermeye çalışıyorlar. Biz, bu milletin tertemiz evlatlarıyız. 75 milyonunun da bu milletin tertemiz evlatları olduğuna inanıyoruz.
Türkiye'mizde bugün bu hadiseler yaşanırken çok ciddi bir boşluğu da hep birlikte yaşıyoruz. O da bir muhalefet boşluğudur. Türkiye'de bir muhalefet söz konusu değil. Bunu üzülerek söylüyoruz. Bu kadar hadise oluyor. Kayıkçı kavgası, horoz dövüşü gibi basit basit konularda öyle bir hale gelmiş ki; şuanda AKP'yi ayakta tutan CHP'nin ta kendisidir. Aynı koltuk değneği gibi.
Milli Görüş olarak kimseye bedel borcumuz yok. Sırtımızda yumurta kefesi yok. Milletimizden aldığımız vekâleti, millete vermekten başka hiçbir gayemiz yok. Bizim çıraklık dönemimizde 250 tane ağır sanayi hamlesine temel atacak fabrika yapmışız, 400 bin işsize iş bulmuşuz. 350 tane İmam Hatip Lisesi açılmış, öşür toplayan imamlarımız ilk defa maaşa bağlanmış. İlk defa hacılar karayolu ile mübarek topraklara gitme imkânı bulmuşlar. Bu basit bir şey değil.
İslam Konferansı Teşkilatı'na üye olduk. İslam Konferansı üyeliğini iktidara tercih ettik. İhtilaller oldu; yeniden Refah iktidara geldi. Ne oldu? Havuz sistemi ile D-8 iki tane düğümü çözdü. Havuz sistemi; işçiye, memura, çiftçiye ve herkese ne alıyorsa 4 katını verdi. D-8'ler de bugün sahibini beklemektedir.
Milli Görüşçüleri bu toplumun dışında tutamayız. Milli Görüş varsa bu millet var olmaya devam edecektir. Biz, bu milletin bir neticesiyiz. 75 milyon kardeşimizin hiçbirini ayırt etmiyorum. Hepsi Milli Görüş'ün bir neferidir. Olmak zorundadır; başka çaresi yoktur. Biz onların önünde hareket ediyoruz. Kucaklaşacağımız zamanı bekliyoruz.
Milli Görüş, reçetesiyle geliyor. Biz demiyoruz ki 'düşün peşimize kurtulalım' Biz diyoruz ki; 'gelin hepimizi kurtaracak reçete şu Saadet'in tuttuğu kapıda bulunan reçetedir. Gelin hep beraber bu kapıdan kurtulalım' O reçete madden ve manen bu ülkenin refahının reçetesidir” şeklinde sözlerini noktaladı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.