Milli Eğitim’in dingin yanı

Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yüz akı, Hasan Turhan’ın en
önemli gücü Emin Dingin Büyükorhan’a gidiyor.

            Emin Dingin, soyadı gibi rahat,
huzurlu, güler yüzlü, ayırım yapmayan, herkesi kucaklayan, çalışkan ve üretken
yapısıyla belki de çoktan hak ettiği Milli Eğitim Müdürlüğü görevine getirildi.

            Emin Dingin, Hasan Turhan’ın milli
eğitim camiasına kazandırdığı belki de en anlamlı değerlerin baş köşesinde yer
alan kupa asıydı.

            23 yıllık eğitimci. Bunun 21 yılını
yöneticilik, son 6 yılını da Milli Eğitim’de Şube Müdürlüğü görevini başarıyla
yürüterek geçiren Emin Dingin zor dönemleri kolaylaştırmasıyla tanındı.

            Her teknik direktörün takımında gözü
kapalı kaptan yapabileceği özellikleri taşıyan Emin Dingin, Milli Eğitim
Müdürlüğü’nde açmaza düşenlerin ilk uğrayacağı liman oldu. Uzlaştırıcı
yapısıyla sürekli çözüm üretti ve çevresine güven verdi.

            Emin Dingin keyifle okuduğum, insan
sevgisiyle dolu, aşkla dokunmuş şiir kitaplarında daha iyi tanınıyor.
İsterseniz Şair Dingin’in şiirlerinden birini birlikte okuyalım:

            “Aranmak
istediğin kadar,

            Ara
dostlarını…

            Saygı
beklediğin kadar,

            Saygı
duy başkalarına…

            Sevilmek
istediğin kadar,

            Sev
sevdiklerini…

            Unutma!

            Başkalarının
sevdiği kadar güzeldir insan,

            Hayat
bile sevebildiğin kadar güzeldir,

            Ömür
yürüyebildiğin kadar yoldur,

            Alabildiğince
senindir…

            Aşk
mı?

            Aşka
söz olur mu?

            Arayınca
bulunur…

            Ölüm
desen nedir?

            Doğru
yaşayabildiğin kadardır.”

            Edebiyat dünyamıza üç şiir kitabı
armağan eden şairimiz “En çok baharda ağlar insan” şiiriyle bakalım neler söylüyor:

            “Günler
aylara yürür,

            Aylar
mevsimlere…

            Koşarak
selamsız geçer yıllar,

            Yorulur
insan,

            Kovulur
bir gün hayattan,

            Nasıl
olduğunu anlamadan,

            Yıllar
değildir yaşlandıran,

            Yaptıkları
hiç değil, ya yapamadıkları,

            Ve
erişemediği arzuları…

            En
çok baharda ağlar insan,

            Baharda
yaşlanır,

            Bazen
bir ayrılık hikayesine,

            Bazen
de bir çiçeğin rengine,

            İçli
bir sevda şarkısına takılır,

            Baharda
güler,

            Baharda
büyür,

            En
çok baharda ağlar insan…

            İnsan
yağmurları yağar,

            Nisan
yağmurları gibi her bahar,

            Gözlerden
yüreklere,

            Göklerden
denizlere ulaşır sular,

            İnsan
ağlayınca gözler,

            Nisan
ağlayınca gökler delinir,

            Göz
kirlenir, insan temizlenir,

            Baharda
ağlamak gerekir,

            En
çok da baharda ağlar insan…

            Gelincikler
açar her bahar,

            Yol
boylarında boynu bükük,

            Tek
tek toplanır giderken sevgiliye,

            Göçmen
kuşlar uçar gökyüzünde,

            Şiirler
yazılır, şarkılar söylenir,

            Bir
de selam gönderilir sevgiliye,

            Ve
ağlanır hüzünlü bir aşk hikayesine,

            İnsan
baharda sevdalanır,

            En
çok da baharda ağlar insan…

            Baharlar
uslanır, gözler uslanır,

            Yürekler
uslanmaz ağlamaktan,

            Artık
ne bir göçmen kuş kalır havada,

            Ne
de gelincikler yol boylarında,

            Kimi
taşınır başka diyara,

            Kimi
gider herkesin bildiği yere,

            Nereye
taşınırsa taşınsın insan,

            En
çok hangi mevsimde ağlarsa ağlasın,

            Yeter
ki arkasında hoş bir seda bıraksın…”

            Dizelerinde yüreği daha iyi anlaşılan
Emin Dingin bilinmelidir ki Milli Eğitim camiasında iz bırakanlardandır.
Dürüstçe uygulamaları aranacaktır. Kim bilir? Belki de çok özlenecektir.

            Milli Eğitim Müdürü Hasan Turhan
kısaca nasıl özetliyor O’nu: “Sabrın ve azmin zaferi.”

            Turhan, Dingin için “Çalışkandı, azimliydi, sabırlıydı ve kazandı” demek istiyor. Doğru söylüyor.

            Dingin’i ne kadar anlatsak azdır. En
iyisi O’nu okumaktır: “Bir yürek bir
yürek daha derken baktım ki güzel vatanım Türkiye’nin dört bir yanında binlerce
yüreğim olmuş. Ben bir köy öğretmeniydim. Mesleğim gereği uzun yıllar köylerde
kimi gün ışık, kimi gün yol, kimi gün su oldum. Gün geçtikçe yüreğimi büyüttü
insan yetiştirme sevdası.” diye giriş yaptığı şiir kitabının önsözünde
işine nasıl aşık olduğu görülüyor Emin Dingin’in.

            Fazla söze ne gerek.

Güle güle Dingin. Yolun açık olsun. Seni unutmayacağız,
seni bekleyeceğiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.