KANSERİ ASPİRİNLE TEDAVİ ETMEK!

CHP’nin Tosuncuğu Sinan Çitçi’nin, AKP’li Burhan Kuzu ile kuzu sarması dostluğu 2015’de başladı. Kuzu’nun esrarengiz ölümüne değin danışmanlığını yapan Tosuncuk kendi geleceğinin alt yapısını döşerken, acı gerçekler ağlarını ördü. Okuldan atıldı. Halk TV’den kovuldu. Kurultay Delegesi olduğu CHP’nin ve CHP’nin üst düzey yöneticilerinin ismini kullanarak iş insanlarını dolandırdığı gerekçesiyle Tosuncuğun hakkında onlarca dava açıldı.

KANSERİ ASPİRİNLE TEDAVİ ETMEK!
İbrahim Bursalı
Dolandırıcıları, sahtekarları eleştireceksin, dolandırıcılarla, sahtekarlarla iktidar olmaya çalışacaksın.
Bu ne yaman çelişkidir? Şaşırmamak elde değil.
Anlaşılan CHP İl Başkanı İsmet Karaca, dolandırıcılardan, sahtekarlardan yana tavır almayı yeğledi. Neden acaba?
Anımsayacaksınız, geçen hafta “İsmet Kime Kısmet?” başlıklı somut verilere dayalı bir yazı yazmış, CHP’yi basamak yapanları herkesin anlayabileceği dille gündeme getirmiştim.
CHP ile hiç uyuşmayan dolandırıcılarla, sahtekarlarla ilgili yazı sağır sultanın dikkatini çekti de, bir tek Kime Kısmet’ten ses çıkmadı. Üstelik, CHP’nin 33 bin lirasını buharlaştıranları İl binasına davet ederek, nazire yaparcasına birlikte fotoğraf çektirdi. Üstelik bu fotoğrafları CHP’nin sitesinden paylaştı. “CHP kimmiş, ben ne dersem o olur” demeye getirdi. Sözüm ona gövde gösterisi yaptı.
Sormadı, soruşturmadı.
Yazılanların doğru olabileceğini, bunların partiye zarar verebileceğini hiç aklına getirmedi. Küçücük bir inceleme yapma gereği duymadı.
Benim dolandırıcım, benim sahtekarım iyidir mantığını öne çıkardı. İlginç değil mi?
Belgeler ortada, tartışma götürmeyecek kadar gerçek.
CHP Karacabey ilçe yöneticileri aptal mı da durduk yerde dosya hazırlasın. Söz konusu bu dosyayı İl Başkanlığına göndersin. Neden böyle bir şey yapsın? Neden?
Tüzüğü paspas yapan Kime Kısmet, CHP Karacabey eski İlçe Başkanı (Üç ay önce sosyal medya üzerinden partiden istifa ettiğini duyurdu) 33 bin lirayı buharlaştırmadı diyebilir mi? Diyemez. CHP’de İlçe başkanı sıfatı taşırken, Demokrat Parti adayını desteklediğini, hatta kapı kapı dolaşarak rakip parti adayına oy istediğini görmezden gelebilir mi? Gelemez. Bu yüzden, İlçe başkanı, yerel seçimlerden iki ay önce İl tarafından görevden alındı. Alınmadığını söyleyebilir mi? Söyleyemez.
Çünkü güneş balçıkla sıvanmaz.
Kime Kısmet, Tosuncuğu da bağrına bastı. AKP’li Burhan Kuzu ile son 6 yıl boyunca (Ölümüne değin) kanka olan Tosuncuk, Hüseyin Akkuş döneminde Kurultay delegeliği yaptı. Kurultay delegesi olunca ayakları yerden kesilen Tosuncuğa, “CHP’nin Tosuncuğu” adını, CHP’li iş adamlarını dolandırdığı için İstanbul medyası taktı.
Hakkında onlarca mahkeme açılan ve bir çoğu halen devam eden Tosuncuk, bomba patlayınca, Ankara Özel Atılım Üniversitesi İletişim Fakültesinden atıldı. Halk TV’den kovuldu. Neden acaba? Bunları kim değerlendirecek?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu sürekli aşağılayan yazılar yazan ve bunları yerel gazetelerde yayımlayan ve sosyal medyada paylaşan Tosuncuk, CHP Karacabey İlçe yönetimi tarafından dört yıl önce İl Disiplin Kuruluna gönderildi. Ancak, partilileri rahatlatacak bir sonuç çıkmadı.
Tosuncuğun, Burhan Kuzu’nun esrarengiz ölümünden sonra, Bizim TV Genel Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç’e yaptığı itiraf gibi açıklamasını okuyalım: “Ortada ilginç bir durum var. Burhan Kuzu ile her gün beraberdik. Bana her şeyini anlatırdı. Burhan abinin ölümü normal değil gibi. Cinayet olabilir. Son zamanlarda değişmeye başlamıştı. Şüphe çeken davranışları vardı. Karanlık işler çeviriyordu sanki. Ben, Burhan Kuzu’nun sosyal medya danışmanlığını yapıyordum. Ayrıca, paket taşıma işlerine bakıyordum. “Bu zarfı al götür, şuna ver” derlerdi, ben de götürür verirdim. Karşılığında iki-üç bin lira alırdım.”
Burhan Kuzu’nun karanlık işlerinde kuryelik yapmak ne demektir? Anlaşılır gibi değildir.
CHP’de kurultay delegeliği yaparken, AKP’li Burhan Kuzu’nun danışmanlığını yürütmek, kaç kişiye kısmet olur?
Bu açıklamaları Türkiye duydu da, bir tek Kime Kısmet duymadı.
Tosuncuğun, bir de Karacabey AKP’li Belediye Başkanı Ali Özkan’a attığı mesaja bakın: “Ali Abi, hakkımda çok dava var. Bir de bununla uğraşmak istemiyorum. Senden rica etsem, benimle ilgili şikayetini geri çeker misin? Ben, İyi Parti ve Ayhan Tayfur’un (Millet İttifakı Belediye Başkanı Adayı) oylarını bölüp seçimi AKP adayına yani size kazandırmak için çalıştım.”
Bunların neresi CHP’li?
İlginç gelişmelerin sonuncusunu, Tosuncuğun talih kuşu İsmet Karaca’nın nasıl örtbas ettiğine bir göz atalım.
Tosuncuk, gün geçmesin ki, CHP’yi yıpratan çıkışlarını yinelerken, para karşılığı Burhan Kuzu’ya kuryelik yaptığını kendi ağzı ile açıklaması bardağı bir kez daha taşırdı.
Partililerin, “Hırsızların ne işi var CHP’de?” baskısıyla karşılaşan İlçe yönetimi, dört ay önce Tosuncuğu ihraç istemiyle bir kez daha İl Disiplin Kuruluna gönderdi. Burada da, Kime kısmet devreye girdi ve İlçeden gelen dosyayı Disiplin Kuruluna gönderme gereği bile duymadı.
Kime Kısmet, Kılıçdaroğlu’nun, “O hala bizim partide mi?” uyarısına kulak tıkadı. Özgür Özel’in, Mustafakemalpaşa’da Annesinin yüzüne, “Ben bu partide olduğum sürece, O bu partide yer alamaz” demesini önemsemedi.
İsmet Karaca, Tosuncuğu akladı, pakladı, sakladı.
Bilinmelidir ki, hırsızları eleştirerek, hırsızlarla iktidar olmaya çalışmak, yanılgıdan ötedir.
Bilinmelidir ki, kanser asprinle tedavi olmaz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.