Garipçetekke tehdit altında!

Mustafakemalpaşa
Garipçetekke Köyü’ne kurulması düşünülen mermer ocağı tepkileri de beraberinde
getirdi.

Doğayı ve
Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER) Temsilcisi Seyit Ali Gezici,
Mustafakemalpaşa’ya 14
kilometre uzaklıktaki ve üç tarafı çam ormanıyla çevrili
Garipçetekke Köyü’nün önemine değindi.

            Köyün doğal güzelliğinin yanında
manevi değerleri de içinde barındırdığını belirten Seyit Ali Gezici, kurulması
düşünülen mermer ocağına karşı olduklarını açıkladı.

            Gezici, “Merkeze 50 metre uzaklıktaki
Garipçe Dede Türbesi’nden adını alan köyün hemen yanı başında çoğunluğu meşe
olmak üzere yaşları 100 yılın üzerinde olan ağaçlardan oluşan koruluğu vardır.
Koruluğun içinde Erkız Erenler ve İdris Dede Erenler ol-mak üzere iki türbe
bulunmaktadır. Bu koruluk köylünün kutsal mekanıdır. Koruluktan bugüne dek hiç
ağaç kesilmemiş ve günümüze kadar korunmuştur. Hatta köylüler inançları gereği
ağaçların kendiliğinden kırılan dallarını bile kullanılmamışlardır. Her yıl bu
korulukta Hıdrellez şenlikleri yapılmaktadır. Köy Koruluğu köyde yaşayanlar
için kutsaldır. Köylüler, yurttaşlarımız Alevi-Bektaşi’dir. Köy ve koruluk
geçtiğimiz yıl Endüstriyel Atık Yakma Tesisi yapılmak istenen ve daha sonra
doğal sit alanı ilan edilen İnatlar Köyü’ne sınırdır.

            Erkız
Erenleri ve İdris Dede Erenleri şimdi mermer ocağı tehdidi altındadır.
Garipçetekke Köyü koruluğunun orta yerinde 30 dönüm kadar alan işaretlenerek
Mustafakemalpaşa Orman İşletmesi görevlileri tarafından ağaçlar damgalanmış ve
Köy Muhtarına bu ağaçların kesileceği bildirilmiştir. İşaretlenen bu alanda bir
mermer ocağı açılacağı Köy muhtarına bildirilmiştir. Sevgi Çelikkol isimli bir
kişi adına alınmış ruhsat ile Erkız Erenler ve İdris Dede Erenleri türbelerinde
rahatsız edilecek ve yıllardır orada yetişen çok sayıda meşe ağacı kesilerek
doğal örtü tahrip edilecektir. Üstelik bu gelişmeler sadece ilk aşamada ortaya
çıkacak sonuçlar olup, ocağın işletmeye geçmesinden sonra köye çok yakın bir
noktada olması nedeniyle köyün mermer ocağının çalışmasında olumsuz
etkilenmesi, gürültü ve toz emisyonları açısından bölgedeki canlı yaşamının ve
tarımın sekteye uğraması kaçınılmaz hale gelecektir” dedi.

            Garipçetekke
Köyü Muhtarı Hüseyin Kurt ise, bu alandan ne bir adet ağaç kesilmesine ne de
mermer ocağı açılmasını bütün köy olarak uygun görmediklerini söyledi.
Koruluğun kendileri için kutsal bir yer olduğunu belirten Muhtar Kurt, Bursa
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na ve Bursa Vakıflar Bölge
Müdürlüğü’ne bu bölgenin koruma altına alınması için resmi başvuruda
bulunduğunu kaydetti. Kurt, bu konuda ilgili kurumlardan en kısa zamanda
inceleme beklediklerini vurguladı.

            Kaymakamlığın,
bu korulukta açılacak mermer ocağı ile ilgili gerekli inceleme yaptıracağını
belirtmesine karşın, mermer ocağı sahipleri ve orman muhafaza memurları ısrarla
köye gelip koruluktaki ağaçları keseceklerini ve ocağı açacaklarını belirtip
köy muhtarı ve köylülere baskı yaptığı ileri sürüldü.

            Çevresinde en yeşil ve ormanlık alan
olarak örnek bir köy olan Garipçetekke Köyü’nün mermer ocağı açılmak istenmesi
ile büyük bir tehdit altında olduğu vurgulandı.

            Sıkıntının büyük olduğuna değinen
DoğaDer Temsilcisi Seyit Ali Geçici, “Maden Yasası’nın değişmesinden itibaren
ülkemizin her noktasında yerinde inceleme ve tespit yapılmadan, ihtiyaç
analizleri gerçekleştirilmeden verilen ocak açma ruhsatları ile büyük sorunlar
ortaya çıkmaktadır. Garipçetekke Köyü için verilen ruhsat da bunun en güzel
örneklerinden birini oluşturmaktadır. Bir kişi ya da şirketin ortalama 10 yıl
süre ile kazanç elde etmesi demek olan mermer ocağı için bütün bir köy yok
sayılmış ve hatta köylüler için kutsal sayılan alanların tahribine bile göz
yumulmaktadır” diye tepkilerini dile getirdi.

            Sonucu merakla beklenen
Garipçetekke’deki ilginç gelişmelere Mustafakemalpaşalılar da eleştiri
yağmuruna tutarken, talana izin verilmemesini istedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.