Ergün Koç mantığı ile değil, refleksleriyle yaşıyor!
Karacabey DP Belediye Başkan Adayı Ergün Koç, ya kafayı tamamen sıyırmış refleksleriyle yaşıyor, ya da kuyruk acısı içindeki kankası Şaban’ın tetikçiliğini yapıyor.
Dün, “Tutuklanma korkusuna sağlık sorunu eklendi” başlığı altında bir haber yaptım.
Ergün Koç yine ciyaklamaya başladı.
Fotoğraflardan da anlaşıldığı gibi somut verilere dayandırarak yaptığım haberle ilgili bir tek söz edemeyen Koç, saçma sapan iddialarla saldırıya geçti. Aslı astarı olmayan iftiralarla saldırmaya çalışırken yine savrulmuş ve yine gülünç durumlara düşmüş.
Ne demiş atalarımız? “Kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmaz.” İşte öyle bir şey!
Proje aday olduğuna dikkat çektim: “Ergün Koç, aday ol, Millet İttifakını böl, Yargıtay’daki dosyalar sümen altı olsun.”
Adam, “Proje aday değilim” bile diyememiş.
Gerçekleri dile getiren yazının bir satırını bile çürütemeyenler, sözde gündem değiştirmeye çalışıyor.
Karacabey 1. Asliye Ceza Mahkemesi Koç’a, 15 yıla yakın, kankası Şaban’a 3 yıl, 9 ay hapis cezası verdi.
Neden?
Belediyeyi çok iyi kontrol ettikleri (!) ya da 8. katı “Özel eve” çevirdikleri için olabilir mi?
Neden olmasın?
Rezaleti 10 yıldır yazıyorum.
İşte bu yüzdendir kuyruk acısı var bunlarda.
Sallıyorlar da, sallıyorlar…
Dünkü yazımda söz konusu hapis cezalarını yineledim.
Mahkemenin, “Aynı suçun tekrarlanması nedeniyle paraya çevrilemez, denetimli serbestlikten yararlanamaz” diyerek, 2 yıl, 6 ay hapis cezası verdiği kararını da yayımladım. “Hayır, böyle bir mahkeme kararı yok, böyle bir ceza almadık.” diyebildiler mi? Diyemediler! Diyemezler!
Neden diyemediler biliyor musunuz? Gerçekler değişmiyor da ondan.
Yazdıklarım yalan olsaydı, bunlar adliye koridorlarını mesken eylerdi.
Bu arada, fotokopi ikizleri aleyhime onlarca dava açtı. Nedense mahkemelerden çıkan kararların tümü lehime sonuçlandı.
Gel gör ki, ilkesizlikte bir hayli ilkeli görünenler dur durak bilmiyor.
Kuyruk acıları eskilere uzanıyor demek ki. Örneğin, bir tarihte “Bakırköy Şenlikleri” için toplanan paraların buharlaştığını yazdım. Hesabını verebildiler mi?
Ne gezer?
Örnekler 50’yi geçer.
Fazla uzatmadan, sicili kirli olması nedeniyle çaldığı 6 partinin kapısından geri çevrilen ve sonunda nasılsa DP’ye kapaklanan Ergün Koç’a bir kaç soru sorarak bu günkü yazıyı noktalamak istiyorum:
1- Ankara’daki çalışma arkadaşlarınız size neden “Yüzde 10 Ergün” adını taktı? (Fahrettin Nerse tanık)
2- Ankara’da görev yaparken, Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Mustafa Balbay, yolsuzluk yaptığınızı yazdı. Aynı yazar, hapis cezası aldığınızı ve “Rahşan Affı” ile ceza evine girmekten kurtulduğunuzu söyledi. Bunlar gazetelerde yayımlandı. Neden yalanlamadınız, ya da neden tekzip etmediniz? (Nuri Karaca tanık)
3- Yerel Mahkeme, ertelenmesi hiç bir koşulda söz konusu olmayan 2 yıl, 6 ay hapis cezası kararı verdi. Bu mahkeme kararını defalarca yayımladım, neden yalanlamadın? Neden tekzip etmedin de, utanmadan, tetikçilerine, “Yalan yazıyor, İftira atıyor” masalları anlattırıyorsun? Söyleyin kim yalan yazıyor, kim iftira atıyor? Söyleyin de zurnanın son delikleri de öğrensin.
4- Orhan Güzel’in şikâyeti üzerine aldığınız 5 yıldan fazla hapis cezası dosyaları yinelenen suçlardan oluşuyor. Yani ceza evine götürebilecek tehlikeli dosyalar. Bu dosyaları zaman aşımına uğratmak için Karacabey’den Yargıtay’a giden hangi hakim süme altında tutmaya çalışıyor?
5- Belediyeyi dolandırdığınızı ileri sürerek kankanız Şaban’ın sizi İçişleri Bakanlığına şikâyet ettiği yalan mı?
6-Ergün Koç, encümen seçimlerinde sizi satan kankanızı karşınıza alarak, tepeden tırnağa badana yapmadınız mı? (Sedat Karakaş tanık)
7-Son zamanlarda Arap kıyafetleriyle dolaşmanız dikkat çekiyor. Bunlar milli giysileriniz mi?
8-AKP’ye geçerken 2009”da DP’yi neyin karşılığında sattınız?
9-AKP’den neden kovuldunuz? 10’a yakın parti kapılarını size niye açmadı?
10-Tut ki Ergün Koç seçildi. Belediyeden ilk önce yine Zeki Gülan’ı mı kovacaksınız? Belediyeyi kimlere yasaklayacaksınız? Örneğin Meltem’i yine mühürleyecek misiniz?